Bölüm-6

7.4K 345 2
                                    

  İnşallah beğenirsiniz bölümü. Oy ve yorumları bekliyorum. Bölümdeki şiir bana aittir.

Fotoğraf: Sevda'nın Defteri
SEVDA SERDEM

  Alarm sesiyle uyandım ve abdestimi alıp namazımı eda ettim. Ardından ailem,arkadaşlarım,sevdiklerim, ülkem ve tüm ümmet-i Muhammed için dua ettim.Beni sabah namazını kılmaya  ve ardından dua etmeme lâyık gören Rabbime şükürler olsun.
    
     Namazın ardından tekrar yattım ve annemin sesiyle gözlerimi açtım. Üzerimi giyindim, kahvaltımı yaptım ve çantamı alıp çıktım ve durağa yürüdüm bugün artık abim bırakmıyordu beni. Ezgi ile beraber gidecektik ve Ezgi de geldi.

    " Günaydınlar hanımefendi, nasılsınız bakalım. Dün iyi uyuyabildiniz mi yoksa heyecandan gözünüze uyku girmedi mi hı"
Kolay mı kız sözlendi. Aceba ben nasıl biri ile evleneceğim. Neyse zamanı gelince göreceğiz artık. Kısmet.
  
      " Ne yalan söyleyim heyecanlıydım. Ama Hakanım'ın iyi geceler mesajından sonra sırıtırken uyuya kalmışım."

    " İyi olmuş iyi."
 
      Arka arkaya olan ağır matematik  derslerinden sonra bugünü de bitirmiştik. Otobüs durağına yürüyorduk Ezgi ile. Hakan gelip Ezgi'yi götürdü çok özel bir işimiz var diyerek ve ben tek başıma döneceğim hiç sevmediğim şey. Otobüse yürürken bi adam ani fren yaptı ama yine duramadı ve arabasıyla kaldırıma çıkıp ağaca çarptı. Herkes gibi ben de hemen koştum. Babam cerrah olunca ilk yardım konusunu sağolsun çok iyi öğretmiştir. Adam çok sert çarpmadı tabi. Yoksa sağ çıkamaz o arabadan. Gittiğimde yüzü kanlar içindeydi ama bilinci kapalı değildi. Ben nabzına bakarken "bana yardım et,lütfen. Nolur beni yalnız bırakma.Bugün bari yanımda biri olsun." dedi. Bi şey söyleyemedim tabi. Ambulans geldi ve adam benim elimi tuttu ve ardından da zayıf düştü bünyesi ve bayıldı. Ne yapmam gerekiyordu yanında gitmem mi lazımdı. Ambulansa ben de bindim. En azından bir yakını gelene kadar dururdum. Bizim üniversitenin  hastanesiydi, geldik. Hemen acile götürüldü. Babamın bir arkadaşı vardı Recep amca onu bulmak istedim ama ameliyattaymış ve uzun sürecekmiş. O yüzden bekledim o adam için. Adamın durumunu sordum "yüzündeki bi kaç derin kesik var dikiş attık onlara. Kolunu da direksiyona çok hızlı çarpmış onu da çatlak yüzünden alçıya aldık. Şu an icin kötü bir durum yok ama iç kanama ihtimaline karşı müşahede altında tutacağız" dedi doktor. Hemşirenin biride eşyalarını verdi. Telefonunu alıp numaralarına baktım. Neredeyse hiç kimse yoktu. Beş altı kişiyi aradım ve gelemem işim var dediler. Sonra bi isim gördüm amca oğlu diye kayıtlı. Yani amcasının oğluysa gelmeli ama. Hemen aradım ve actı.

      " Ne var yine ne istiyorsun benden. Para mı istiyorsun yine. Oğlum rahat bırak artık beni ya."

    " Alo, şey beyefendi kusura bakmayın. Ben, yani bu telefonun sahibi olan kişi kaza yaptı ve şu an hastahanede. Numaraların arasında akraba olarak sizi görünce o yüzden aradım. Gelemez misiniz yani."

      " Onun hangi kirli oyunlarıdır kim bilir. Ben gelmem işim başımdan aşkın zaten. Hem siz de durmayın isterseniz o çok tehlikeli biri emin olun. Onun ne kadar kötü biri olduğunu tahmin bile edemezsiniz  "
 
    "Tamam gelmiyorsunuz anladım. Ama gelmemek adına kendi akrabınızı bu kadar kötülemenize gerek yoktu. Ama fikrinizi değiştirirseniz Marmara Üniversitesi Hastanesi ." dedim ve kapattım nasıl bir adam bu gerçekten. Aslında sesi de hiç yabancı gelmiyordu. Yaralı adamın yanına gittim. Hâlâ kendine gelmemişti, en azından kendine gelene kadar durmalıyım diye düsündüm çünkü bugün bari yanımda biri olsun derken çok çaresiz duruyordu. Az önceki adamdan da anlaşılıyor neyi kastettiği. Ama o adamın dediği gibi kötü birimidir yani gerçekten. Yok ya o adam gelmemek için bahane üretmiştir. Yaralı adam gözlerini açtı.
 
     "Gitmemişsin burdasın." dedi.
 
     " Bir yakının gelene kadar durmak istedim. Kimi arayım gelmesi için."

AŞKIMIZIN SİMGESİ "SEBA"(DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin