Cannibal/H.S

Lake Dwelling.

*

Gözlerimi zorlukla açmayı başarabildiğimde yatakta iyice gerindim.Dün o kadar yorulmuştum ki..Aklıma dün gece gelince bir tuhaf oldum.Harry beni Amy teyzenin İngiltere'deki göl evine getirmişti.Burada istediğimiz kadar kalabilirdik.Bu harika yere geldiğimizde,Harry kendini tutmaktan vazgeçmiş evlenen her çiftin evliliklerinin ilk gecesinde yapmaları gelenek olan şeyi yapmak için adım atmıştı.Biz ateşli bir şekilde öpüşürken bir vazo devirmişti,iki kere düşme tehlikesi yaşamıştık ama sonunda yatak odasına varabilmiştik.Bunun devamını getirmek istiyordum ancak Niall'ın sözleri kulaklarımda çınlıyordu bu yüzden Harry'i zorla durdurarak aklımdakileri söylemiştim.

''Bu konuda bir araştırma yapmadım ancak,çocuğa zararlı olabilir.''demiştim.

''Ama balayındayız..''diye mırıldanmıştı ''Ben karıma sahip olamayacak mıyım ?''

''Bebek için..''diye mırıldandığımda hoşnut olmayarak üzerimden kalkmıştı.Ona bunu Niall'ın söylediğini söylememiştim.Neden bilmiyordum sanırım bu öpüşme sırasında aklıma Niall'ın gelmesini hoş karşılamayabilirdi gerçi Niall değil Niall'ın cümleleri aklıma gelmişti ama yanlış anlayabilirdi.Nedeninin bir önemi yoktu aslında sadece Niall'ın söylediğini söylemek istememiştim.

İzlendiğimi hissedince başımı çevirdim ve bana gülümseyerek bakan Harry'i gördüm.''Günaydın,uykucu.''dedi gün ışığı yüzüne vuruyor,yeşil gözlerinin tonunu daha da açıyor,onların cam gibi parlamasına sebep oluyordu.''Kış uykusuna yattığını sanmıştım.''diye ekledi kıkırdayarak.Ona gözlerimi devirdim ve gözlerimi tekrar kapattım ''Çok komik.''diye mırıldandım kapalı gözlerimle.''Yorgunluktan ölmüşüm...''diye ekledim.Beklemediğim bir anda karnımda hissettiğim el ile irkilerek gözlerimi araladım.Harry elini karnıma koymuş,gözleri karnımda konuşuyordu.''Sen mi yordun anneyi ? Zaten ilerleyen zamanlarda da lavabodan çıkarmadın onu.''diye söyleniyordu miniğime,Harry.Dün gecenin geç saatlerine doğru düğün yerinden ayrılmadan önce midem fazlasıyla bulanmıştı,kusmama rağmen çok sıkıntılı anlar yaşamıştım.

Harry dudağıma bir öpücük bıraktı.''Saat öğlen oldu,aşağıda kahvaltı hazır.''dedi.''Duş almalıyım.''diye bilgilendirdim onu.Artık bebeğimi hissedebiliyordum,önceden hiç bir fark yoktu ama artık karnımda bir canlı olduğunu hissedebiliyordum.Harry'nin eli hala karnımdaydı ve tam o anda hiç beklenmedik bir şey oldu.Sanki bir şey içeriden karnıma dokundu.Çığlık attığımda Harry irkildi,şaşkınlıkla ve telaşla bana baktı.O da hissetmiş olmalıydı.Bebeğimiz hareket elmişti.''Aman Tanrım.''dedi Harry.''Hareket etti''diye mırıldandım heyecanla ve kahkaha atmaya başladım.Harry'de bana katıldı.Elimi onun elinin üstüne getirdiğimde gözlerimden yaşlar gelesiye kadar gülmüştüm.Onu hissetmek harika bir duyguydu.İlk defa hareket etmişti,onu ilk defa tam anlamıyla hissetmiştim.

Odamızdaki banyoya adımladım.Üzerimdekilerden bir çırpıda kurtuldum,saçım feci derecede dağınıktı,az önce hareket eden bebeğimin bulunduğu yere,karnıma gitmişti bakışlarım.Yan döndüm aynada,karnımın belirginleştiği gözle görülür bir gerçekti ve her ne kadar fazla belli olmasada en az üç kilo aldığıma bahse girebilirdim,kendimi daha fazla izlememeye karar vererek hızlıca bir duş aldım.Sonra,sadece kuş sütünün eksik olduğu bir masada kahvaltıya oturdum.

''Beni bu duruma alıştıracaksın Harry.''dedim gülerek.''Sen yanımda olduğun sürece sana her zaman kahvaltı hazırlarım ben,Clarice.''diye karşılık verdi Harry söylediğim bu şeye gayet ciddi cevap vermesi beni şaşırtmıştı.''Ama yemeği genelde kadınlar hazırlar.''diye direttim.

''Bunun bir önemi yok,sen hamilesin Clarice.Senin yerine her işi ben yapabilirim senin ve bebeğimizin sağlığı her şeyden önemli.''dediğinde onun geçmişinin doğruluğunu bir kez daha sorguladım.Şu an karşımda melek gibi bir insan duruyordu,bir katil değil.Gözlerindeki mutluluğu okuyabiliyordum.Daha fazla üstelemedim.