19. BÖLÜM

70 8 0
                                    

İYİ OKUMALAR
MEDIA: İDİL

Gazelin Ağzından
Sabah güneş ışıklarının yüzüme vurmasıyla açtım gözlerimi. Başım Poyrazın göğsündeydi. Sabah onunla güne başlamak yüzümde gülümseme olmasına sebep oldu. İki inatçı keçiyiz ikimizde . O gün beni bırakmayacağına dair bir umut vardı içimde ve şimdi iyiki o umut yok olmadı diyorum. Buğra ateş ettiğinde Poyrazın önüne geçtiğim için bir an bile pişman değilim yine olsa tekrar önüme geçerdim. O bana ben ona aşıktım ya önemli olan da bu. Bunları düşünmeyi bırakıp onu izlemeye başladım. Benim için dünyadaki en güzel manzaraydı. Birden gözlerini açınca korkuyla bende kapattım gözlerimi.

-"Yakalandın sevgilim."

-"Ne?"

-"Beni izliyordun diyorum. Çok mu yakışıklıyım."

-"Şey... evet seni izliyordum birşey mi olacak."

-"Yok cesur keçim benim. "

-"Sen sanki keçi değilsin."

-"Senin kadar değil çakır gözlüm. Acıktın mı?"

-"Evet" o sırada kapı açıldı ve hepsi tek tek içeri girdi. Poyrazdan ayrılıp yatakta oturur pozisyonuna geldim. Kızlar kıkır kıkır gülüyordu.

-"Ela sultanım sabah sabah niye geldiniz 1 haftadır benim yüzümden harap oldunuz dinlenseydiniz."

-"Yok kızım yeterince dinlendik. Seni gözümün önünden ayırmak istemiyorum."

-"Anne abartma ya iyim ben. Walla bak kendimi iyileşmiş hissediyorum ."

-"Sen nerden anlayacaksın korkumu sıpa anne olunca anlarsın" dedi ve bir pot kırdığını anladı. Bana üzgün gözlerle bakmaya başladı. Hepsi sessizleşmişti. Belli etmemeye çalışarak konuştum ama olmadı.

-"Olmayacak bir hayal ama hayali bile güzel anne."

-"Kızım ben.........."

-"Üzülme anne. Zorda olsa alışmak zorundayım . Ben kendimi yorgun hissediyorum izin verirseniz tekrar uyumak istiyorum" dedim ve yatağa uzanıp onlara arkamı döndüm. Kapı sesi duyulunca hepsi çıktığı için rahatça ağlamaya başladım. Ağzımdan bir hıçkırık kaçtı sonra bir tane daha. Ben ağlarken belime dolanan kollarla şaşırdım hepsi çıktı zannediyordum. Poyraz sakin bir sesle

-"Üzgünüm çakır gözlüm. Sana bunları yaşattığım için özür dilerim ."

-"Önemli değil senin hiçbir suçun yok "

-"Var eğer o kurşun bana gelseydi sen dökmezdin şimdi o ince tanelerini."

-"Şşh sakın bir daha kendini suçlama bu yaptığıma hiç pişman değilim yine olsa yine önüne atlarım."

-"Seni böyle üzgün görmek beni parçalıyor. Elimden hiçbir şey gelmiyor."

-"Bana sarılsan sarsan kollarını bu bana yeterli sevgilim. Senin kollarında herşey geçiyor."

-"Gel bakalım çakır gözlüm" dedi ve beni kendine çekti bende kollarımla hemen sardım onu.

2 GÜN SONRA

YANSIMIN AĞZINDAN
Nihayet hastaneden çıkmış ve eve daha doğrusu Ela teyzelerin evine gelmiştik. Bu 1 hafta hepimizi harap etmişti. Hastanelerden nefret ediyorum çünkü hiç güzel anılar yaşamadım. Gazel bu iki gün içinde kendini biraz daha toparlamıştı ama yinede içinde bir burukluk olacağını biliyorum. Rüzgar ve diğer çocuklar gayet iyi anlaşmıştı Görkem amcayla. Eve geldiğimizden beri misafirler geçmiş olsuna geliyordu. Berçemle bende pasta ve kahve ikram edip duruyorduk. Kahve dağıtmaktan ellerim ağrıyordu. Akşam olmuştu ama hala misafir geliyordu. Misafirler gidince Berçemle salona geçip oturduk. Burasını kendi evimiz olarak benimsediğimiz için rahat oturup hareket edebiliyorduk. Gazele dönüp konuşmaya başladım.

BİLİNMEYEN HAYATIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin