Bölüm 5: Sarışın

18.6K 988 59
                                    

Arkadaşlar öncelikle gecikme için özür dilerim...

Ama inanın geçerli nedenlerim var, tabi bunları buraya yazarak kafanızı şişirmek istemem.

Sizlere özür olarak upuzun bir bölüm yazdım =) 

Bölüm hakkında yorumlarınızı ve beğenini butonunu göçertmenizi temenni ediyorum :) 

Bu beni gerçekten çok mutlu ediyor ve böyle uzun bölümler yazmak için heveslendiriyor...

Keyifli okumalar =)  ...


İşte bu, hayat bu... Misketin içerisine girdiğimde, ortamın ambiyansı, kalabalığı ve çalan müzikler tam olarak da böyle hissettiriyordu bana. Kendimi o sarışın için iki gece mahrum etmiştim buradan. Kahretsin yine geçmişti aklımdan. Her ne olursa olsun sarışın yok, öyle bir kadını tanımadın Merdo. Yani tanımış olsan bile hayatında yattığın kadınlar kadar bile değeri yok gözünde, unutma. Evet kesinlikle öyle...

"Aslan?"

"Patron hoş geldin"

"Hoş buldum koçum, ortam yıkılıyor yine."

"Her zamanki gibi patron..." Aslanın omzuna vurup kalabalığı aşarak bar sandalyelerinden birine oturdum.

"Mert Bey, hoş geldiniz."

"Bu ne oğlum misafir gibi hoş geldiniz, hoş geldiniz."

"Affedersiniz Mert Bey."

"Hayda Tolga kafayı mı yedin koçum dört günde rahat ol şaka yapıyorum."

"O zaman size her zamankinden hazırlıyorum Mert Bey."

"Heh şöyle onun için buradayım Tolga." Tolga kulüplerin içerisindeki en iyi barmendi ve hazırladığı alkol kokteyllerini hiçbir yerde bulamazdınız.

İçkimi alıp piste doğru döndüğümde gözüme ilk çarpan sarı saçlı bir kadın oldu. Şöyle bir baktığımda saçlarının boya olduğu bariz belliydi ve bu nedense hiç hoşuma gitmemişti. Ne zamandan beri boyalı saçları kafaya takar oldun sen Mert Efendi. Sana ne ulan sana ne. Çenesine çomak soktuğumun iç sesi hep bir ima hep bir ima. Ama bu akşam ona burada yer yoktu. Elimde ki bardağı tek dikişte bitirip pistteki sarı saçlı kadına doğru ilerlemeye başlamıştım. Ta ki o sırada dans ederken bana çarpan esmer siyah saçlı ahu gözlü bu kadın olmasa. Yönümü bir kaplan gibi kuzudan ceylana çevirmiştim. Madem bu gece Merdo geri geliyordu o zaman en iyi dönüşünü yapması için sarışın yerine bu esmeri tercih etmeliydi.

Kıza içki ısmarlayıp, pistte ateşli bir dans ettikten sonra kolumun altına alıp V.I.P masalardan birine geçtik. Bir kadının nasıl bir kadın olduğunu, isteyip istemediğini, verip vermeyeceğini dans ederken anlardım. Ve zoru oynamaya çalışıyorsa hiç bulaşmazdım. Ama bu kız gibi dans ederken sürekli sürtünüp, ellerini bir taraflarımda gezdiriyorsa işte böyle zamanlarda da kaçırmazdım. Masaya oturduğumuzda ilk iş adını ve yaşını sormam olmuştu. Ama sormamış olmayı diledim. Kız sorduklarımın yanı sıra üniversiteyi kazanıp dört ay önce İstanbul'a geldiğinden bir başladı susmak bilmedi. Tabi ben pes eder miyim? ASLA. Kızı ensesinden tutup dudaklarına dudağımı bastırdığımda ilk bir afalladı fakat kısa süre sonra baştan çıkarıcı bir şekilde öpmeyi sürdürdü. Böyle gidersek kız eve kadar sabredemeyecek gibi duruyordu. Ve benim ona ev konusunu açmam gerekti. Kızın dudaklarından ayrılıp, kızaran yüzüne bakmaya başladım ve derin bir nefes alıp söze girecekken arkadan hızla çekilip sol gözümün üstündeki sızlama ile yere yuvarlanmam bir oldu.

Ben toparlanıp kalkana kadar Aslan adamın yakasından tutmuş arka kapıya doğru sürüklüyordu. Hızla kalkıp onlara yaklaştığımda az önce yanımda oturan kızın 'Baba, baba' diye bağırışını duydum. Ulan bende şans olsa doğmazdım ya neyse.

Sana GüvenmiyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin