9.Bölüm

3.2K 141 12
                                    

Yazıldığı tarih : 2016
Yazıldığı yer : Erzurum

Bölüm-9

Cihan

Sabah anacığımın sesiyle uyandım. Gözlerimi araladığımda gözlerimi iğneleyen güneşin ışığıyla tekrar kapattım. Elimi gözlerime siper edip yeniden araladım , ancak gelen seslerle bakışlarım kapalı olan kapıya kaydı.

"Anacım , şakaydı vallahi." cihat'ın kahkahalar arasında duyduğu sesiyle , yüzüne bir gülümseme yayıldı. Cihat yine annesini çıldırtmıştı sabah sabah. Gelen gürültülerle , daha çok gülerken ani bir hareketle kalktı yataktan. Tek eliyle saçlarını karıştırırken kapıya doğru ilerledi. Dün ki yorgunluk hala gitmemişti üzerinden. Kapıyı açtığında etrafta uçuşan yastıkları gördü ilk önce salonda kaçışan cihatı ve peşinde sinirli annesini gördüğünde kaşlarını çatıp onlara doğru ilerledi. Annesi tam eğilmiş ayağındaki terliği çıkarıyordu ki , cihan annesinin belinden tutup yanağına sıkı bir öpücük kondurdu. Ancak bu Seval hanımı sakinleştirmemişti. Küçük oğlu sabah sabah yine onu yüreğini ağzına getiren şakalardan yapmıştı. Sabah onu uyandırmak için odasına girmiş ancak yatak da sadece dizili yastıkları görmüştü. Kulağının dibinden gelen sesle de yüreği ağzına gelmiş , cihat iyi bir dayağı hak etmişti.

"Aman cihan! Bırak beni alayım şunu ayağımın altına." diyerek cihanın kollarından çıkmaya çalışıyordu. Seval hanım elli iki yaşında oldukça sevimli ve güzel bir kadındı. Güzelliğini tüm lodos bilirdi. En çok da Halil bey. Gençlik çağlarında vurulmuştu bu güzel kadına. Gözlerine bakmaya kıyamazdı sevdiğinin. Seval hanım genç bir kız iken çok seveni vardı. Öyle ki destanlık bir güzelliğe sahipti. Zamanında çok isteyeni olmuştu. Ama onun gözüde gönlü de o zamanların marangozu halildeydi. Halil bey de o zamanlar bir başkaydı. İşinden başka bir şey düşünmez çok ağır bir delikanlıydı. Seval hanımda bu yüzden kalbini kaptırmıştı ya ona. Eskiden lodos bir ayrı güzeldi ama Seval hanıma asıl güzellik Halil beyi görmekti. Halil bey tüm mahallenin peşinde koştuğu kızı hiç fark etmemişti. O kızın hep gözünün içine baktığından bihaberi. Kimse bilmese de Seval hanım biliyordu. Kaderi bu genç adama yazılmıştı, öyle hissediyordu.

⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐

Halil bey o zamanlar annesinin isteği üzerine görücü usulü evlenmeyi reddetmemişti. Her akşamki gibi üstü başı toz içinde dönmüştü işten. Tüm gün makinaların içinde başı ağrımıştı ,üstelik yorgunluktan kolunu kaldıracak hali yoktu.

Eve girdiğinde ilk önce kapıyı açan annesini öpüp, sonrada elindeki poşetleri vestiyerin önüne koymuştu. İçeriden gelen seslerle evde misafir olduğunu anlamıştı zaten. Tam ceketini çıkaracaktı ki annesinin sesini duymasıyla bir an duraksadı.

"Halil'im geçen bahsetmiştim hani, bir kız var görüşün anlaşın diye. Hah! Onlar gelivermiş bugün , kalkacaklardı az daha dedim bi Halil'im gelsin görüşsünler diye, şimdi içerde kız, gel bir görün ayıp olmasın." Halil duyduğu sözlerle şaşırmıştı , kaşları şaşkınlığının etkisiyle havaya kalkmış bu onu daha da sevimli kılmıştı. Annesinin bir gelin aradığını biliyordu , fakat o kadar da ciddiye almamıştı . Şimdi ise evleneceği kızın içeride olduğunu öğreniyordu. İstemsizce bir gülümseme yayıldı yüzüne. Annesinin saygılı , edepli ve güzel bir kız bulacağına emindi. Ani bir heyecan bastı genç adamı. Meraklanmıştı. Sonuçta şuan içeride ömrünü geçirecek kadın vardı. Ceketini gelişi güzel vestiyere fırlatıp içeriye ilerleyecekti ki karşısındaki engelle , annesiyle karşılaştı.

"Nereye oğlum, hay Allah! Şu üstünün başının haline bak. Git bir temizlen giyin, böyle mi çıkacaksın kızın karşısına." Hem gülüp hem de söylenerek çeriye giden annesinin ardından baktı. Sonra bakışları üstüne kaydı hoşnutsuzca yüzünü buruştu. Kir pas içinde mi çıkacaktı kızın karşısına. Hızlı adımlarla banyoya ilerlerken aklı annesinin bulduğu gelindeydi.

UKDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin