V'nin AğzındanBir kişinin hesabını sormak için dışarıya çıktım. Anında telefon çaldığında cebimden çıkartıp arayana baktım Namjoon'du.
"Ne var" "V birisi buraya geldi ve bişeyler diyor" hah ne diyo bu ya. "Tamam siz onu oyalayın ben işimi halledip geliyorum" boynumu sağ ve sola yatırdım kırt sesi geldi.
Şimdi işimi halletmem lazımdı. Beni kandırmak neydi görecekti o şerefsiz. Silahımı çıkartıp depoya ateş ettim. Şerefsizden başka kumse yoktu. Ayak topuğuna vurdum.
"Bidaha kandırısan diger ayağının topuğu da gidicek Zico" işim bittiğine göre artık dönebilirdim. Silahı geri sokup depodan çıktım.
Şu Namjoon'un anlamadığı ve bizim depoya giren kimmiş görelim.
✳✳✳✳✳✳✳
İçeriye girdiğimde hepsi bana doğru döndü. "Bak V bu çocuk" ona baktım.
Yüzüm maskeliydi beni saçımdan başka bişeyimi görmüyordu. "Ne işin var senin burda" biraz bekledi.
"Daha demin arkadaşlara anlattım sizinle çalışmak istiyorum" "Hah sana nasıl güvenicez ya bir casus veya polis isen" silahımı çıkarttım.
"B-bakın ben polis veya casus değilim.. Sadece birinden intikam almam lazım ve bide siz ile çalışmak istiyorum" geri soktum silahı.
Tam karşısına oturdum. "Ad?" "Jungkook" "Eğer bir hatanı veya başka bişey yaptığını görüyim o zaman bitersin anlıyor musun? Jungkook" "Ev-evet" "Ha tamam o zaman şimdi ne bok yapıyorsan yap" deponun diğer tarafına geçtim.
Burası benim yerimdi. Kasayı açıp içinden uyuşturucuları çıkartıp bir çantaya koydum. Bugün bir işimiz vardı. Çantaya koyduğum uyuşturucudan yüz tane istemişti.
Ve burda doksan dokuz tane vardı. "Hay ben bu işin içine... Yoongii" bir dakika olmadan geldi. "Git pudra şekeri al bir tane eksik çıktı" dediğime rahatlamıştı.
Geçen gün bişey yapamadı diye onu pataklamıştım, galiba yine dövüceğimi zannetmişti. Yerime oturdum. Artık sıkılamaya başlamıştım bu ortamdan.
Diğer tarafa geçtim herkes kendi halindeydi. Yanlarına oturdum. Şu Jungkook denen çocuk tanıdık gibiydi.. Ama neyse. Benim ona baktığımı anlamış o da bana bakıyordu.
Gözlerini kaçıran o olmuştu ve ben hâlâ ona bakıyordum. Kolumdaki saate baktığımda saat sekiz oluyordu.
Ayağa kaltım "hadi gidiyoruz" Jimin'in kolundan tutup yürümeye başladık.
Jimin daha yeniydi ve ben Jimin ile daha yakındım. Jungkook? Jungkook'u kendim görücektim. Arabaya girdik. Jin, şoför koltuğuna oturdu. Bende cebimdeki çakıyı çıkartıp keskinliğine baktım.
Jungkook'un derisinde denicektim. "Jungkook kolunu aç" "Ned-" "Aç dedim" gömleğini katladı. Çakıyı derisine çizdim. Anında kırmızı sıvı akmaya başladı. Jungkook tepkisizdi.
Bir bez alıp ona verdim. "Al şu bezi sar" hemen alıp sardı. Jimin'in kafası omzumdaydı. Yere akan kırmızı sıvıyı da Yoongi temizlerdi artık. Jungkook'a baktım.
Heycanlı gibiydi. Araba durduğunda konuşmaya başladım. "Şimdi Jin-Namjoon siz arkadan Yoongi-Hoseok siz bahçeden jimin, Jungkook ve ben adamların yanına gidicez. Planı yaptığıma göre başlasın bakalım"...
Selammm. İnşallah beğeniyorsunuzdur. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum B-) B-) B-)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Policeman # Vkook #
Fanfiction"Sizin aranıza girip insan öldürmek ve uyuşturucu satmak istiyorum"