- Bölüm 20-

40 1 0
                                    

deniz gözyaşalrına sahip çıkamıyordu. mavişi onu kaybedebilirdi.Hastane hava alanına yakındı.Deniz taksi tutu. Trafik ilerlemiyordu. Deniz vakit geçtikçe daha çok ağlıyordu.Alahım ona birşey olmasın nolur onabirşey olmasın. Ona birşey olursa ben naparım dedi.

O kadar çok özlemişti ki onu .Hastaneye vardıklarında Poyrazı çoktan ameliyata almışlardı.Çok kan kaybetmişti durumu kritikti.Deniz birden Poyrazın ailesine haber vermeyi unutuğunu farketti. Telefonunu eline aldı. Göz yaşlarını hala tutamıyordu.Poyrazın annesi telefonu açtı. Deniz nasılsınız dedi. Poyrazın annesi aramasına sevinerek iyim kızım sen nasılsın dedi. Deniz iyiyim sağolun  dedi. Kısa süren sesizlik oldu.Poyrazın annesi kötü birşey olduğunu  anlamıştı. Deniz senin neyin var kızım dedi. Deniz daha fazla kendini tutamayıp daha çok ağlamaya başladı. Poyraz beni hava alanından almaya gelirken kaza yapmış. Hastaneye  kaldırmışlar dedi. Artık Poyrazın anneside ağlamaya başlamıştı. Hangi hastane kızım dedi. Deniz hastanenin adını söyledi. Poyrazın annesi tamam kızım biz geliyoruz dedi.

Deniz ameliyathanenin kapısının önünüde bekliyordu. Ama hala  içerden bir haber yoktu.Deniz ailesini arayıp onlarada istanbula indiğini ve Poyrazın kaza geçirdiğini söyledi. Onlarada hastanenin adresini verdi. Ameliyathanenin kapısı açıldı.İçerden hemşire çıktı.Deniz Poyrazın durumunu sordu.Hemşire doktorunuz gerekli bilgiyi size vericek dedi.

Deniz hala ağlıyordu. Mavişi belki onu karşılamaya gelmeseydi kaza yapmıcaktı. Benim yüzümden oldu dedi. Kafasını kaldırdığında Poyrazın annesi, babası, kardeşi perişan haldeydiler. Deniz gözyaşlarını tutamayıp daha çok ağlamaya başladı.Poyrazın babası üzülme sen kızım Poyraz yeşil gözlüsünü ve ailesini arkada bırakıp hiç bir yere gitmez o iyi olucak dedi. Deniz inşalah ona birşey olursa kendimi affetmem dedi. Poyrazın annesi sen birşey yapmadın kızım üzme kendini dedi.

Denizin anne ve babası her zaman olduğu gibi yanındaydı. Denize ve Poyrazın ailesine destek oluyorlardı. Ama hala Poyrazın durumu hakında bir bilgi alamamışlardı.Ameliyathanenin kapısı açıldı.Doktor biz elimizden geleni yaptık ancak hastamız çok kan kaybetti.  Acil kan vermemiz lazım dedi.Poyrazın babası ben kan verebilirim dedi.Doktor tamam siz hazırlanın biz birazdan sizden kan alırız dedi.

Deniz bir kez daha Poyrazın babasının Poyrazı ne kadar çok sevdiğini görmüştü. Poyraz gerçekten şanslıydı. Onun adına çok sevinmişti. Poyrazın babasından gerekli kan alınmıştı. Şimdi herkez Poyrazın güzel haberlerini bekliyordu. Deniz ameliyathanenin camından Poyrazına bakıyordu. Dayan aşkım  bizim için ailen için kalk seni çok özledim aşkım dedi. Daha sonra Sılaya haber vermediğini faarketti. Sılayı aradı.Ona indiğini, Poyrazın kaza yaptığını hastaneye kaldırıldığını anlatmaya başladı. Sıla gerçekten üzülmüştü. Geçmiş olsun canım benim üzülme Poyraz seni çok seviyor yanlız bırakmaz o düzelicek dedi.  Deniz umarım sıla dedi. Ona birşey olursa ben yaşayamam dedi. Sıla  O kalkıcak sana gelicek sizin güzel günleriniz olucak dedi.

Doktor çıktı içerden.Kanamasını dudurduk. Malesef yara çok derin kanamasını durdurduk. gerekli kanı temin etik ama durumu hala kritik dedi. Hastayı kaybedebilriz dedi.Deniz göz yaşlarını tutamıyordu. Sabaha kadar hiçbiri uyumadı. Sabaha karşı ameliyathanede hareketlenme oldu.  Hemşireler hastayı kaybediyoruz dedi. makineler için yapılması gerekenler yapılıyordu. İçerden doktor çıktı. Biz elimizden geleni yaptık. Ama hayat hep adil davranmıyor insanlara hastayı kaybetik. Beyin ölümü gerçekleşti dedi. Deniz artık daha çok ağlıyordu. Mavişi artık yanında değildi. Onu yanlız bırakmıştı.  Evet hayat hep adil davranmıyordu. Bazen çok erken alıyordu. Sevdiklerimizi bizden her ölüm erkendi ama en kötüsü birini özleyerek ölmekti.






Poyraz ve Deniz çok farklı karakterde mutluluğu biribirinde araryan insanlardı.  Tamda mutluluğu bulmuşken hayat onlara en kötü şakasını yaptı. Poyraz artık hayatta değildi. Ve Poyraz ve deniz birbirlerini özleyerek ayrılmışlardı.

GERÇEK AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin