Bölüm-34

2.6K 195 13
                                    

"AŞK; Bilmektir Ey Sevgili!Bir Tek Yârı Bilmek Onu Candan Daha Aziz Bilmektir. Ondan Gayrı Bildiklerinin Hiçbir Şey Olduğunu Dünyanın Onunla Mana Bulduğunu Bilmektir. Onun Selamı İle Gelen Bela Olsa Eyvallah Diyebilmektir....
Hz. Mevlana

BARIŞ AKSEL

Kerem den gelecek olan beklediğimiz telefonun gelmesinin ardından Yavuz Abinin komiser arkadaşı Selimi bekliyorduk. O da fazla zaman geçmeden geldi ofise. Onun gelmesi ile ben daha da sabırsızlandım.

"Ben gidiyorum artık mesaj attıkları adrese. "dedim.

Selim komiser ise

"Barış telefon sinyalinden aradıkları yer tespit edildi. Şimdi fevri hareket etmemek lazım. Benim planladığım gibi yapıyoruz . Öncelikle aradıkları yere bi ekip gönderdik. Onlar bize haber verecek durumu. Sevdayı orda mı bırakacaklar yoksa yanlarında mı götürücekler. Bunu öncelikle öğrenmemiz gerek. Bunu öğrenince duruma göre hareket edeceğiz " dedi.

"Tamam ama dedikleri yere de gitmem gerekmiyor mu. İstediği belgeyi de ayarladım. Birşeylerden şüphelenip de Sevdaya zarar vermeye kalkışırsa. "

Yavuz Abim

"Barış sakın ol biraz Selime güven. O işini bilir"

"Tamam abi "dedim ve bekliyorduk hâlâ ekipten gelecek haberi . Ben iyice sabırsızlanıyordum ki beklenen telefon geldi. Komiser hemen açtı. Konuşmayı sonlandırırken

"Tamam siz alın o kadını . Emniyete götürün. " dedi ardından da telefonu kapattı.

"İyi oldu bu tam da tahmin ettiğim gibi oldu. Sevdayı yanında götürmedi orda kızı bıraktı kızı da bizim ekip aldı. Barış sen Yavuzla oraya git ben de şu mesajdaki yere gidiyorum. Alalım bakalım şu Kerem efendiyi." demesiyle ben ve Yavuz abi arabaya bindik ve adrese doğru hızlı bir şekilde gittim.

Adresteki eve gelmemiz ile hemen arabadan inip koştum eve. Kapıyı kilitli olduğu için bir kaç omuz ve ayak darbesi ile kapıyı kırdım. Kapının kırılması ile koşup gönül işleri bakanıma sarıldım. Ama o ise ne bana sarıldı ne de sorduğum soruya cevap verdi . Elini tutup
Ona kendimi affedireceğimi söyledim. Elini çekip dışarıya gitti. Yavuz Abiye sarılıp özlediğini söyledi beni kurtaracağını biliyordum dedi. Yavuz abi beni hatırlatsa da Sevda hiç de duymamış gibi davranarak arabaya bindi. Yavuz abi bana işimin zor olduğunu söyledi ben ise

"Abi ne kadar zor olursa olsun ben kendimi affedireceğim Sevdama. "
dedim.

"İnşallah abim inşallah " demesiyle arabaya bindik bizde. Önce Yavuz abiyi evine bıraktık sonra ise evimize gittik. Arabayı durdurur durdurmaz Sevda hemen inip eve girdi.

Ben de inip ardından girdim eve Sevda yukarıya odamıza girdi galiba kapının kapatılma sesini duydum hemen oraya koştum. Kapıyı kilitlemiş Sevda açmadi . Ben konuşmaya çalıştıkça hiç istemediğim bir şeye onun ağlamasına sebep oldum.

"Tamam sen ağlama ben gidiyorum kıyamam o güzel gözlerinden akan inci tanelerine " dedim ve aşağıya inip mutfağa gittim yemek hazırladım. Dışardan pasta ve kurabiye söyledim. Sevdaya daha önce yaptığım sebzeli omletten de yaptım ve misafir odasına gittim ve duş aldım. Aldığım duşun ardından siyah pantolon siyah tişört geçirdim üzerime.

AŞKIMIZIN SİMGESİ "SEBA"(DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin