Deniz Nehir. Öldükten sonra dergiye gitmek istemiyordu. O huysuz šefi görmek istemiyordu.
Kapìdan girdi. Huysuz şef onu soĝuk bakışlarıyla karşıladı. Deniz selam verip çalıştıĝı masaya işin başına geçti. Nehirin calıştıĝı masaya baktı. Boştu. Onun yokluna inanmak zordur.
Kafasìnì kalfìrdìĝìnda huysuz šef gözlerini dikmiş ona bakıyordu. Deniz hemeen kafasını indirdi. Nehirin ölümünden onu sorumlu tutuyordu. Gece saat 22.15te işi bitmişti. Yaĝmur yaĝıyordu. Hava doĝuktu. Deniz taksiye bindi trafik yoĝun İtalya sesiz ve sakin ve karanlìktı. Deniz otele vardìĝìnda Sìlayì aradı. Sılada uyuyamamıštì.
Deniz sìlanın odasına gidip kapıyı çaldı. Sìla kapıyì açtì Deniz veSìla birbirlerine sarılìp uzun süre öyle kaldìlar. sonra yataĝa oturdular. Sıla kahve yaptı.
İkiside konuşmuyordu. Deniz dergi Nehirsiz çok anlamsız bugün bütün gün gözlerim onu aradı. Sıla alıšmasì zor bende. Çok özluyorum onu keşke böyle olmasaydi. Dedi kahveleri bitmişti. İkiside yorgundu. Deniz ben artıkbgideyim deyip Sılayla birbirlerine sarìldilar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERÇEK AŞK
RomanceDeniz istanbul üniversitesi Türk dili edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrencisiydiBölümünden anlaşılabileceği gibi her edebiyatçı gibi okumayı kitapları çok severdi.Deniz bu sabah gine erken kalktı.Aynanın karşısına geçti. aslında çokta güzel değildi .Ku...