"Çok zaman kaybettim.
Çok zaman ve biraz da ümit.
Yaşamak bu galiba." .
Cemil Meriç
***
Medya;Songül"Songül,sakın dökme tamam mı?"dedi annem tepsiyi elime tutuştururken.
Başımı sallamakla yetindim.Elinden aldım ve hızla mutfaktan çıktım salona ilerlerken çabuk bitmesini istiyorudum artık.
Odaya yaklaşınca içerden sesleri geliyordu.
Ve bir kahkah daha sanırım bu babamdı.
Kendisinin keyfi yerindeydi.Nede olsa ona bir şey olmuyordu."Ah,eskidende hep böyle gülerdik Recep.Ne güzel zamanlardı...."
"Yıllar çabuk geçiyor Kenan,
bayağı oldu görüşmeyeli"Ben girince odayı derin bir sessizlik hakim oldu.Herkesin odak noktası bendim şimdi ve bunu bilmek beni tedirgin ediyordu.
Önce büyüklere ikram ettim kahveleri.Tek birtane kaldığında onuda kendisini tanımadığım adını bile bilmediğim sanırım Müstakbel kocam olacak adama ikram etmek için masada dolanıp karşısına geçtiğimde yüzüne bakmadan tepsiyi ona doğru eğdim.Gözlerini benden hiç ayırmadan yavaş bir şekilde kahveyi aldı.Bakmaya bilirdim ama gözlerini üstümde hissediyordum.
Alır almaz odadan çıktım.
Gönül rahatlığıyla kahvesini içebilirdi beyfendi.
Ona o tuzlu kahveyi içirtmeyecektim.
Belkide evlenecektik belkide zamanla bazı şeyler hallolacaktı, ama benim bugün hissettiğim acıyı hissetmeyecekti.Kahvesine tuz atmadım sadece iki damla gözyaşıydı.
"Allah'ın emri Peygamberin kavliyle kızınızı,oğluma istiyorum."
Babam gülümsedi.O an hiç duraksamadan cevabını vereceğini anladım."Verdim gitti!"
Tırnaklarımı avucuma batırdım.Yalan da olsa herkesin içinde biraz da olsa zaman tanısan ne olurdu ha?
"Kaderde seninle dünür olmakta varmış Kenan."
"Koskoca Recep Sönmezle dünür oldum daha ne isteyeyim?"
"Songül!"
Babamın seslenişini duyduğumda akmak için zaman kollayan yaşları geri gönderdim.
Şimdi değil."Efendim baba?"
"Biz Recep'le anlaşmıştık zaten Nişan'ı şimdi yapalım bitsin."
Haklısın baba zaten sen nişanlanıyordun sen evleniyordun da bana sormuyor karar veriyorsun.
Başımı salladım."Kızım geçsene Nişan'lının yanına"
Başımı kaldırınca siyahlara bürünmüş bir adam ile karşılaştım.
Kendisi benden iki karış uzundu yanına varınca bunu daha iyi anladım.Hemen yanı başında durdum durmamla babası yanımıza gelip elimize yüzükleri taktı.
Sonra diğer elindeki makasla kurdeleyi kesti."Mutlu olun çocuklar."
Mutlu olacakmıyım?
Yoksa en büyük yanlışı babamın isteklerini yerine getirmekle mi yapıyordum?Senai Demirci'nin
Yazdığı o sözler geldi aklıma.
İçimden fısıldadım."Avucuma koyduğum kalbimdir Rabb'im
çırpındıkça kırılıyor kanatları...
Kalbimin kedersiz uçacağı bir gök ver bana!"***
İnşallah beğenirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül Dikeni
Spiritual"Evleneceksin." Ve Songül'ün Gözyaşları usul usul döküldü. Gül'ü dikeniyle yaratan Rabbim,vardır elbet bir bildiği. *Tüm hakları saklıdır.Herangi bir kopyalnma durumunda kopyalayan kişi hakkında yasal işlem başlatılacaktır.