Yataktan kan ter içinde kalkarken nefes nefeseydim. Ne yani hepsi rüya mıydı? Yada kabus mu demeliydim ? Bilmiyorum ama gerçek olsa çok kötü şeyler olurdu o kesin! Yatakta yanım da yatan Savaş'a kaydı gözlerim. Yanımda yatan Savaş!! Dün neler olmuştu öyle parça parça hatırlıyordum her şeyi.
Üstümde ki yorganı kaldırıp ayağa kalktım güzel bir şekilde getirdikten sonra tuvalete doğru gittim. Tuvalette de işlerimi halletikden sonra odayı terk ettim. Kendimi çok halsiz ve bitkin hissediyordum. Hâlâ rüyanın etkisindeydim belkide. Olabilir çünkü çok korkutmuştu beni.!
Salona indiğimde etrafta gözlerimi gezdirdikten sonra Savaş'ın burada olmadığını anlamıştım. Onu aramak ile uğraşmak istemediğim için koltuklardan birine kendimi bıraktım. Aç değildim belki de iştahım kaçmıştır. Mutsuzdum bugün nedenini anlayamadığım bir sıkıntı vardı içimde bende bilmiyordum ne olduğunu ama kötüydüm işte kötü...
Koltukta rahat bir pozisyona geçip kafamı arkaya doğru attım. Ellerim şakaklarıma giderken ovmaya başladım. Hayatımı gözden geçirdim biraz. Bir anda değişen hayatım.
Biri tarafından kaçırılmıştım. Kızlar yanımda yoktu. Beni kaçıran adam beni sevdiğin idda ediyordu. Yanım da kimsem yoktu. Annem desen hiç olmamıştı ki yanımda bırakıp terk etmişti beni. Sırf para hırsı yüzünden. Ardından ise ölmüştü. Belkide hak ettiğini yaşamıştı onun için üzülmüyordum. Çünkü o beni bırakıp giderken hiç acımamıştı.
Sevdiği adam aldatmıştı onu. Uğruna beni canını bırakıp gitti adam. Baştan anlatayım... Annem beni bırakıp aşık olduğu adama kaçmıştı. Bizi babamı beni hiç sevmemişti. Evlendiği adam zengindi. Bizim hayal edemeyeceğimiz kadar hemde. Bir süre çok mutlularmış. Ama ardından o adam annemi sekreteriyle aldatmış. Annem ilk inanmasa da gözleriyle görünce inanmış ve intihar etmiş.
Cenazesine gitmiştim ama görünmemişdim zaten küçüktüm o zamanlar. Ama hatırlıyordum her şeyi. Beni de Babaannem götürmüştü son kez annemi göreyim diye. Ardından ne olmuştu... Babaannemin anlattığına göre o adam sekreteriyle evlenmiş ve birde çocukları olmuştu. Mutluydular yani..
Babam. Herkesin ilk aşkı babası olurmuş öyle öğrenmiştim başkalarından. Okulda herkes babasıyla anılarını anlatırken sadece susardım ben. Ne diye bilirdim ki? Hiçbir anımız yoktu onunla. Zaten çok görüşmüyorduk. Annem bizi bıraktıktan sonra da öldü. Ne olursa olsun o benim babamdı ve ölümü beni üzmüştü.
Yaşanmışları aklıma getirmek içimi daha da fazla daraltmıştı. Koltuktan ani hareketlerle kalktım. Önce biraz başım dönse de bir kaç saniye sonra normale dönmüştüm. Elimi karnıma koyup ovuşturmaya başladım. Acıkmıştım artık, bir şeyler yemem lazımdı artık.
Mutfağa doğru yöneldiğimde ne yemem gerekiyor diye düşünüyordum. Kahvaltı etmek istemiyordum. Canım çekmiyordu zaten. Mutfağa girdiğimde direk dolaba doğru yöneldim. Dolaptan makarna alp pişirmeye başladım. Hem pıratik hem de doyurucuydu. Canım salçalı çektiği için salçalı yapmaya karar verdim.
Makarnayı pişirdikten sonra tabağıma koydum. Ardından büyük bir bardağa vişneli meyve suyu boşalttım. Hazırladığım şeyleri tepsiye koyarak salona doğru ilerledim. Televizyonu açıp karşısına oturdum. Kanaları gezerken sevdiğim bir film de durup izlemeye başladım...
**********************************************
Ahh süper bir filmdi ya! Biraz duygulansam da çok takmadım. Belimde tutulmuş vallaha.Koltuktan kalkıp tepsiyi elime aldım. Mutfağa gidip tepsiyi tezgahın üzerine bırakıp neyvelikten bir elma aldım.
Elma mı ısrırken mutfak camından dışarıya doğru baktım. Hava kararmıştı duvarda ki saate gözüm kayınca saatin çoktan 11'e yaklaştığını gördüm nasıl geçmişti zaman bu kadar çabuk. Doğru ya ben ilk izlediğim filmden sonra 4 tane daha izledim. Her neyse bütün gün evde pineklemekten yorulmuştum.
Savaş... Nerdeydi acaba sabahtan beri yoktu saate geç olmuştu artık neden hâlâ gelmemişti ki? Uyku bastırmıştı bir anda.
Odama çıktım. Üstüme pijamalarımı geçirdim çok tatlı durmuşlardı bence. Sıcak yatağıma girdim. Çok güzel bir uyku beni bekliyordu. Gözlerim yavaş yavaş kapanırken tek düşündüğüm uyumaktı.
****************************
Tıkırtılar çoğalırken bir kez daha yerimden kıpırdandım. Bir rahat uyutmamışlardı be! Sesler daha da çoğalırken bir anda aklım başıma gelmişti ya hırsızsa. Ama kapıda o kara çok adam var nasıl girebilir ki?
Belki de Savaş gelmiştir. Yataktan kalktıktan sonra güzelce esnedim. Komidinin üstünde ki saate bakınca ağzım açık kalmıştı neredeyse. Gece 3'tü saat. Bu saatte mi gelmişti yani?
Odamdan çıktıktan sonra sesleri dinlemeye başladım. Savaşın odasından geliyordu ses. Bir kadın inlemesi duyunca olduğum yerde kalakaldım! Bir kadın vardı odada! Kadın!
Hızlı adımlarla odanın kapısına doğru yürüdüm. Tam önünde durunca direk kapıdan içeriye girmeyi düşündüm. Taki beni yıkan o sözleri duyuncaya kadar.
-"Sessiz ol sürtük! Yağmur uyanmadan bu işi halledelim!"
Gözümden bir damla firar ederken bir an nefesim kesildi. Koşar adımlar ile birde ses çıkarmadan odama girdim. Kapıyı kilitledikten sonra arkasına yaslanıp göz yaşlarımı akıtmaya başladım.
Yağmur temsili♣
Bacaklarım artık beni taşıyamayacak hale gelince kendimi yere bıraktım. Ağlıyorum sessizce. Alamadığım nefesimde boğluyordum sanki. Ölmek istedim bir an sadece ölmek. Bundan sonra aklımda bir tek soru vardı.
Ne yapacaktım şimdi...
Merhaba! Nasılsınız? Herneyse bu bölüm pek içime sinmedi üzgünüm..
Ilk bölümleri düzenleyeceğimi söylemiştim orada yağmur annesi ve babası hakında pek bilgi vermemişim bu iyi oldu.
Yağmur o soruyu size soruyor farz edin. Ne yapardınız?
♧Yb 13 vote 5 yorumda gelir...
♥
Mutlu kalın♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Güzel Aşkı
ChickLit☆Aşk kaçınılmaz bir sondu onlar için ☆Mutlu son yok onlar için. Yada mutlu yarınlar... *********************** ♧Bir sigara daha eksildi paketten ve yine geldi aklına güzel gözlüsü. ♧Sevdiği adamın o eşsiz kokusunu bir kez daha doldu içine yine ve y...