-BÖLÜM2-

162 7 0
                                    

Deeniz çok sinirliydi. Suçlu kendisi olmasına rahmen karşısındaki adamı dinlemiyordu. imza gününede oldukça geç kalmıştı.Oysa o kadar istiyorduki oraya gitmeyi karşısında ki adam en sonunda uzlaşamıcanı anlayıp ,arabasına binip gitti.Deniz ise hala öfkesinden ,siz erkekler hep böylesiniz zaten bencil, kendini beğenmiş diye arkasıdan bağrıyordu. 09.20 idi.Tam 40 dakikası vardı tamirci çağırıp arabasını tamire gönderdi. daha sonra arbaya binip hilton otele gitmek için yola çıktı.Trafik normale dönmüştü. buda denizi birazcık rahatlatmıştı. Hiltona yaklaştığında telefonu çalıyordu.Arayan poyrazdı açtı Deniz konuşmamız lazı ama yüzyüze dedi. Deniz poyraz ben hiltona imza güne gidiyorum. Çok yaklaştım nerdeyse geldim sayılır .Zaten bizim konuşucak birşeyimizde kalmadı. Biraz zor olucak ama böylesi ikimiz içinde en iyisi kapatıyorum inicem dedi. Ve Poyrazı hiç dinlemeden telefonu kapadı.Arabadan indi. Otele doğru ilerlemeye başladı.

Oldukça heycanlıydı. Kapıya yaklaştıkça heycanıda artıyordu. Kapıdan içeriye girmeden önce sonkez kendine bakıp üstünü başını düzelti.Kapıdan içeriye girdiğinde heycanını birazda olsa yenmişti.

Hilton oteli her zaman ki gibi hazırlanmıştı. Deniz kapıdan gidiği gibi onu otelin renkli ışıkları karşıladı.İçerdeki insanların hepsiDenizin yaşıtlar geç insanlardı onları görmek onu biraz daha rahatlatmıştı.Yazar daha gelmemişti. Deniz sabırsızlıkla onun gelmesini bekleyen insanların arasına karışıp yazarın gelmesini beklemeye başladı. Beklemek gerçektende sıkıcıydı.Biraz sonra kapı açıldı. Ve bütün gözler açılan kapıya çevrildi. İçeriye uzun boylu haalı motorcu giyinimli esmer kahverngi iri gözlü ve oldukça genç ilgi çekici bir adam girdi. Görenlerin hepsi hayret ve hayranlık içerisinde kendisine bakıyordu.Deniz şaşkınlıktan küçük dilini yutucaktı. Yazar hiç konuşma yapmadan masasına geçti ve eline kitabını alan sıraya girdi.Denizde kitabını alıp , heycanla sıraya girdi.Önünde uzun bir kuyruk vardı. Denizin tek dileği önündeki sıranın bitmesini ve hayranı olduğu yazarla karşılaşmak istiyordu.Sıra gittikçe azalıyordu. Önünde birkaç kişi kalmıştı ki Deniz yazarla gözgöze geldi.Hemen tanıdı. Okaza yapıp sonrada kavga etiği hiç dinlemeden bağırıp çağırdığı adamdı. Vesıra ona gelmişti.Yazar sanki o kavga hiç olmamış gibi yüzünde tatlı bir gülümseme ile denizin titreyen elindeki kitabı alarak birşeyler karalayıp imzaladı.Deniz şaşırmıştı gözlerini hiç ayırmadan dışarda yapıtığı onca saçmalığa rağmen imza atmasına hem çok sevindi. Hemde mahçup oldu. saat 11.20idi eve giitmek üzere hiltondan ayrıldı. Hayranı olduğu yazarla böyle karşılaşıcanı bugecenin böyle bitceğini hiç hayal etmemişti. Çok geçmeden arabaya bindi. Yol boyunca dışarıyı izledi özür dilemeliydi.Çünkü yanlış onun yanlışıydı. Acaba birdaha ne zaman karşı karşıya gelebilecekti . Büyük hayranıyla. Deniz yazarın bu kadar genç olucanı tahmin etmemişti.Dşncelere dalmışken kendini einn kapısının önünde buldu.Şoföre parayı uzatıp arabadan indi ve çantasında anahtarını araken arkasında bir kararti farketti




GERÇEK AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin