eksik bir şey

54 9 0
                                    

Multimedia: hayatinizda eksik bir seyler oldu mu hic? Ledar ota'yi cok ozluyor.

Ledar gözlerini açtığında uzaklardan Yandsir'in sesini duyar gibi oldu. Bunu nasıl daha önce düşünmedim ki diye geçirdi aklından. Yandsir'i buraya geldiği ilk akşam dışında hiç görmemişti. Çocuk neredeydi? Aklı, fikri, kalbi Ota ile o kadar doluydu ki çocuğu unutmuştu.

Gözlerini bir türlü açamıyordu. Parlak bir ışık buna engel olmuştu. "Neredeyim ben?" diye düşündü. Bir türlü kendine gelemiyordu. Yandsir'in sesi ise gitgide yakınlaşmaktaydı. "Ledar, burası neresi? Biz burada ne yapıyoruz?"

Ledar gözlerini nihayet açtığında bir yatağa bağlı olduğunu gördü. Odadaki diğer yatakta Yandsir vardı.

"Ne oldu, neredeyiz biz?"

Yandsir de yatakta bağlıydı. Gri metal bantlar ile çevrelenmişlerdi.

"Of, Ledar nihayet kendine geldin. Çok korktum. Sana bir şey oldu sandım. Nerede olduğumuzu bilimyorum. Buraya geldiğimiz ilk akşamın sabahı bir sabah annem yanıma geldi. Bir süreliğine buradan uzaklaşmak zorundasın, dedi bana. Sonra bir arabaya bindim. Gözlerimi açtığımda buradaydım. Sanırım iki gün oldu."

Ledar ne kadar aptalım dedi içinden. Çocuk iki gündür ortalarda yok ve ben fark etmiyorum bile. Ama şu an kendisine kızacak vakti yoktu. Bir an önce nerede olduklarını ve niye buraya getirildiklerini bulması gerekiyordu. Bayılmadan önce Serminder'ın sesini duyar gibi olduğunu hatırladı. Kendisini buraya o getirmiş olmalıydı. Yediği yemeği hatırladı. Aşçı garip bir biçimde tanıdık gelmişti. Tabi ya dedi kendi kendine o taşların shapeshift özelliğini kullanan Serminder olmalıydı. Peki Lazarus ile ne konuşuyordu. Zihnini o son anları hatırlamak için zorladı ama kapkara bir boşluk vardı.

Baygın yattığı anda yanında konuşulanları hatırlamasını sağlayacak bir teknik öğrenmişti. Şu an bunu kullanabileceğinden emin değildi. Çok fazla enerji harcaması gerekiyordu. Parmağını kıpırdatacak hali yoktu ki. "Yandsir karnım aç benim, sen de aç mısın?" dedi. Yandsir kızgın bir sesle yattığı yerden ona bağırdı.

"Şu içinde bulunduğumuz durumda söylediğin söze bak Ledar. Sahi şu an açlık dışında bir şey düşünmüyor musun?"

"İyi de bir şeyler yemezsem nasıl düşünebilirm ki? Benim beynim vücudumda en çok enerji kullanan organ."

"Biyoloji dersi için teşekkürler. Bir kaç gündür okula da gitmiyorum zaten. Bu iyi oldu. Belli saatlerde yiyecek bir şeyler getiriyorlar. Kutular ve kapsüller şeklinde ama enerji veriyor, merak etme. Beynin çalışmaya başlar. Belki o zaman buradan kurtulmamız için bir yol bulursun."

Ledar sitemli bir sesle cevap verdi. "Daha önce sizi kurtaran bendim ama. Belki tekrar yapabilirim bunu fakat gerçekten önce bir şeyler yemem lazım. Başım dönüyor. En son yediğimiz yemeklerde de bizi uyutacak ilaçlar varmış. Kaç saattir uyuduğumuzu bilmiyorum bile. Bir şey soracağım. Bu parlak ışık gözlerimi mahvetti. Bir şey göremiyorum. Odada başka kimse var mı? "

"Hayır, yok. Sadece senn ve ben varız. Sanırım bir gemideyiz."
İnanmıyorum ya, yine mi? Ota nerelerde? Diğerlerine ne oldu? "
"Bilmiyorum" dedi Yandsir. "Hem sen niye sürekli Ota'yi soruyorsun ki? Ablam nisanliymis işte. Bence onun peşini bırakmalısın. Zaten seni hatırlamıyor bile."
"Çok kotusun, bunu söylemek zorunda miydin? Hem senin hafızana niye müdahale etmediler? "
"Anlamıyor musun Ledar? Ota'ya müdahale etmelerinin sebebi sensin. Seni unutmasini istediler. Çünkü seni hatirlamaya devam ederse asla Lazarus' la evlenmezdi."
"Neden ama?"
"Of Ledar ya! Benden büyük olmasan sana aptal diyeceğim ama işte diyemiyorum. Ota'nin sana aşık olduğunu fark etmedin mi?"
"Nasıl,aşık mi? Beni hatırlamıyor bile."
"Iyi de ne yapsın? Hafızasını sildiler. Ama merak etme o seni unutmaz. Kısa bir süre sonra hatırlayacak bence "
Ledar birden çocuk gibi sevindi. Konuştugu çocuk henüz 12 yaşındaydı ama bunun bir önemi yoktu sevgili Ota'si onu bir gün hatırlayacakti. Bu içini ümitle doldurdu ve buradan kurtulmak için planlar yapmaya başladı. Ota yanında olmadığı zaman büyük bir eksiklik hissediyordu.
Bu sırada kapı aniden açıldı. Serminder elinde bi tepsi ile içeri girdi.
"Sevgili tutsaklarim bugün nasılsa bakalım? " dedi. Yüzünde her zamanki sinsi ifade vardı.


OTA #WATTYS2016 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin