AŞKIMIZIN SİMGESİ "SEBA"(DÜZENLENECEK)

Bölüm-26

Oy ve yorum bekliyorum.😊

SEVDA SERDEM AKSEL

Yarın doğum günüm ama Barış yurtdışına gidecek bu akşam. Evliyken geçireceğim ilk doğum günümü Barışsız geçireceğim. Ama olsun daha çok doğum günü geciririz inşallah. Barışa dediğim gibi Ezgiyi çağırmıştım ve Hale de vardı. O da Barış gelene kadar benimle kalacaktı. Üç kız çok eğlenceli vakit geçiriyorduk. Bi an hüzünlenecek gibi oluyordum ama Ezgi ve Hale sağolsun bi şekilde beni güldürüyorlardı. Önce film izledik beraber bir tane değil bi kaç tane. Sonra uykumuz geldi dediler. Misafir odasının birine gittik beraber onlara pijama verdim ve ben de giydim. Sonra üçümüz de yatağa sıralandık. Ve Ezgi

"Sevdacım evlilik nasıl gidiyor. Mutlu musun "

"Nasıl gidebilir tabiki de çok güzel "

"Aman Allah nazardan korusun inşallah."

"İnşallah inşallah"dedim biraz hüzünle. Barış daha 4 saat 13 dakika önce eve valizini götürmek ve de benimle vedalasıp gitmek için gelmişti , sıkıca sarıldım daha burnum da kokusu taze sonuçta nasıl mutlu olabilirim. Ezgi

"Sevda Barış doğum gününde yurtdışına gitmemiş olsaydı ne alsın isterdin ya da nasıl bir surpriz yapmasını dilerdin"

Hiç düşünmeye gerek bile duymadan
"Onun yanımdaki varlığı en büyük hediye olurdu. Ama olsun inşallah bundan sonrakilerde hiç ayrı kalmayiz."

"İnşallah öyle olur kardeşim." Biraz sessizlik oldu sonra Hale

"Sevda peki Barışı sevdiğini nasıl anladın. Nasıl emin oldun ona olan sevgiden."

"Nasıl anlatsam bilemiyorum ki. Yani onu ilk gördüğüm zaman gözlerinin derinliğinde kayboldum. Alamadım ondan gözlerimi. Ne varki bunda deme ben hiç bi erkekle elimden geldiğince göz göze bile gelmemiştim, günah çünkü biliyorsunuz sizde. Ama o an kendime engel olamadım. Sonra hiç durmadan her an onu düşünmeye başladım aklıma ve gönlüme hiç bir şekilde sözüm geçmiyordu. Adeta kendi bağımsızlıklarını ilan etmiş gibiydiler.Sonra bunu engellemek adına bi daha karşılaşmamaya ya da karşılaşırsak konuşmamaya çalışacaktım. Ama onu bi anda nikah masasında yanımda buluverdim.O beni kurtarmak için hiç istemediği bi evliliğe razı olacakken ben de başkasından kurtulmak için bu evliliğe razı oluyordum. Aslında istesem evlenmeyebilirdim. Ama o durumda o kızın adamlarının anlamaması için mecburduk nikah memurunun sesini duymadıkları için önce olup biteni anlamadılar sonra anladılar Ayça değil de ben olduğumu Ama olan olmuştu yapacakları bi şey yoktu. Doğruyu söylemek gerekirse aslında istedim onunla evlenmeyi. Ama ona evliliğin normal bi evlilik olmadığını söyledim çünkü korktum bi çok şeyden. Ama şu an o kadar mutluyum ki onun gibi biriyle evli olduğuma. Yani şöyle söyleyeyim birini sevdiğini anlamak istiyorsan kalbinin üzerine elini koy,gözlerini kapat ve onun adını sesli bi şekilde tekrar et. Eğer kalbin hızlı hızlı çarpıyorsa ve onunla ilgili hayaller kurmaya başladıysan sen bal gibi de ona aşıksın demektir."

"Hıım. Öyle diyorsun yani "

"Evet de hayırdır bi enişte adayımız falan mı var "

"Yok yani ondan sormadım. Şey yani belki bir gün olursa diye" Ezgi ile ben hiç inanmadık ama çok ta üzerine gitmedik. Bu konuşmanın ardından zaten uyumuşuz.

Ertesi gün yine her zamanki gibi okula gittik demek isterdim ama Ezgicim yine Hakanıyla buluşacaktı. Ben tek başımaydım. Bi de doğum günüm de yalnız bırakıyorlar beni. Okulda geçen gün Barışın benden kıskandığı çocuk geldi yanıma.

"Merhaba Sevda doğum günün kutlu olsun. Geçen gün kocanla bi sıkıntı olmadı değil mi."

"Teşekkürler. Yok olmadı ama bizim konuşmamız da doğru değil"