17. Bölüm

1.7K 189 56
                                    

Alarm sesi çok sinir bozucuydu. Annem geçen gün isyan bayrağını sallamıştı bana karşı. On dakika boyunca beni uyandırmaya çalışmıştı ve ben uyanmayınca bayağı kızmıştı. Sonuç olarak bir daha uyandırmakla uğraşmam demişti. İlerde evlenecekmişim kocamı nasıl kaldıracakmışım falan Ömer'e çok teşekkür edecekmiş bir de o beni almazsa ben evde kalacakmışım eh be anne, bir defacık yüz seslenmede uyanmadı diye bi insana böyle laflar edilir mi? 

Alarmı kapattım. Abdest almaya gidecektim ki lavabo doluydu. Ne güzel olurdu film&kitaplardaki gibi kendime ait bir lavabom olsaydı uyanır uyanmaz bende işlerimi halletseydim abdest sırası beklerken antrede mülteci kampı kurmasaydım...
Bu defa kapı önünde beklememiştim odamda bekliyordum kapı açılır açılmaz ayaklandım ta ki Taha birden koşarak içeri girinceye kadar,geri yerime döndüm. Yine sona kalmıştım iyi mi?
Annem geldi odaya.
"uyandın mı? "
" hayır anne yeni uyuma taktikleri geliştiriyorum. Oturarak ve gözler açık uyuma nasıl ama?"
Kafama bir tane vurdu,öyle hafif hafif değil bildiğin vurdu yani, çokta acıdı hani.
"evlenecek yaşa geldim hatta şuan Allah katında evliyim halâ dayak yiyorum ya var mı böyle bir şey?" haklıydım. Annem gülmüştü. Annemi güldürmek için her fırsatı değerlendiriyordum, yeterince üzülmüştü zaten.
Öğlene doğru kitap okumak hobimdi. Çünkü yapacak başka bir şey yoktu. Telefonuma gelen mesajla kitabı kapattım. Yabancı numaradan gelmişti.
"Aişe acilen parka gel. Ben Ömer"
İyide Ömer niye yabancı bir numaradan mesaj atsın ki hem mesaj hakkı da vardı ekran yakalayıp Ömer'e attım. Hemen cevap gelmişti.
*"Ömer kim? " tövbe estağfirullah ya.
*" aa sizi tanıştırmadım mı? Kendisi müstakbel eşim olur😏"
*"Aişe ben atmadım o mesajı. "
*" başka Ömer tanımıyorum neyse belki yanlış numara falandır. "
*" yanlış numara ama adını biliyorlar " haklıydı. Bu kadarda yanlışlık olmazdı.
*" ne yapayım Ömer tanımadığım numaradan gelen teklifi kabul mu edeyim?" bir müddet sonra tekrar mesaj geldi.
*"Aslında iyi fikir "
*" Asla öyle bir şey yapmam bir başıma ne işim var benim "
*" bende geleceğim bakalım kim seni benim adımla çağırıyor. "
*" aslında aklımda biri var ama " Faruk olduğuna adım gibi eminim hatta.
*" Faruk değil mi? Hadi hazırlan ben sizin oradayım "
*" ne çabuk geldin
*"zaten sizdeyim Aişe, odandan çıkmadığın için görmüyorsun yarım saat oldu. " yok artık ya aşk olsun anneme tabi Ömer beni soramıyor garibim annemin insafsızlığına uğramıştı. Hemen feracemi giyip hazırlanamadım tabi ki. Önce feracemi aradım sonra örtümü sonra bonemi ki onu bulmak baya uzun sürdü artık hazırdım. Tabi çorap giyersem. Acaba var mı benim gibi "ferace giyip eşarbı örtüp hatta çantayı bile takıp çorap giymeyi unutup sona bırakan?" varsa ömrü billah kardeş olurduk.

İçeri gittiğimde annemle karşılıklı kahve içiyorlardı. Oh keyfe bak annem ikinci oğlunu kapmanın mutluluğuyla Ömer'le muhabbet ediyordu... Aişe kim ki zaten?

"hayırdır nereye böyle hazırlanmışsın? "
" Ömer'le ufak bir işimiz var "
" Öyle mi oğlum? "dedi tatlı tatlı gülerek.
" 18 yıllık kızınım inanmadın mı bana anne "dedim kıskançlığımı dile getirerek. Ama takan kim?
Ömer'le parka doğru yürümeye başladık.

" niye bizde olduğunu söylemedin? "dedim.
" annem telefonu elime almama izin vermedi 'bırak odasında çürüsün sen almasan evde kalacaktı bu dedi' "

" tövbe estağfirullah ya "dedim sinirle Ömer ise gülüyordu.
" Ömer gülme " gülmeye devam etti.
" Ömer gülme "gülmeye devam etti. Son defa
" Ömer gülme "dedim gülmeye devam etti günah benden gitti. Omzuna yumruğu geçirdim hak etmişti ama. Eh yani kocam olduğu için gönül rahatlığıyla vurabilirdim. Şaşkınlıkla bana baktı.
" kocana el kaldırma kız taş olursun yeminle "dedi kahkaha atarak. Utanmıştım ya olmaz ki böyle. Gülerek parka ulaştığımda bize bakan Farukla karşılaştık. Tamda tahmin ettiğimiz gibi.

Karanlığın İçimdeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin