Bölüm -32

2.7K 190 30
                                    

"Sen ama sen nasıl olur bu. Sen benim arkadaşımsın ne planından bahsediyorsunuz."dedi Sevda karşısında duran Kerem'e

"Sevdacım tabiki de senin kurtarıcı arkadaşınım ben. Ayıp ediyorsun şimdi yapma böyle. Şimdi de yardım sırası sende sen bana sevgili kocandan şirketini almamı sağlıyacaksın. Kocan şirketi bana verdiğinde seni geri vereceğim hiç merak etme " pis pis gülüyordu. Sevda duyduklarına inanmıyordu. Nasıl olurdu bu güvenmişti onlara. Barış Kerem'i hic sevmiyordu kıskançlık yaptığını düşünmüştü ama onun ne kadar da doğru söylemiş olduğunu anladı.

"Barış seni hiç sevmiyordu ne kadar da haklıymış." Sonra ise Nazan'a arkadaşı sanıp güvendiği kıza dönüp

" Ve sen Nazan ben sana güvenmiştim. İyi biri sanmıştım arkadaşım sanmıştım. "
gözleri dolsa da Sevda onların karşısında çaresiz durmamak için kendini tuttu. Arkasını dönüp hızla kaçmak istedi ama kapıyı kapatıp önüne geçen Keremle gidememişti.

"Çekil önümden gitmek istiyorum"

Onun bu haline kahkahayla karşılık verdi Kerem

"Güzelim bana sorarsan ben de çok şey istiyorum ama her istediğini elde edemiyor insan " güzelim demesiyle iyice sinirlenmisti Sevda.

"Aç şu kapıyı diyorum sana . Bağırırım yoksa. " dedi ve ısrarla önünde duran Kerem ona alaylı bir tavırla baktı o da

"İmdaaaat. Yardım edin" diye bağırdı. Kapının zilinin çalması ile Kerem hemen kızın ağzını eliyle kapatıp mutfağa götürdü Sevdayı. Sonra da kardeşine aç kapıyı dedi. Nazan kapıyı açtı karşısındaki adama hayranlıkla bakarken hiç bir şey söyleyemedi. Tarık ise

"Sevda nerde "dedi. Demesiyle kiz biraz olsun kendine geldi.

"Burda öyle biri yok. Yanlış gelmişsiniz. "

"Ben Sevdanın sesini duyduğuma eminim zaten girerken de gördüm . O yüzden çekil önümden " dedi ve kızı ittirip içeriye girdi.

"Sevdaaaa nerdesin " diye bağırdı Tarık ve tek tek odalara baktı . O sırada duyduğu sesle mutfağa doğru yürüdü. Ayça kesin orda tutuyor diye düşünüyordu ve hemen mutfağa gitti.

Sevda vardı gercekten ama onu tutan Ayça değil yabancı bir erkekti. Tam ileri doğru gidip oğlana vurmaya hazırlanırken arkasından kafasına vurulan şeyle arkasına döndü ve salona doğru yürüyünce ona vuranın Ayça olduğunu gördü. Ayca vurmuştu kafasına ve gözleri karardı kendini yerde buldu.

Ayça Kereme

"Hemen çıkalım burdan bu burda olduğuna göre Barışta gelecek demektir. Şu kızı da al çabuk arabaya binin. "

"Tamam " dedi. Sevdayi sürüklerken . Sevda ne kadar kurtulmaya çalışsa da kurtulamıyor kurtulmak için yaptığı her harekette Kerem daha sert davranıp canını yakıyordu. Sevdanın aklına küçük bebeği gelince kurtulmak için cabalamayı durdurdu. Ve içinden bebeği ile konuştu.

"Merak etme yavrum bize hiç bir şey olmadan kurtulacağız. Baban kurtarmasa bile dayın mutlaka kurtarır " dedi. Barışa kırgınlık vardı içinde ama kırgınlıktan ağır basan şey aşk ve özlemdi. Onu ne kadar da çok seviyordu. Hiç bir zaman böyle bir aşk yaşayacağını düşünmezdi sadece film ve masalarda olurdu böyle şeyler. Karşılıklı aşk herkese kolay kolay nasip olmazdı ve Rabbine sukrediyordu ona Barışı ve aşkını hediye ettiği için. Sonra Barışın okuldaki ve evdeki sözleri aklına geliyordu benim aşkından şüphe etti tamam ben istedim öyle düşünmesini ama bu kadar çabuk mu vazgeçti benden. Bu düşüncelerle boğuşurken Kerem tarafından arabaya bindirilmişti.

AŞKIMIZIN SİMGESİ "SEBA"(DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin