Cannibal/H.S

Expectance.

Olay yerinde fenalaştığım için hastanede olduğum aklıma geldi birden.Hastane odasında etrafa göz gezdirdiğimde,odada yalnız olmadığımı anladım.Niall'ı gördüğümde  konuşmaya başladım.''Niall,o nerde ? İyi mi ?''

Niall oturduğu yerden kalktı ve yanıma yaklaştı''Clarice...''dedi ve duraksadı.Duraksaması bende panik duygusuna sebep oldu.''Her şeye hazırlıklı olmalısın.''dedi sesi kısık çıkıyordu.''N-Ne demek her şeye hazırlıklı olmalısın ?''diye sordum kekeleyerek.Bir şey ima etmiyordu,değil mi ? Çünkü ortada böyle bir şey yoktu.Harry yaşayacaktı,çocuğumuzu kucaklayacaktık.

''Harry hala ameliyatta,doktoruyla görüştüm ama durum pek umutlu değilmiş.Ellerinden gelen her şeyi yapacaklar.''

''Ellerinden gelen her şeyi değil,daha iyisini yapsınlar!''dedim ağlamaklı ama kızgın bir sesle.''Kurşun kalbine çok yakınmış,Clarice.Yaşaması mucize gibi olacak.''

''Ben mucizelere inanırım...''Söylediğim kelimeler bir süre havada asılı kaldı,sessizlik içinde birbirimize baktık,benim yaşlı gözlerimi incelerken başını olumsuzca salladı.''FBI'dan bir kişi gelmiş,seni sorgulamak istiyor.Hazır mısın ?''

Başımı olumsuzca salladım,sorgulanmak istemiyordum istediğim şey Harry'i görmekti.''Onlara Harry ile evli olduğunu söyleyemezsin,biliyorsun değil mi Clarice ?''

''Eğer,eğer gerçekten Harry'nin durumu umutsuzsa,bir anlamı yok ki.O yaşamazsa benim yaşamamın bir anlamı yok.Hayatın bir anlamı yok.'' dedim başım yere eğik,gözlerim kızarık bir şekilde.Niall'ın elini yüzümde hissettim.Beni  ona doğru çevirdi,öfkeli gibi görünüyordu''Ne demek senin yaşamanın bir anlamı yok.Kendine gel Clarice.Karnında ondan bir parça taşıyorsun ve o,senin için karnındaki minik can için nelerden vazgeçti.Kendinden bile vazgeçti.Sen onun emanetine ihanet mi edeceksin ? Şimdi,Harry'nin durumu ne olursa olsun,yapman gerekeni yap ve karnındaki bebeği unutma.''

Onun sözlerini dinlerken daha çok ağladım.Haklıydı.Sonuna kadar haklıydı.Kendinden bile vazgeçmişti,otoparkta verdiğim aptalca kararı uygulamaya çalışmasaydım şu an canıyla cebelleşiyor olmazdı.Bir an dank etti,eğer otoparkta aptalca davranmasaydım Harry sağlıklı olmuş olurdu,beni korumak için kurşunun önüne atlamıştı,şu an bir hastanede olmasının tek sebebi bendim.Bu kalbimi durdurabilecek şiddette acı verdi yüreğime.Niall'ın sesini duydum sessiz ağlayışım arasından ''Clarice.''

Kendime gelip göz yaşlarımı sildim,yapmam gerekeni yapacaktım ve sonrasında tüm kalbimle,tüm çabamla Harry'nin yanında olacaktım.

''Görevliyi yolla.''dedim Niall'a.Sadece bir dakika içerisinde içeriye esmer tenli bir federal girdi.''Merhaba,hanımefendi.Ben FBI Ajanı Michael Wooden.Size bir kaç soru soracağım.''Onu başımla onayladığımda yatağın yanındaki sandalyeye oturudu.Kızarık gözlerime baktığında,gözlerimin dikkatini çektiğini fark etmiştim.''Yaşadığınız şoku anlayabiliyorum.''dedi,ağlamamdan mı şüphelenmişti ? Elindeki kağıda baktı,''İstifa etmeden önce meslektaşmışız.''dediğinde onu onayladım.''Harry Styles ile ortak bir dava yürüterek bir katili yakalamışsınız.''dediğinde onu yeniden onayladım.''Ama daha sonra Styles sizi kaçırmış ve bir dağda mahsur kalmışsınız.Sizi bulmuşlar ama o kaçmış.Sonrasında ise onu yakalarken yine sizi yanında buluyoruz.Ne büyük tesadüf.''dedi ses tonunda şüphecilik vardı.Bu ajandan nefret etmiştim,bu yüzden en ciddi ifademi takındım.Renk vermeyecektim.

''Hakkımda ne çok şey biliyorsunuz.''dedim,ilk başta sesim çatlasa da konuşmaya devam ettim.''Başta Harry Styles'ın yardımını almak için ona vaatlerde bulunarak kandırdığımı da öğrenmiş olmalısınız.Bir seri katili küçük düşürürseniz,ve o da sizin peşinize düşmeye karar verirse onunla kaç kere karşılaşacağınızı tahmin bile edemezsiniz.''diye karşılık verdim.''Tehlikede olduğunuzu bilmenize rağmen bu hayatınızı yaşamanıza engel olmamış,ne güzel.''dedi karnımı kast ederek.Ellerim karnıma gitti,koruyucu bir tavırla.''Tehlike hiçbir zaman bana engel olmamıştır.Zaten tehlikeden korksaydık FBI ajanı olmazdık,değil mi ?''diye sordum ama cevap vermesine gerek yoktu.''Eğer otoparkta olmasaydınız,öleceğimi düşünüyordum.Benim son tehlikemin olacağını.''dedim.

''Buna rağmen size gelmek üzere olan kurşunun hedefine ulaşmaması için kendini feda etti.Sizce neden dersiniz ?''diye sordu.Bir şeyler ima etmeye çalışıyordu.Bunu ancak meslek bilgisini küçümseyerek atlatabilirdim.Nede olsa ajanken ondan daha yüksek rütbeliydim.''Sanırım suçlu psikolojisini yada seri katil psikolojisini bilmiyorsunuz.Hiçbir katil,kurbanını bir başkasının öldürmesine izin vermez.Beni yere itmesini ancak bu şekilde açıklayabilirim.''

Tam da beklediğim gibi oldu,daha fazla sorguyu devam ettirmedi ve rahatsız olmuş bir şekilde kapıdan çıkıp gitti.Gözyaşlarımı serbes bıraktım ve karnımı tutarak ağlamaya başladım.

Baban bizi bırakmayacak miniğim.Sabret.

İçeriye giren Niall beni görünce biraz çekindim,çünkü benim güçlü durmamı istiyordu ama bu mümkün değildi.Büyük bir çaresizlik içinde,olumsuz olma ihtimali çok büyük olan bir haberi beklemek acı vericiydi.Niall yanıma oturdu ve masmavi gözleriyle gözlerimin içine baktı.''Haber var mı ? Kaç saattir ameliyatta ?''diye sordum.''Altı saati geçiyor.''

Niall bunu söyledikten sonra saatin sabaha karşı beş olduğunu anladım.Harry'nin ameliyatı çok uzun sürmüştü.Artık neler olacağını kestiremiyordum,düşünmek istemiyordum çünkü eğer düşünürsem işin içinden çıkamazdım.''Durumu  çok mu kötü  ?''

''Ameliyattan çoktan çıkmalıydı.''

''Onu göremez miyim ? Herhangi bir pencereden ? Onu görmek istiyorum Niall.Eminim o da beni görmek istiyordur.Elini tutarsam,iyileş hadi,dersem iyileşir.Gözleri açık olmasada hisseder beni biliyorum.''dedim göz yaşlarım süzülürken,Niall'ı omuzlarından sarstım bana cevap vermesi için.Halime umutsuzca bakıyordu.''Uyu biraz.''diye mırıldandı.

''Olmaz,uyuyamam.Harry hala bu hayattayken kapayamam gözlerimi.''dedim,Harry'nin hayata gözlerini kapatma ihtimalinin kaynağı olduğum için kendime sövdüm.Gözyaşlarımın arasından Niall'ın elini hissettim,beni tutup göğsüne yasladı.İçimi çeke çeke ağladım,yaşadığım her şeye ağladım.Elimden alınan bütün insanlara ağladım.Anneme,babama,akrabalarıma...

Mutluluğu yakaladığım anda almışlardı onu elimden.Bu hep böyle olmuştu,hepsinin de sebebi Federallerdi.

Başım ağrımaya başlamıştı artık,uykumda vardı ama direnecektim,Niall'ın bana sarılarak destek vermeye ve bir kaç beni avutacak cümle kurmaya çalışmasından başka yapabilecek bir şeyi yoktu.Her saniye gelebilecek olan bir ölüm haberi yüzünden dikken üstündeydim.Bir hemşire,bir hasta bakıcı kapıyı tıklattığı an havaya sıçrıyor,gerilim içinde söyleyeceklerini bekliyordum.Bu çilekeş bekleyiş daha ne zamana kadar devam edecekti bilmiyordum.İçimi kemiren iğrenç bir yaratık vardı,etrafında karanlığı getiren ama bilmeyen karanlığın bizi yutamayacağını.

***************

Merhabalar!

Bir sonraki bölüm Final olacak ve muhtamelen bu hafta sonu gelecek.Bilginize.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

ÖNEMLİ BİR SORUM VAR:

Ve neler düşündüğünüzü merak ediyorum çünkü İKİNCİ kitabı çıkarmaya karar verdim ama şu an kitabın sonu olumsuz görünüyor.Türklerdeki klasik mantığa göre -o baş rol,ölürse dizi/film/kitap biter-ne dersiniz ? Nasıl olur ki kitabın devamı ? :)