OTA #WATTYS2016

JELOUSY

multimedia: Bu bölümde işler iyice karıştı mı? Kim kimi kıskanıyor, belli değil.

Ledar anlamsız gözlerle sevdiği kıza bakıyordu. Onun kendisini değil de iki yıldır görmediği şu sarı yılanı hatırlamasına çok kızmıştı. Adamın gözleri soğuk taşlara benziyordu.

"Bu kız bu adamda ne bulmuş ki böyle?" dedi içinden. "Adam buz gibi. Kendini beğenmiş, iki lafı bir araya getiremeyen ahmağın teki."

Tek kelime bile etmeye fırsat bulamadan Komutan Fabius söze karıştı.

"Komutan Ledar bizim aile dostumuz, sen onunla henüz tanışmadın. Son günlerde yaşadığımız bir problemi çözmek konusunda bize çok yardım etti." Ledara sesini çıkarmaması için bir işaret yapmıştı.

Ledar ise konuşmaya niyetli değildi. Kendisine akşam o kadar sözler veren kızın sabah olunca bunları unutmasına kızmıştı. Belki hafızasını silmişlerdi ama Aşk her şeyi aşamaz mıydı? Neden bu müdahaleye izin vermişti ki? Ailesi ile olan hatıraları bizim yaşadıklarımızdan daha mı değerliymiş? dedi içinden kızgınlıkla.

Bu düşüncelerle boğuşup dururken Ota'nın sesi ile kendine geldi.

"Komutan Ledar ne kadar ilginç bir isminiz var. Siz hangi gezegenden geldiniz?"

Ledar içinden sizin de iki yılınızı geçirdiğiniz Dünya'dan birlikte geldik demek istedi ama sustu.

Lazarus ise ikisinin arasındaki bu diyaloğu endişe ile izliyordu. "Bu ikisi önceden tanışıyormuş belli" diye geçirdi içinden.

Gergin bir ortamda kahvaltılarını bitirdiler. Kahvaltıdan sonra Lavinia bahçede biraz dolaşmalarını teklif etti. Hep beraber bahçeye çıktılar. Ledar az önce bu bahçede sevdiği kızı hayal ederek dolaştığına inanamıyordu. Kız o Lazarus mudur Lazanya mıdır nedir onun koluna girmiş ve alçak sesle bir şeyler anlatıyordu.

Fabius, Ledarın yanına yaklaştı. "Kusura bakma evlat, dedi. Bu işlemin böyle yan etkileri olabiliyor. Şu an seni unutması normal ama her an hatırlayabilir de. Bu teknoloji çok yeni biz de etkilerini tam olarak bilemiyoruz."

Ledar sinirli bir şekilde homurdandı. "Bu kadarını beklemiyordum, beni hiç tanımadı. En azından yüzümü hatırlayıp ismimi falan unutabilirdi. Tamamen silmiş beni aklından."

"Takılma şimdi sen buna, bizim senin yardımına ihtiyacımız var. Ota'nın kardeşi hala kayıp biliyorsun,  bu konuda yardımına ihtiyacımız var. Senin astral seyahat yapabildiğini biliyorum. Belki bu yeteneğin bu problemi çözmekte bize yardımcı olabilir"

"Elimden bir şey gelirse memnuniyetle yardım ederim, elbet. Çekinmeden bana söyleyebilirsiniz." dedi Ledar.

O sırada bahçeye açılan kapılardan birinden telaşlı bir kadın içeri doğru koşmaya başladı. Komutan Fabius sizinle mutlaka konuşmam gerek diyordu kadın nefes nefese kalmıştı.

Fabius kadını bir el hareketi ile durdurdu. Gözleri etraftaki güvenlik görevlilerine takıldı, neden görevlerini yapıp bu kadına engel olmamışlardı ki? Öte yandan kadın ikisine de çok tanıdık geliyordu. Ama bir türlü bulamıyorlardı.

Kadın Fabiusun yanına gelince durdu. "Sizinle kayıp kızınızla ilgili konuşmak istiyorum." dedi.

Fabius şaşırmıştı. Komutan kızlarının kayıp olduğundan kimseye söz etmemişti. Bu kadın bunu nereden duymuştu?

"Buyrun sizi dinliyorum" dedi.Bir yandan da kadını inceliyordu. Kadın kumral yeşil gözlü, uzun boylu ve incecikti. Güzel yüzünde tanıdık bir ifade vardı ama Fabius nedense hatırlayamıyordu.

Ledar da kıza dikkatli bir şekilde bakıyordu. Onu bir yerlerde gördüğünden emin gibiydi ama bir türlü nerede olduğu aklına gelmedi. Ota ve Lazarus biraz uzakta olan biteni izliyorlardı.

Kadın alçak bir sesle Fabiusa bir şeyler anlatmaya başladı. O kadar yavaş konuşuyordu ki neden söz ettiğini anlamak imkansızdı.

Fabiusun yüzünde beliren ifadeyi anlamak çok güçtü. Şaşkınlık, öfke ve merak hepsi bir aradaydı.

Fabius sapsarı kesilmişti. Kadının koluna dokundu. "Bu anlattıklarınız çok mühim, lütfen bu gece burada kalın ve bize yardımcı olun"dedi. Sonra da hiç bir açıklama yapmadan hızlı adımlarla bahçeden uzaklaştı. Kadın ise istediğini elde etmiş gibiydi yüzünde rahatlamış bir ifade vardı.

Fabius bahçeyi terk edince kadın, bütün ilgisini Ledara yönlendirdi. Yanına gelerek basit konulardan konuşmaya başladı. Ledar kıza pek güvenmese de şu an kendisi ile ilgilenmesinden hoşnut olarak onun bu ilgisine karşılık verdi.

Ota alnını kırıştırmış gözlerini kısmış karşısında izlediği sahnenin ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyordu.

Ortalık karışacak gibiydi.