- Bölüm 41-

24 0 0
                                    


Nehir daha düne kadar neşe dolu hayat dolu neşe dolu Nehir artık herşey için çok geçti. Masada sesizlik hakimdi. Aslında kimsenin canı birşeyler yemek istemiyordu. Sıla ve Deniz yarın italyay dönüceklerdi. İki gün sonrada Denizin ilk kitabı çıkıcaktı.  Ama artık sevinemiyordu. Çünkü Neh,r yoktu.

Artık dergidede yanlızdı. Yemekleri bitmişti. Hep birlikte masayı topladılar. Deniz ve Sıla yorulmuşlardı. Dinlenmek için Denizin odasına çıktılar. İkiside yatağa uzandılar. Deniz Sıla ben hep Poyrazı özlerdim.Artık hem Nehiri Hem Poyrazı özlücem dedi.  Uzakta kini özlemek güzelde hiç gelmicek birini özlemek çok zor dedi.

Biribirlerine sarıldılar. İkiside ağlıyordu. Sıla ama hayat o özleme katlanınca seni güçlü sayıyor. Onu becerebilirsen şanslısın dedi.   Güçlü olmalıyız Nehir yaşam dolu bir kızdı. Onun yerinde kim olsa sevmediği biriyle evlenmekteyse canına kıyardı dedi. birbirlerine sıkıca sarılıp uyudular. Yarın sabah uçakları vardı.

Deniz sabah 05.30 civarında kalktı.  elini yüzünü yıkadı. Sıla hala uyuordu. Saat dokuzda uçakları vardı. mp 3ünün takıp yatağa uzandı. Zakumun gökyüzünde şarkısı çalıyordu. Eskiye dalıyor gözüm dalmasında ne yapsın bugün günlerden ogün sanki döndün hayatasın. Deniz kulaklığı çıkarıp kahvaltı hazırlamak için mutfağa kahvaltılık hazırlamaya gitti.

Çay susyu koyup sılayı uyandırmak için yukarı çıktı.

Arkadaşlar meraba kısa oldu. Ama umarım beğenirsiniz

GERÇEK AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin