Sevda hanımla ayrılıp bizim klasik buluşma noktamız olan Kavaciktaki parkın oraya geri döndük. Derin benim kardeşimi öldürdüğünü duyduğuna hala inanamıyor insanların içinde sormamak için parka gitmeyi bekliyordu. Gözlerini kaçırarak bana bakıyordu.
Parkta kimsenin bizi duymayacağı çimenlik bir alana oturduk. Pelin dayanamayıp bana kardeşimi neden öldürdüğümü sordu. Bu soruya cevap veremiyorum. Çok istedim ama söyleyemedim. Pelin ise bir cevap bulmak için ısrarlıydı. Derin yine bana destek olmak için omzumdan tuttu. En son Pelin'e dönerek biraz atarli bir sekilde dedimki
"Pelin açıklayamıyorum görmüyor musun? Zaten sorunum bu olayla yüzleşememem. Yapabilsem anlatıcam. Tek bilmen gereken bilerek yapmadım. Başka da birşey sorma nolur!" diyerek oturduğum yerde dizlerimi karnima cekip kollarimla sardim ve yüzümü dizime getirerek saklayıp aglamaya başladım.
Pelin bu halimi görünce
"Zaten ısrarla anlat dememin sebebi de bu yaaa. Sen bi karincayi bile incitemezsin Aselsu. Nasil olurda kardeşine bunu yaparsın!? Aklım almiyo kabul edemiyorum. Neyse anlatabildiğinde konuşuruz ama itiraf edeyim ki şok oldum." dedi saçını yüzünün önünden eliyle çekip yüzünü bana ters yöne çevirerek.
"Eger istersen benle arkadaşlığını kesebilirsin Pelin. Anlarım sonuçta katilim." dedim hickirarak.
"Yani Aselsu bulduğun çözüm bu mu? Seni bırakmak istesem bana benim görmediğim yaratıkları gördüğünü söylediğinde terk ederdim. Seni kac yaşından beri tanıyorum. Bilmesem yani bu teklifin anlamlı olabilirdi. Ama şimdi bana bunu nasi söylersin?" çok sinirlenmişti.
"Yaaa ne bileyimm Pelin yaaaa."dedim hickirarak.
Halimi görünce elini omzuma atip beni kendine cekti. Sıkıca sarildi. Tamam gecti diyerek telkin veriyordu.
Tam o sırada telefonum çaldı. Arayana baktım arayan Savaştı. Salya sümük agliyorken bi de onu cekemezdim. Pelin elimdeki telefondan Savaş yazısını görünce elimden telefonu alıp açtı.
"Alo Savaş"
"Alo Aselsu. Sesin ne kdr farklı geliyo telefondan tıpkı o çok heyecanlı arkadaşının sesi gibi. Sahi cidden o gün ağlayıp, balik ekmek tıkınıp duruyordu . Nasıl oldu? Eğer duzelmediyse yakında duba olur." dedi alaycı bir şekilde.
Pelinin yüzü asılmıştı. Sinirlenip bağırmaya başladı.
"Sen ne dediğini zannediyorsun yaaa. Sensin dubaaaa. Kaba adam görgüsüz." deyip telefonu kapattı. Sonra bana dönüp
"Bravo Aselsu. Ben sana bu kadar destek çıkayım seveyim sen benim sevdiğim adamla gidip benim bunalım hallerimi konuş gülüş bi de dalga konusu et. Birini öldürdüğünü duyduğumda şaşırmıştım ama artık
şaşırmıyorum çünkü sen dostunu da öldürdün.""Neyden bahsediyosun Pelin?" dedim gözlerimdeki yaşı silerek.
"Savaş benim bunalimdaki halimde nasıl olduğumu öğrenmiş. Benle dalga geçti. Sen nasil ona bunu anlatırsin ha?"
"Yaaa ben anlatmadim. Senin ağladığını görmüş pesimize düşmüş karşı masada oturuyormuş ben de tesadüfen farkettim onu. Ordan biliyor. Yoksa ben bisi anlamadım valaaa yaaa ."
"Neee? Ben ağlarken ordaydi ve sen bana bundan hiç bahsetmedin oyle mi? Özrün kabahatinden beter ya. Sen nasıl beni uyarmazsın inanamıyorum sana. Benimle dalga geçmesine imkan verdin. Ayrıca ne bu samimiyet Savaş ile? Arayıp arkadaşınla dalga geçecek kadar hemde. Bugün gerçekten senin hakkında düşüncelerim karmakarışık oldu. Ama iyi hiç iyi yönde değil!!!!" dedi gayet sinirli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖZLERİM TAMAMEN KAPALI
FantasyEğer gözlerinizi kapadığınızda en çok korktuğunuz ve en çok sevdiğiniz şeyi görecek olsanız hemen gözlerinizi açar mısınız yoksa kapamaya devam mı edersiniz ? Aselsu üniversiteyi kazanmanın heyecanını yaşarken hayatı eğlence merkezindeki bir olaydan...