Cannibal/H.S

Cold.

''Ben bir şey--''lafımı tamamlayamadan bir ses duyduk.''Hey,çocuklar burda mısınız ?''Kulübenin sahibi gelmişti,bu rahatlamama sebep oldu.''Hava çok soğuk.''diyerek yanımıza bitiverdi.Kıpkırmızı bir burnu vardı ve ıslaktı.Kar yüzünden.Derin bir nefes aldı ve ''Yemek mi yaptınız ?''dedi gülümseyerek.''Evet.''dedim hemen,Harry'nin dikkatini üstümü aramaktan uzaklaştırmak istiyordum.Eğer üstümü ararsa çakıyı bulurdu.''Hadiyin o zaman yiyelim.Çok acıktım.''dedi ve mutfağa doğru geçti Jay.

Harry dikkatle bana baktı.Sonra kararını verdi ve Jay'ı takip etmişti.Rahat bir nefes alıp bende peşlerine takıldım.Şans bu defa bana gülmüştü.Jay burdayken üstümü arayamazdı çünkü hiç kimse kız arkadaşının üstünü aramazdı.Bu şüphe çekerdi.

Sandalyelere oturduğumuzda Jay yemekleri önümüze koydu.Jay kare masanın br ucunda oturuyordu Harry de diğer ucunda ben ise ortalarındaydım.Pilav ve bezelyeyi karıştırarak yemeğimi yemeye başlamıştım ki birden izlendiğimi hissettim.Soluma baktığımda Jay'in bana baktığını gördüm.Onu görmezden gelmeye çalışarak yemeğe devam ettim.Ama bakışlarını üzerimden ayırmıyordu.''Siz sevgililer ne için buraya gelmiştiniz ?''diye sorduğunda ''Dağın tepesinde bir kulübe aldık.Oraya gidiyorduk.''dedi Harry.''Kaçamak bir tatil ha ? Balayı gibi--''

''Balayı falan değil.''diye tersledim Jay'i.''Hayatım neden bu kadar agresifsin ?''diye sordu Harry,ona delici bakışlarımı yolladım.Şu sevgililik işini sevmediğimi bilyordu,zorla kabul etmiştim.Yemeğin kalanında pek konuşulmadı,Harry ve Jay konuşmuştu bense Harry'e delici bakışlar yollamıştım.O bir katildi ve ne kadar da rahattı.

''Ben ateşi yakayım.Hava soğumaya başladı.''dedi Harry ve masadan kalktı.Önümdeki tabakta kalan son prinç taneleriyle oynarken Jay'in sesini duydum.''Clarice.''

''Adım Claire.''dedim.Onu tersliyordum çünkü yemek boyunca beni süzmüştü.''Peki,Claire.''dedi duraksadı ve sonra açık mavi gözleriyle gözlerime bakarak ''Çok güzelsin.''diye fısıldadı.Bu kaşlarımı çatmama ve gerilmeme sebep oldu.Sapık falan mıydı bu adam?! Benden neredeyse on yaş büyüktü!Elini bacağıma koyup sıktığında gerildim.''Arkadaşına nasıl baktığını gördüm.Onu istemiyorsun.Onu sevmiyorsun.Bunu anlıyorum o daha çok toy,seni tatmin edemiyordur.''dedi iğrenç bir şekilde sırıttı ''Ben seni tatmin edebilirim küçüğüm.''dedi ve bana yaklaşmaya başladı.Onu iktirmeye çalıştım,ama ona göre oldukça küçük bedenim vardı dudaklarımız arasında çok az bir boşluk kaldığında başımı çevirdim.Aklıma gelen ilk şeyi yaptım ''Çekil üstümden!''diye bağırırken yerinden çıkardığım çakıyla koluna ve yüzüne bir çizik attım.Acıyla bağırıp geri çekilirken şaşkınca bana bakıyordu.''Seni lanet sürtük!''dediğinde Harry içeri daldı.

''O bir sürtük değil ama sen şerefsizin tekisin!''dediğinde bir silah sesi duydum ve dona kaldım.Yanımdaki sandalyede oturan adam geriye doğru düştü ve saniyeler içinde yeri büyük bir kan kütlesi doldurdu.Oturduğum yerden kalktım.Şaşkındım.

Önce saldırıya uğramıştım sonra kurtulmak için adama zarar vermiştim ve saniyeler sonra Harry adamı öldürmüştü.Kısa sürede yaşadıklarım şok geçirmeme sebep olmuştu.''Öldü mü?''dediğimde cevap verdi ''Birisinin kafasına sıktığında genelde öyle olur.''Dalga geçercesine bir cevap vermesi beni sinirlendirmişti.''O adamın yaptığı kötüydü ama cezası ölüm değildi.Ve sen onu öldürmene rağmen çok rahatsın.Nasıl hiçbir şeyi umursamayabiliyorsun ?!''dedim ayağa kalktım ve ona döndüm.Zümrütleriyle gözlerim çakıştığında ne kadar da donuk baktıklarını gördüm.Hiç bir duygu belirtisi yoktu.Sanki bir perde inmişti gözlerine ilerisini göstermiyordu.''Böyle.''dedi ellerini havada sallayarak.Umursamazca.Sonra bakışları elime kaydı.Bende elime baktığımda kanlı elimi gördüm.Tanrım.Elimde tuttuğum çakı ve kanlı elim...Çakıyı yere attım.''Beni öldürmeyeceğini sadece özgürlüğümü elimden alacağını söylemiştin.Oysa çakıyı benim için almıştın.''dedi hayal kırıklığıyla.

Bir şey söyleyemedim.Onu öldürmeyi düşünmüyordum ama bir tartışma yada kavga anında onu yaralamayı planlıyordum.Onu hayal kırıklığına uğrattığım için pişman oldum.''Burdan gitmeliyiz.''dedi ve beni çekiştirerek kapının dışına çıkardı.''Burda bekle.''

Çantaların içine bir kaç şey koyduktan sonra çantaların ikisini de benim yanıma getirdi.''Bunları al ve yürümeye başla.''dedi gözleri kaçmamam için beni uyarıyordu.Dediğine uydum ve uzaklaşmaya başladım.Kısa bir süre sonra ordan hızlı adımlarla uzaklaşıp yanıma gelen Harry'i gördüm ve bundan bir kaç saniye sonra kulübeden devasa alevler yükselmeye başladı.Kaşlarım çatıldı.Harry yanıma geldiğinde ''Kanıt bırakamazdık.''dedi.Elimdeki büyük çantayı alıp sırtına geçirdi bende sırtımdaki çantayı daha sıkı tuttum.''Rüzgar ve kar onu ekipler gelmeden söndürür.''dedi.''Şimdi ne yapacağız ?''diye sordum.Dışarda mı kalacaktık ? Etrafta uçuşan karlardan önümü görmekte zorlanıyordum ve bu rüzgar dondurucu derecede soğuktu.''Sığınak bulacağız.''dedi.

****

Harry'nin ne zamandır beni koltuk altlarımdan destekleyerek dik tutmaya ve ilerletmeye çalıştığını bilmiyordum.Zorlu hava koşullarında bir sığınak ararken zaman zaman içimin geçtiğini fark edip kendimi silkeledim.Başka şartlar altında Harry'den hızla uzaklaşır,bana dokunmasını tiksindirici bulurdum ama bunu umursayamayacak kadar bitkindim şuan.

Kulağıma bir şeyler söylüyordu.Ses tonundan heyecanlı olduğunu anladım.Ağır göz kapaklarımı güçlükle aralayıp uçsuz bucaksız bembeyaz manzaraya baktım.Harry ilerideki bir şeyi işaret ediyordu.Gösterdiği şeyi görünce kalbim sevinçten yerinden oynadı.

Devrildiğinde kökleri birbirine dolanmış,yerin üstüne çıkmış bir ağaçtı bu.Köklerin etrafındaki çamur ağaca bir mağara hava koşullarından saklanacak bir barınak havası vermişti.Harry eğri köklerin arasından geçmeme yardım ettikten sonra arkamdan geldi.Dışarıda esip gürleyen rüzgarın yanında burası neredeyse huzur vericiydi.

Harry ellerine üflemek ve iki avcunu birbirine sürtmek için eldivenlerini çıkardı.''Ayakların nasıl ?''diye sordu.''Islak.''diye yanıtladım.Söyleyebileceğim en uzun cevap burdu,dişlerim birbirine çarpmaktan acıyordu.Ayaklarım hissizleşmişti.''Al,uykuya dalmadan önce biraz su iç.''dedi Harry bana matarayı uzatırken.Bir kaç yudum aldım ama göz kapaklarım çoktan kapanmaya başlamıştı.Yarı uyanık halimde Tiffany ve Zayn'i düşündüm.Onlar ailem olmuştu.Benim için endişelendiklerini biliyordum.Artık sadece Harry'nin yanından değil aynı zamanda bu lanet yerden de kurtulmak istiyordum.Benden umudunuzu kesmeyin,dedim içimden.

Uykuya dalmadan önce son düşündüğüm bu oldu.

************************

Merhaba!

Ne düşünüyorsunuzz ? 

Yen bölümü hemen yarın yazabilirm ama belli de olmaz.Çünkü hafta içi pek bölüm ekleyebileceğimi düşünmüyorum.Malum okul açıldı.