Deniz sabah saat sekizde kalktı. Okula gidicekti. Ama markı görmek istemiyordu. Onu kırdıĝının farkındaydım. Yataktan kalktı. Elini yüzünü yıkadı. Siyah pantolon beyaz gömlek giydi.
Aşaĝıya kahvaltıya indi. Sıla hala uyuduĝu için yanlızdı. Tabaĝına birşeyler alıp masaya oturdu. Tabaĝındakileri hızlıca yeyip okula gitmek için taksi tutmak için otelden ayrıldı.
İtalya sokakları yeni yeni hareketleniyordu. 20dakika sonra okuldaydı. Taksiciye parayı ödeyip arabadan indi. Mark okulun kapısındaydı. Deniz günaydin dedi. Markın yüzündeki gülümseme yoktu. Deniz nasılsın dedi. Mark iyim sen nasılsın dedi. Deniz iyim kimi bekliyorsun dedi. Mark arkadaşım gelicek dedi.
Deniz peki sınıfta görüşüz o zaman dedi. Mark görüşürüz dedi. Deniz sınıfa doĝru ilerlerken markı kırdıĝını farketti. Oysaki onu kırmak istememişti. Öĝlende onunla konuşup ilişkiye hazır olmadıĝını söylemeye karar verdiSınìfa gitti. Her zaman ki gibi ön sıralardan birine oturdu. Düzenli not tutmak için hep øn sıraya otururdu.
Biraz sonra mark yanında sarışın renkli gözlü bir kızla sınıfa girdi. Kızın elini tutyordu Denizin yanı boşken arka sıralara oturdular. Hioca dersi anlatmaya başladı. Denkizin tefonuna mesaj geldi. Seni ençok poyraz seviyordu. O seni italyan zübeleri gibi yarı yolda bırakmadı. Ama sen onun elini ölunce bıraktın dedi. Deniz kafasını kaldırıp sınıfa baktı. herkez dersi dinliyordu. Mark ve daha önce hiç görmediği kız arkadaşı aralrında konuşup gülüyorlardı. Mark kkafasını kaldırıp Denize baktı. Deniz dalmış onları izliyordu bu halinden gerçekten utandı. Öğlen arasında Mark Denize hiç birşey söylemeden kız arkadaşıyla sınıfan çıktı.
Deniz telefonunu eline alıp mesaj atan numarayı aradı. gine açan olmadı. Kim olduğunu onun hakında bu kadar çok şeyi nasıl bildiğini merak ediyordu. kaftaryayya indi Mark ve kız arkadaşı yemek için birşeyler almış muhabet ediyorlardı. Denizde birşeyler alıp onların yanına gitti. Oturabilirmiyim dedi. Mark tabikide dedi. Deniz Markın kız arkadaşına elini uzatıp meraba ben Deniz dedi. Kız arkaşı gülümseyerek meraba bende anna dedi. DEniz gülümseyerek memnun oldum dedi. Anna bende dedi. Mark bu tanışmadan rahatsız olmamıştı. Ders hakında biraz muhabet ettiler. Deniz seni daha önce bizim sınıfta görmemiştim dedi. Anna yeni geldim bugün ilk günüm dedi. Deni nasıl alıştınmı dedi. nna uzanıp Markın elini tutu Mark sağolsun dedi. Deniz nasıl tanıştınız peki siz dedi. Mark aynı dergide çalıştıklarını söyledi.
Deniz biraz daha omnlarla aynı masada oturup kalktı. Kafeteryadan kahve aldı. MUtluydu. Markı kırmıştı. Ama annayla mutlu olduğunu görmüştü. BU ona yetmişti. Deniz telefonuna yeniden mesaj geldi. KATİLSİN. Bir tek bu Deniz kendini tutamadı gözünden yaşlar akıyordu. Dersi dinleyemicekti. Çantasını topladı . Sınıftan çıkarken marklara rastladı. Ağladığını farketmesin diye hızlı yanlarından geçti. Okuldan çıkıp taksiye bindi. Nereye gideceğini bilimiyordu. Venediğe dedi. Venedik havasının iyi geleceğini umuyordu.
trafik yoktu sokaklar boştu. Saat üçe geliyordu.Deniz venedikte indi o kızlarla gitiği şirin pastanaeye gitti. Franboğazlı pasta sipariş verdi. Ağlıyordu. Artık dayanacak gücü kalmamıştı. Herşey üstüste geliyordu. Poyrazın ölümü yanlız kalışı bu mesajlar herşey üstüste geliyordu. Tekrar mesaj geldi. Dökülen her damla yaş Poyrazın intikamıdır. Deniz parayı ödeyip kalktı. Venedikte biraz dolaştı. Daha sonra otele gitmek için taksiye bindi. Ağlamaktan gözleri şişmişti. Trafik yoğunlaşmıştı. Deniz tele vardığında akşam yemeğini yemedi. Sılanın telefonunuda açmadı. Odasına çıktı. Duşun altında saatlerce ağlayıp çıktı birazda olsa rahatlamıştı. yatağına yattı uyyamıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERÇEK AŞK
RomanceDeniz istanbul üniversitesi Türk dili edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrencisiydiBölümünden anlaşılabileceği gibi her edebiyatçı gibi okumayı kitapları çok severdi.Deniz bu sabah gine erken kalktı.Aynanın karşısına geçti. aslında çokta güzel değildi .Ku...