Akira hafif kırlaşmaya başlamış saçlara sahipti. Yaşına oranla oldukça fit bir vücudu vardı, bakışları ürkütücü ve soğuktu. Dışardan bakınca oldukça varlıklı ve önemli bir kişilik imajı veriyordu, gerek kıyafetleri gerekse duruşuyla. Büyük toplantı salonuna girdiğinde içeride yaklaşık altı, yedi kişi vardı. Herkes ayağa kalkıp ona selam verirken durmadı ve kendine ait olan en başta ki afilli koltuğa yürüdü. Masanın başına geldiğinde kısa bir selamın ardından koltuğuna oturdu ve diğer herkeste onu izleyerek yerine yerleşmişti.
"Pekala, bir şeyler buldunuz mu?"
"Polislerin haberi olmadan eve girmeyi başardık. Keichi'nin gizli kasasını henüz bulamamışlardı, bu yüzden biz onlardan önce davrandık."
Akira'nın yüzüne genişçe bir gülümseme yayıldığında elini, u şeklindeki masanın sağ baş tarafında oturan adama doğru uzattı. Adam korkuyla gerilmiş bir yüz ifadesiyle elindeki evrakları Akira'ya uzattı. Ardından sanki bir suç işlemiş bakışıyla, sessizce koltuğuna geri çökmüştü.
Elindeki evraklara şöyle bir göz gezdirdi. Kağıtlar tamamen usulsüz yapılan işlerle ve kaçırılan vergilerin raporlarıyla doluydu. Sahte kaynak kullanımı, işlediği suçların üstünü nasıl örttüğüne dair birkaç şey daha... En sonunda soy sayfayı gördüğünde gözleri dehşetle büyümüştü.
"Yirmi yıl önceye, o olaya ait bilgilerin burada ne işi var?"
Sesi oldukça yüksek çıkmıştı ve tüm oda da yankılanmıştı. Etrafındaki adamlar oturdukları yere iyice büzüşürken kimse sesini dahi çıkarmaya cesaret edemiyordu. Hışımla ayağa kalktı. Elindeki kağıtların arasından küçük bir not yavaşça masaya düştüğünde dikkati dağıldı.
Elindeki kağıtları sinirle arkasına doğru fırlattıktan sonra masaya eğildi ve küçük notu parmakları arasına aldı.
Bir kişi daha cezalandırıldı. Sence sıradaki kim olacak? Ah, ama senin henüz korkmana gerek yok, çünkü sen en sona sakladığım kişisin.
Avcı
Akira, elindeki kağıdı avucunun içinde buruşturdu. Kendini kahraman ilan etmiş ruh hastası, sanki ona zarar verebilecekmiş gibi haddini aşan laflar ediyordu.
"Şu kendine avcı diyen adamın kim olduğunu bulamadınız mı hala?"
Kimseden ses gelmeyince, Akira daha da sinirlenmeye başladı. Hepsi kendine avcı diyen şu adamın başının altından çıkıyordu. Üç kişinin eksildiği masada gözlerini gezdirdi. Hedefi bu masadakilerin hepsini yok etmek miydi? Neden? Neden onu ve yönetim kurulu üyelerini hedef alıyordu? Yirmi yıl önceki o olayla bir ilgisi olabilir miydi?
"KİMSE CEVAP VERMEYECEK Mİ?"
O kadar yüksek çıktı ki sesi, masanın üzerindeki bardakların içindeki su yuvarlak halkalar halinde dalgalandı. Sağ başta duran aynı adam sessizce öksürerek sesinin düz çıkması için çabaladı.
"Kim olduğu bulunamadı. Adam her zaman siyah giyiyor ve ceketi ile şapkasıyla yüzünü saklıyor. Siyah gözlükleri ile gözlerini görmek imkansız. Kameralardan birkaç resim yakaladık ama yüzü hiçbirinde net değildi.
"Resimleri getirin!"
Adam kapı tarafındaki oturan adama kaş göz yaptığında önündeki dosyadan resimleri çıkartmıştı diğeri. Akira'nın sekreteri Aiden boydan boya yoldan kapıya doğru ilerleyerek en uçta oturan adamın önündeki resimleri aldı ve geri dönüp saygıyla eğilerek Akira'nın oturduğu yere bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avcı (Shizaya AU)
Fanfictionİzaya; geçmişini, kimliğini ve sahip olduğu her şeyini kaybetmiş, yaşama gücünü intikamdan alan bir adamdır. Hayatı boyunca yanında olacağına dair söz veren ilk aşkı yıllar sonra düşmanı olarak karşısına çıksa bile amacına ulaşmak için tereddüt etm...