~Savaş
Günler haftalardır sevdiğim kadının kokusuna hasrettim. Canım yanıyordu, onun yerini bilipte onu yanıma alamamak canımı yakıyordu.
Ama bu yaptığım hepimizin iyiliği içindi. Eğer Onur denen o şerefsiz beni öldü bilirse hiçbir savunma almazdı. Böylece bende onu hemen yakalardım.
Artık dayanamıyordum, bugün bu iş bitecekti. Sevdiğim kadına kavuşacaktım en sonunda.
Oturduğum sandalyeden hızla kalkıp ceketimi üzerime geçirdim. Belime silahımı yerleştirdikden sonra odadan çıktım.
-Abi nereye?
Oktay'ın sorusuna hemen yanıt vermiştim.
-Bütün adamları topla Oktay, Yağmuru almaya gidiyoruz.
Oktay hızla başını salladıktan sonra koşar adımlar ile dışarı çıktı. Bende depodan çıkar çıkmaz arabama atlayıp sürmeye başladım.
-
Evin bahçesinin etrafını sardığımız da bir tuaflık vardı. Biz bir yığın adam beklerken bahçe bomboştu. Hızlı bir şekilde içeriye girdiğimizde seslendi.
-"Yağmur! Nerdesin?!
Ses gelmeyince odaları aramaya başlamıştık. Adamlar alt kata bakarken ben üst kata çıkmıştım. Hiçbir yerden ses gelmiyordu. Hızla bütün odalara bakmaya başladım.
Yoktu işte hiçbir yerde yoktu!
Koridorun sonunda mavi kapılı odaya doğru koşmaya başladım belki buradadır. Kapıyı hızlı bir şekilde açtığım da gördüklerim ile kalbim param parça olmuştu. O an ölmek istemiştim. Canım yanmıştı.
Ayaklarım daha fazla beni taşıyamadı ve yere yığıldım. Sözler anlamsızdı. Çünkü sevdiğim kadın yatakta çıplaktı ve tir tir titriyordu. Yıkılmıştım, ben kaybetmiştim.
Son gücüm ile kalkmaya calıştım. Koşar adımlar ile yanına vardığım da daha çok dehşete kapıldım. Benim kadınıma ne olmuştu böyle? Yavaşça ellerimi ona doğru yaklaştırıp kollarından tutmak istediğim de
"Yapma lütfen, dokunma bana."
Diye zar zor konuşmuştu. Ölmek istedim, kaybolmak istedim. Yanağımda ki ıslaklık ile ağladığımı farkına vardım. Ben Savaş yıkılmıştım. Bitmiştim.
Her şey benim yüzümdendi. Yatakta yatan çağresiz kadını bu hale getiren benim intikam planımdı.
Üstümde ki ceketi çıkartıp hemen ona giydirdim. Zor olmuştu ama basarmıştım.
Onu kucağama alırken dikkatli davrandım. Canını yakmak istemiyordum. Zaten çok yanmıştır.
Koşar adımlar ile dışarı çıktığımda bizi ilk gören Oktay olmuştu. Bakışları kucağımda ki Yağmur'a kaydığında oda yıkılmıştı daha fazla ona bakmayarak arabaya doğru koştum.
-"Arbayı çalıştırın!
Bağırarak söylediğim sözlerden sonra korumalardan biri arabaya ilerledi. Bende Yağmur ile birlikte arka koltuğa geçmiştim.
-
Araba durduğunda hızlı bir şekilde inip Yağmur'u kucağıma aldım. Eve doğru yürümeye başladım.
Kapıyı çaldığımda hemen açılan kapının ardından Pınar göründü, bakışları kucağımda ki Yağmur'a kaydığından yıkılışını seyrettim.
Yavaşça bize yol açarken ona bakmayıp hızlıca içeri girdim. Koşar adımlar ile yukarıya çıkarken kimseyi umursamıyordum.
Hızlıca odama girdim. Kucağında ki meleği yatağa yatırdıktan sonra arkamı dönüp kapıyı kilitledim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Çaresiz kalmıştım.
Yağmur'un yanına yavaşça yatarken uyuduğunu anladım. Onu kendime çekerken düşündüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyanın Güzel Aşkı
ChickLit☆Aşk kaçınılmaz bir sondu onlar için ☆Mutlu son yok onlar için. Yada mutlu yarınlar... *********************** ♧Bir sigara daha eksildi paketten ve yine geldi aklına güzel gözlüsü. ♧Sevdiği adamın o eşsiz kokusunu bir kez daha doldu içine yine ve y...