Benim Hikayem

116 5 34
                                    

Artık eski ben değildim. Karşımdaki de eski Asil değildi. Bana her ne verdilerse çok boşlukta hissediyordum. Asil bana bakıp gülümsedi.

"Aselsu" dedi.

Ona doğru döndüm, tepkisizdim sadece ona bakıyordum.

"Iyi misin?" diye sordu.

Başımı sağa sola salladim. Hiç iyi değildim.

"Sanırım konuşmak istemiyorsun." dedi.

Aşağı yukarı başımı salladım. Modu düşmüştü.

"Tamam öyle olsun. Fakat biz seni burada bir süre misafir edeceğiz. Olur mu?" dedi.

Gözlerine baktım. Asil'imin bana gerçek Asil'e güvenmemi ve onun bana yardimci olabileceğini söylemesi aklıma geldi. Hem yasımı burada ailemin meraklı gözlerinden uzak yaşayabilirdim. O yüzden kabul ettiğimi belirtmek için başımı aşağı yukarı salladım. Sonra başımı sağa çevirdiğimde annemle babamın camdan bizi izlediğini gördüm. Çok endişelenmişlerdi. Annem perişandı.

Birşey farkettim. Gerçek Asil bana gözleriyle birşeyler anlatmak ister gibiydi. Gerçekten garip, oysa ilk defa karşılaşıyoruz!! Bunun dışında kendimde farkettiğim şey; üzülen hiçkimseyi görmek istemiyordum. Hatta sanırım kimseyi görmek istemiyordum.

Sedyeyle beni odama götürdüler. Odada tektim. Fazla eşyada yoktu. Ailemin girişine de izin verilmiyordu. Bütün gün yapmak istediğim tek şey örtüye sarılıp uzanmakti. Uyumakta istemiyordum. Çünkü artık ne Derin ne Asil vardı. Ve onları tekrar asla göremeyecektim. İçimdeki bütün yaşam enerjisi gitmişti. Verdikleri ilaçta beni tepkisiz yapmıştı. Ben bende değildim artık. Bu gerçek Aselsu değil!!!

Bir süre uzandiktan sonra kahvaltı getirildi. Bıçak ve çatal yoktu. Sadece kaşık... Belliki kendime zarar vermemden korkuluyordu. Hiçbirşey yemek istemediğimi başımı sağa sola sallayarak belli ettim. Yine de bıraktılar. Almaya geldiklerinde hiç o tarafa dönmedim bile.. Öğlen de böyle olmuştu. Iştahım kesilmişti. Ne birşey yemek ne de görmek istiyordum.

Asil öğlen 3ten sonra viziteye çıkarmış. Tabi beni de ziyaret etti. Halimi hatrimi sordu. Cevap alamayınca yanıma oturdu.

"Anlatmak istemez misin? " diye sordu. Başımı döndürerek ona baktım. Bir süre bakiştık. Hayır manasında başımı salladım.

"Biliyor musun bilmiyorum ama seni rüyamda görerek buldum. Beni yardıma sen çağırdın. Rüyama bilerek mi girdin yoksa bir oluşum muydu bilmiyorum ama seni bu sayede buldum Aselsu..! Benden yardım istedin ben de geldim. Peki sen kendine yardım etmeyecek misin?" dedi. Cümleleri sanki beni önceden beri arıyormuş gibiydi. Ben bunları düşünürken o neyse deyip kalktı. Diğer hastalara bakması gerektiğini söyledi ve odadan çıktı.

Bu hal üzere o gün bitti. Ertesi gün akşam yemeği vakti geldi. Akşam yemeğini getiren görevliye "yazmak istiyorum doktora haber verin" dedim. Tamam diyerek çıktı.

Bir zmn sonra Dr. Asil odaya geldi. Konuştuğumu duyduğuna inanmamış olsa gerek kendi duymak için geldi belliki.

"Yazmak mı istiyorsun?" diye sordu. Evet manasında başımı salladım.

"Tamam ." dedi. Onla konuşmadım diye üzülmüştü. İlginç olan bu saatte hala burda olmasıydı.

Yaklaşık 1 saat sonra elinde laptop ile geldi.

"Kalem kağıt veremem ama buna yazabilirsin.." deyip gülümseyerek bana verdi. Başımı saol manasında hafif eğip elinden aldım. Benim laptopumdu bu. Herhalde annemle babam verdi ona. Laptopu verdikten sonra yatağa oturup bana bakarak yazmami bekliyordu. Sanırım onunla yazarak konuşacağımı sanmıştı.Ben ise ona dikdik bakarak çıkmasını istiyordum. O da anlayıp yavaşça kapıyı kapatıp çıktı. Ama aklı bende kalmış gibiydi.

GÖZLERİM TAMAMEN KAPALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin