Yeni bölümmmmmmmm!
İyi okumalarrrrrrrrrrrrrrrrr!
14.Bölüm
Songül'ün Ağzından
"Güney sende neden bırakmıyorsun şu Defne'nin saçını başını yolayım ya! Sinir ediyor beni biliyorsun!" yol boyunca hiç durmadan başının etini yiyordum benim saf ama gerektiğinde kurnaz olan sevgilimin! Ya nasıl bırakmaz beni şu Defne'yi yolmamı. Hem suçlu hem güçlü! Neymiş yok o benim eski arkadaşım, yok çocukluk arkadaşım, yok ailemiz yakın, yok o, yok şu, yok bu! Afedersinde bende sevgilinim yani azcık da benim tarafımı tutu! Tabi tutarsan tikiler anında saeni ezik görür diye korkuyorsun! "Korkaksın oğlum sen! Korkak!" sanırım sonuncuyu yüksek söyledim ki bana anlamamış gibi bakıyor. "Niye korkak oldum şimdi?" al başına belayı bir durmaz bu dilim benim bir durmaz! "Korkaksın çünkü beni savunursan sana ezik derler diye korkuyorsun oldu mu?" hızla parkta gördüğüm ilk banka doğru giidiyorum. Güney de arkadan "Bir korkaklığımız eksikti oda oldu acaba başka neyim ben senin için?" diyerek geldi yanıma "Korkak, ukala, gıcık ve fırsatçı" dediğimde bana acayip acayip baktı "Sevgili miyiz? Düşman mıyız? Belli değil anasını satayım bir türlü normal çift olamıyoruz anormal çiftlerin en başındayız alkış bize" diyerek ellerini birbirine çarpıyor. "Nasıl oluyormuş normal çiftler? Anlatsana bebeğim?" diyerek göz kırpıyorum. "Şöyle mesela birbirlerine iltifad ederler, sarılırlar, cilveleşirler ne bileyim başbaşa bir yerlere giderler bazen öperler birbirlerini mesela şöyle..." yanağımdan tutup yaklaşınca itip geri gidiyorum "Hop! Hop! Orda dur. Ilk öpücüğümü oyun ile çaldın yetmedi yine öptün şimdi çok beklersin öpücük mmöpücük! Hatta bir ay böyle olacağız!"
"Abartma Songül ne bir ayı?" diyerek yanıma geldi Güney. "Peki 1 yıl olsun daha güzel artık 2017'nin 13 Eylül'ünde öpersin fenamı?" dediğimde bana uzaylı görmüş gibi bakıyor "OHa! Kızım sen gerçekten normal değilsin. Böyle cezamı olur ya?" parkta herkes bize bakınca bende gülüyorum. "İstersen 3 yıl olsun sen bilirsin." Arkamı dönüp yürümeye başlıyorum taki Güney kolumdan beni tutup ağaçla kendi arasında bırakana kadar. "Kızım bana öyle cezaymış, kuralmış işlemez ben Güney'im kuralları da, cezalarıda işlemek için yaşıyorum" konuşmama izin vermeden resmen öptü! Kollarımıda tutuyor itemiyorum ama inat değil mi? bende karşılık vermiyorum. Böyle olunca geri çekilip bana bakıyor ben kafamı kaldırınca yanında kendimi cüce gibi hissediyorum. Allah bir boy vermis gerisini koy vermis. "Bırak beni yoksa sapık var diye bağırırım!" Bana kötü gülüşünü atıyor "bağırmaya çalışdığın an yine öperim. Sakın tekme atarım deme kıyamazsın çünkü onu bir kez yerler."
"Senden bir kurtulayım kafanı, gözünü patlatmazsam yada başkalarını yaptırmazsam bende Songül değilim be!" deiğimde gülerek bana yaklaştığında arkadan biri Güney'e başlıyor vurmaya! Ama hiç durmadan. Bende gülüyorum Allah'ın sopası yok anacım sen böylee yap o gönderir bir yardım. "Teyze napıyorsun ya dur bi!"
"Pis sapık! Bırak kızı!" Güney bana kurtar beni bakışı atarken ben kahkaha atıyorum.. "Teyze senin anandır!" dediğinde hiç durmadan gülüyorum. Güney en sonunda bastanonu tutup teyzeyle göz göze geliyor. "Niye vuruyorsun teyze anlamadan dinlemeden!" elini bastonu bıraktığı an tekrar Dayak yiyor. "Sen güzelim kıza burda taciz et, sapıklık yap sonra neden vuruyorsun de !"
"Teyzem o benim sevgilim!" dediğinde kadın bu sefer bana dönünce gülmeyi bırakıyorum aha şimdi beni dövecek. "Bu suratsızı mı buldun kızım yavuklu olarak bula bula?"
"Ayıp oluyor ama teyze suratsız deme yani bak sana sen bana bende hiç öyle bir tip var mı?" Güney bunu demez olaydı
"Ay birde ukala! Suratsız olması yetmezmiş gibi tipsiz, maymun suratlı kızım bu!"
Güney "pardon?" diyerek kadına baktığından teyzem gelip koruma giriyor.
"Kızım sen bırak bunu gel benim bir torunum var onunla tanıştırayım seni üzer bu seni! Hem ne buldun sen bu suratsızda?" Güney'I süzerek söylüyor bunu "Boy ızbandut kadar bir gram aklı yoktur bunun kesin. Saçlar askere gidecekmiş gibi 3 numara kesilmiş bırakır bu seni kızım!" Güney kolumdan tutup kendine çekiyor beni..
"Teyzecim birincisi ben tipsiz değilim bir karizmam var ve yakışıklıyımda ayrıca..."
"Senin o karizmanı çizmişler farkında değilsin oğlum.. Yakışıklı mı diyorsun sen kendine kim sana bunhu söylediyse kandırmış seni oğlum! Kız sende gel tanıştırayım torunumla." Güney'in elini tutup kadına dönüyorum.
"Teyzecim ben seviyorum bu çocuğu ama beni üzerse söz senin torununla tanışırım merak etme beni üzsün ahanda buraya gömerim ben onu merak etme sen." Diyerek elini öpüyorum tombiş yanaklı teyzemin. "Tamam kızım tamam ben senin arkandayım bak bu numaram bu oğlan birşey yaptığı an ara ben gelir sana öldürmende seve seve yardım ederim.." diyerek kağıda elimi tutuşturup kaçıyor ben tabii hemen gülmeye başlıyorum.
"Gülme! Kafamı patlattı resmen ya senin yaşlı halin aha böyle olacaksın sende yazdım buraya!" koluna girip yürümeye başlıyorum Güney ile..
Serkan'ın Ağzından
Eylül ile birşeyler içmeye gittik. Ama Eylül'de birşey vardı ne olduğunu anlamasamda sorup sormamak arasında kaldım acaba sorsam mı? "Eylül." Seslendiğimde camdan başını çevirip bana baktı "Pardon dalmışım ben" dediğinde gülümsüyorum sadece "sanki bana birşey söylemek istiyorsun ama söylemekten korkuyorsun gibi bana öyle geldi kaç gündür dalgınsın"
"Yok." Kısık sesle söyleyip aniden "Aslında var." diyerek ekledi Eylül. "Söyle ozaman."
"Okula yeni gelen çocuk varya bizim sınıfa yeni gelen çocuk.Hani yurdun önünde bana seslenmişti. Çünkü biz onunla eskiden aynı okuldaydık Gökhan'la yani söylemek istedim daha önceden söyleyemedim çünkü bana kızmandan korktum gerçi hala korkuyorum ya anladın sen işte konuşamıyorum ben. En iyisi gideyim maffettim güzelim buluşmayı." Ayağa kalkıp cafeden çıkınca bende hesap için para bırakıp peşinden gittim. Kolundan tutup durdurunca ağladığını fark ettim. Demekki başka birşey daha gizliyordu, anlamıştım üstüne gitmek istemedim "Eylül Gökhan ile yakın olman umrumda değil çünkü senin beni sevdiğini biliyorum. Korkma ben seni asla ama asla bırakmam!" bunu söyleyip Eylül'e sıkıca sarıldım..
Yazardan (rmantizmin içine eden yazar :D)
"Hala gülüyormusun Songül?"
"Napabilirim elimde değil hem iyi oldu. Teyze gelip dövmeseydi ben gebertecektim seni" ciddileşerek söyledi Songül bunu.
"Yurda yaklaştık sana bir tavsiye kapıya kadar böyle kol kola gidersek bir kamyonda Neriman cadısından yersin Dayak bunu bil şimdi burada ayrılalım yarın görüşürüz." Songül bunları söyleyerek rahat rahat yürümeye başladı ama Güney gelip arkadan elini tutmuştu bile. "Senin için ölürüm ben kızım anla artık bunu!" Songül'ü yanağından öpüp sımsıkı sarıldı Güney.. "Tamam hastanelik olmadan git. Hadi!"
"Songül.." arkadan ses gelince Songül endişeyle arkasına baktı ve siniri tepesine çıktı. "Yine mi geldin sen?!"
"Kızım beni erkek arkadaşınla tanıştırmayacak mısın? Annen değil miyim ben senin?"
"Değilsin şimdi git!"
"Sana kardeşinin yerini sööylemeye geldim belki ikimiz birlikte gideriz diye düşünmüştüm. Ama; anlaşılan sen hepimizi çıkartmışsın hayatından.."
-Son-
Bir önceki kesit 15 bölümden biliyorum bölüm kısa oldu ama anca yetiştirdim.. Okul açıldı artık bölümler pek sık gelmeyebilir..
Multimedia'ya bakmayı unutmayın..
k_c_kirgincicekler instagramdan takip edebilirsiniz. : ))))Öptüm hepinizi..
Yorum yapan ellerinizden öper,
vote veren herkese teşekkür eder
ve
Tahminleriniz için hepinize kocaman bir bravo diyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırgın Çiçekler SonGün
Hayran KurguHerşey o gece Meral'in Eylül'ün başına bir bela açmaması için o parka gitmemizle başladı. O gün bize atılan o pis iftira hayatımızın değişmesine sebep oldu.. Yeni okul, yeni arkadaşlar.. Meral, Eylül, Kader ve ben birde aramıza katılan yeni dostumuz...