Yanlışlar güzel, güzellerse doğru gelir.
🍁
Batı Poyraz
"Aptalın tekisin, biliyorsun değil mi?"
Duygu'nun serzenişlerine kulak asmayan Batı, kızın yarasına bastırmasıyla kaşını çattı. Kızıl saçlarını hafifçe çekip "Uğraşma benle." diye homurdandığında Duygu sinsice koluna vurdu avcunu. Batı dişlerini sıkıp elini saçlarından çekerken "Uğraşması zevkli, ben ne yapabilirim ki?" diye sordu masumca. "Hem neden bunu yaptın ki? Batı, Doğu'nun dana ihtiyacı var."
"Bunca yıl bensiz yaşadı, yine yaşar." dedi Batı umursamazca. "Hadi, sar şu yarayı da gidelim. Çok zaman kaybettik zaten."
Duygu kafasını kaldırdı. "Kendini çok zorluyorsun, dinlenmen gerek."
"Tabi," dedi Batı. "Ben yatağımda uyurken onlar da ortaya çıkan ikizimi katletmek için mükemmel planlar kurarlar hatta, ne dersin? Bence izlenmeye değer olurdu."
Duygu alayla gözlerini irileştirdi. "Seni vururum, Doğu. Acımam yoktur Doğu. Ben eski ben değilim Doğu." Sarmayı bitirdiğinde elini vücudundan çekti. Batı sıyırdığı tişörtünü indirirken "Sen var ya yalancının tekisin, Batı. Ona bir zarar gelecek diye ödün kopuyor."
"Dürüstlükten bir fayda görmedim," dedi Batı. "Bu hayatta kötüler kazanır, Duygu. Onu kaybetmek pahasına da olsa kazanmam gereken bir savaşım var. Alınacak intikamlar var ve listenin başını baban çekiyor."
"İnsan ailesini seçemez," dedi Duygu. "Kaderi çoktan yazılmıştır ama davranışlarından Tanrı değil sen sorumlusundur Batı. Eğer bir gün kardeşini ya da sevdiğin birini kaybetme noktasına gelirsen bu söylediklerimi hatırlatırım sana. Kimsenin birkaç dakika sonrasına garantisi yokken hayatı geçiştirmek, dünya üzerindeki en büyük pişmanlıktır."
"Kaybettin," dedi Batı. "Bu sözler, tecrübeli birine ait, kızıl. Ama aramızda bir fark var."
"Neymiş o?"
"Sen," Batı ayağa kalktı. "Neyi nasıl kaybettin bilmiyorum ama en azından kaybedecek bir şeye sahipsin. Ben, bendeki son şeyi yitireli epey oldu." Melih'in evinden çıktığında Duygu bir süre arkasından baktı. Batı'nın inadına anlam veremiyordu. Yine de peşinden giderken Batı'nın yarasından dolayı motoru kendisinin kullanacağını biliyordu. Öne bindiğinde Batı ona ters ters baksa da aldırış etmedi. Genç adam da arkasına yerleştiğinde "Şu sakallarını kes," dedi Duygu. "Yaşlı gösteriyor seni."
"Sana ne?" diye çıkıştı Batı. Huysuzluğu üstündeydi. "Annem misin babam mı?"
Duygu ona bakıp göz kırptı. "Son bir kaç saattir arkadaşın sayılırım ve bunun yanında suç ortağınım. Yeterli bir açıklama oldu mu yakışıklı?"
"Olmaz mı kızıl?" dedi Batı da aynı vurguyla. "Ama bu yeterli bir sebep değil."
"O sakalları kestirteceğim," dedi Duygu motoru çalıştırırken. "İnat değil mi, ben de Duygu Güngör isem bunu yapacağım."
Batı "Rüyanda belki," dedi. "Hadi, sür artık şunu. Zaten yeterince sinirimi bozuyorsun."
"Ne güzel, hislerimiz karşılıklı," diye dişlerini gösterdi Duygu. "Bu arada karşılık demişken yardımlarımın da karşılığını istiyorum. Seni bilmem ama bende mide diye bir organ mevcut ve dünden beri hiçbir şey yemiyorum."
Motor çalıştığında Batı sesini duyurmak için bağırdı. "Her şeyi karşılıklı mı yaparsın?"
"Elbette!" dedi kız coşkuyla. "İyilik meleği değilim sonuçta."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamanın Üçüncü Tekili
AçãoBatı için hayatındaki en değerli varlık, ikizi Doğu'ydu. Doğu, ikizine en az ismi kadar zıt bir karaktere sahipti ama onun deyimiyle diğer yarısıydı ve o olmadıkça bir yanı hep buruktu. Ancak beraber verildikleri yurtta bir gece çıkan yangın her şe...