Anlaşma
Gözlerimi araladığımda birinin eli belimi sıkıca sarmıştı. Dün gece kiminle uyumuştum ben yahu?
Ah, tabii ki Ela.
Dün bana her şeyi anlattıktan sonra bedeni yorgun düşmüş, ağlamaktan perti çıktığı için yatağın köşesine kıvrılmıştı. Şimdiyse sarmaş dolaş uyuyorduk.
Ela için çok üzülmüştüm, ama olan olmuştu. Murat'a gidip bekaretimi geri ver diyemeyeceğimi göre... Murat kalpsiz piçin tekiydi. Kızın bekaretini aldığı yetmiyor, bir de üstüne, onu evinden siktir ediyordu.
Ela'yı uyandırmamaya özen göstererek yataktan kalktım ve telefonumu elime aldım. Murat'a sesimi yükseltecektim, Ela'nın uyanmasını istemiyordum bu yüzden bahçeye indim. O piçin numarası bende yoktu. Lodos'tan isteyecektim.
Lodos'u üç kere aradım, en sonunda açtı. Tabii, saat daha ondu. Onun için uyuma saati. Yarın okul vardı ve, Ela'nın gidip gidemeyeceği konusunda şüphelerim çoktu.
"O Murat denilen piçin telefonunu ver bana!"diye bağırdım. "N-ne?"dedi uykulu çıkan sesiyle.
"Duydun!"
"Yeşil, ne oluyor ya?" Ben de olsam böyle bir tepki verirdim. "Ela'yla ilgili. O orospu çocuğu Ela'nın hayatını kararttı, anladın mı? Ver telefonunu!"diye bağırdım. Normalde küfür etmezdim. Ama şu an çok sinirliydim. Çok fazla sinirli.
"Anlat şunu baştan,"
Sertçe yutkundum. "Ela'nın sarhoş halinden faydalanmış. Sonra da evinden siktir etmiş. Anladın mı? Ela artık eskisi gibi olmayacak. O piç onu mahvetti." Ağlamaya başlamıştım. Ela'ydı öyle görmek ağlamama neden oluyordu, ama onun yanında ağlarsam ona acıdığımı düşünecekti. Bunu istemiyordum. Hem de hiç.
"Yeşil, sakın ağlama. Tamam anladım ben. Geliyorum."dedikten sonra telefonu kapattı. Bahçede biraz oturdum.
Birkaç dakika sonra bahçe kapısından girenin, Lodos değil de Murat olduğunu görünce ayağa fırladım. İyi bir dayağı hak etmişti!
"Ne hakla buraya geliyorsun, piç?!"diye bağırdım. İki elimle yakasına yapıştım. "Sen ne kadar... İğrenç bir insansın ya!" Şaşkın gözlerle beni süzüyordu.
"Efsane bir sorun mu var?" Alayla güldüm. "Bir sorun var, evet!"diye bağırdım.
Erkekliğine geçirdiğim dizle inledi. Yere yığılmamak için kendini zor tuttuğuna emindim. "Ne yapıyorsun lan?"diye bağırdı.
"Kolaydı değil mi? Bir kızın masumluğunu elinden almak kolaydı!"diye bağırdım. Hala şaşkın gözlerle beni süzüyordu.
"Ne saçmalıyorsun sen?" Hatırlamıyor muydu? Ya da hatırlamıyorum, ayağına mı yatıyordu? Pislik.
Bir tane daha geçirecekken belimden dolanan iki kol beni durdurdu. Lodos. Elinden kurtulmaya çalıştım ama o beni kucağına almıştı.
"Sakin ol kızım."diyerek beni sakinleştirmeye çalışıyordu.
Evin kapısı açıldı.
Abim ve Ela.
Ben Lodos'un kucağında, Murat karşımızda malum bölgesini tutuyor. Herhangi bir darbeye karşılık önlem alıyor aklı sıra.
Ela Murat'ı görünce ağlamaya başladı ve iyice abime sokuldu. Abim kaşlarını çatmış, Murat'a bakıyordu. Murat'a birkaç büyük adım attıktan sonra okkalı bir yumruk gömdü.
