Cahil kişi gülün güzelliğini görmez,
gider dikenine takılır.
-Mevlana
***Babam bana hiç bir zaman sevmedi.
Bir gün başımı okşadığını gözlerime sevgiyle baktığını görmedim.İlgi beklerdim şefkat beklerdim ondan ama o bana boş bakan bir çift gözle bakardı.Beklenti çok kötü bir şeydir. Beklenti insanı mutsuz eder çünkü karşılığını almadığında hayalkırıklığına uğrar çok üzülürsün.
Annem ve babam ben küçükken çok kavga ederlerdi. Hiç anlaşamazlardı ve bu da sıkıntı yaratırdı evde. Bağırmalar, sesler,gürültü ve kapı çarpma sesi...
Bir çoçuğun belkide en nefret ettiği şey budur.
Doğum günü partisine gittiğinde arkadaşlarının ailelerine özenmektir.
İstemezsin ama özenirsin.Bazı şeyler yara kalır ömrün boyunca o yarayı hissedersin.
Babam o adama lavabonun nerde olduğunu göstermem için bana seslendiğinde ayağa kalktım.
O da beni takip ettiğinde yukarı çıktım.
Ayak seslerini duyuyordum ve bu beni geriyordu.Ciddi birine benziyordu ve soğuk.Sonunda vardığımda göz teması kurmayarak elimle kapıyı gösterdim.
"Burada."dedim sakin bir sesle.
Yanından geçecektim ki yanımdaki duvara kolunu yasladı.
Geçit yolumu kapattığında gözlerim hızla gözlerini buldu.Lacivert gözleri aynı koyuluğunu koruyordu.Çok durmadan önümdeki kola indirdim gözlerimi."Ne yapıyorsun?"dedim aksi bir sesle.
"Kahvemde neden tuz yoktu?"
Ben şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm.Bu soruyu beklemiyordum.
"Koymak istemedim."dedim.O'na karşı çok doluydum onun yüzünden bu durumdaydım.
"Seni zorlamak istemiyorum ama şimdiden bana baş kaldırıyorsan bu evlilik yürümez.
Bana baş kaldırma ve beni sinirlendirme."Kolunu çekti ve bana arkasını dönüp gitti.
Lavabo için gelmemişmiydi bu adam?Beni bilerek buraya getirtti ki beni uyarmak için.Hoş ne için uyardı orası anlamsız.
Neymiş beni sinirlendirme."Evlenme o zaman benimle."dedim arkasından.
Bu lafımdan sonra hareket eden bacakları durdu.Geniş omuza ve yapılı bir bedene sahipti. Bir vursa uçarım herhalde.
Tövbe tövbe.Başını yan bir şekilde döndürdü.Hâlâ aynı pozisyondaydı sadece yüzünün yan tarafını görüyordum.
"Benim bu evliliğe ihtiyacım yok ama senin ve ailenin ihtiyacı var."dediğinde kaygıyla baktım.
Ne demek benim ve ailemin ihtiyacı var?"Hah!"dedim sinirle. "Neymiş benim ve ailemin ihtiyacı olan şey?"
Yüzünü bana tam döndüğünde gözlerinde o boş bakış hâlâ yerini koruyordu.
Böyle insanları anlamak da zordu, bomboş bakmak kendi isteği değildi belki?"Bana soracağına babana sor."dedi ve kollarını bağladı.Böyle yapmasıyla gömlek yırtılacaktı neredeyse.
"Beni tanıyor musun?"dedi alayla.
Bende kollarımı birleştirdim.Ve burnumu havaya diktim bunu genellikle istemsizce yapardım ama ne zaman laf çakarsam bu hareketime de engel olamıyorum.
"Umrumda olmayan hiç kimseyi tanımam. Senide tanımıyorum."
Başını indirip sırıttığını gördüm.Yüzüm yanmaya başladı. Hayır neden bana gülüyordu bu adam?
Halbuki çok havalıydım."İyi. Tanıma."dedi ve bu sefer arkasını dönmemek üzere yürüdü. "Evlenince tanırsın nede olsa."
İmalı imalı laflarına sinirle bakmakla yetindim.
Yüzümün yanması da çabası!***
İnşallah beğenirsiniz
Aşk ve Dua ile...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül Dikeni
Espiritual"Evleneceksin." Ve Songül'ün Gözyaşları usul usul döküldü. Gül'ü dikeniyle yaratan Rabbim,vardır elbet bir bildiği. *Tüm hakları saklıdır.Herangi bir kopyalnma durumunda kopyalayan kişi hakkında yasal işlem başlatılacaktır.