Yanlış / Texting <𝓣𝓪𝓶𝓪𝓶𝓵𝓪𝓷𝓭ı>

🎶Yangınlı Şiir🎶

Yazarınız doğum gününde oturup bölüm yazıyor arkadaşlar

Aslında yazarınızın vizelere çalışması gerek ama çalışamıyor çünkü üzgün

Çünkü yazarınız çok şanssız ve bütün önemli günleri kötü gidiyor

Yazarınız lise sınavına girdiğinde darbe üniversite sınavına girdiğinde virüs çıktı ve 18. Yaşını da evde kutluyor çünkü bir sürü yasak geliyor

Yazar mutsuz ama sizi çok seviyor ❤️❤️

Ek olarak söylemek istediğim bir şey var. Bölüm yazarken, aniden isim bulamadığım zamanlarda, çok yorum yaptıkları için aklımda kalan tatlı okuyucularımın isimlerini kullanmaya başladım. 😂😂 Tabi ki o isimden bir tek sizde yok ama güzel yorumlar veya mesajlar atıyorsanız ve bölümde isminiz geçiyorsa muhtemelen sizi düşünmüşümdür çünkü mümkün olduğunca herkese cevap veriyorum. ❤️❤️

🌺🌺

Taşkın ile beraber sesin geldiği yere doğru koşmaya başladığımızda evin kapısı açılmış ve diğerleri de peşimize düşmüştü. Hepimiz dağılıp etrafı tararken yolun kenarında yatan karnı burnunda kadını fark etmemiz ile  şaşkınca yanına ilerledik.

"Hanımefendi iyi misiniz?"

"Çok iyiyim! Hobi olarak yola yatarım ben zaten, eğlencesine!"

Kadın beni tersleyip üzerine bir de çığlık attığında ne yapacağımı bilmeyerek diğerlerine baktım.

"Merak etmeyin hemen ambulansı arıyorum ben."

"Neden?"

"Çünkü kadın doğuruyor Kerem."

Taşkın eline aldığı telefonla Kerem'e ciddi ciddi yanıt verip soğuk kanlı bir şekilde kenarda ambulansla konuşmaya başlamıştı. Onun aksine biz birazdan domino taşı misali sırayla yete yığılacak gibi duruyorduk.

"Tek başınıza burada ne yapıyorsunuz? Hem bu bebeğin babası nerede?"

"Sana ne benim kocamdan be?"

"Gözde yardım etmek için sordu. Buralar çok ıssız ve fazla da ev yok. Bir yakınınız varsa merak eder haber verelim."

Barış kibarca Gözde'yi aradan çekip kadınla konuşmaya başladığında kadın önce Barış'ı sonra Savaş' ı sonra tekrar Barış'ı süzdü.

"Ay Bismillahirrahmanirrahim. Tövbe tövbe bunlardan niye iki tane var. Ben mi çift görmeye başladım Allahım? Kul euzü birabbin ettehiyyatü dur böyle değildi. Unuttum! Kesin bunlar üç harfli ondan unutturdular bana!"

"Ablacım cin görmüş gibi bakmasana ikiz onlar ikiz."

Kadın benim konuşmama korkulu bakışlarını normale çevirerek rahat bir nefes alıp acısına rağmen gülümsemeye başladı.

"Ay ben de çok ikiz doğurttum biliyor musunuz? Hatta bir kere üçüz de doğurttum ama üç doğum maaşı almadım. Bu biraz haksızlık bence oysa ki ben üç kere yorulmuştum."

Doğum yapan benmişim gibi neredeyse dedikodu yapmaya başlayacak olan kadına şaşkınca bakıp yanımıza tekrar dönen Taşkın'a odaklanmaya çalıştım. Kadına çay, kahve ya da çekirdek, kola ikram etsek hayır demeyecek gibiydi çünkü.

"Ambulans gelecek ama ne kadar sürer bilemem sonuçta burası şehirden uzak. Sizi eve taşıyalım en azından doktorlar gelene kadar daha rahat edersiniz."