Epilog: #Batı'nın Rüyası#

6.1K 259 52
                                    

Multimedya: Britt Nicole - When She Cries

Epilog: #Batı'nın Rüyası#

Mevsimlerden sonbahar, aylardan eylül, günlerden pazartesi. Güneş, dışarıdaki soğuğa rağmen inatla parlıyor. Burnuma dolan böğürtlen kokusunu derince içime çekerken, bu pazartesi de güne lanet etmeden uyanmıştım.

Bir elim başımın altında, diğer elim kocaman olmuş karnında dolaşırken çocuklarımın küçük ayaklarıyla attığı tekmeleri hissetmeye çalışıyordum. Gözlerim, güzel yüzünde parıldayarak dolaşırken ağzının kenarından akan salyaya kıkırdamadan edemedim.

Hoş bir görüntü değildi; ama seviyorum işte.

Yavaşça kaşları çatıldı ve yüzünü buruşturdu. Ne olduğuna anlam vermeye çalışırken birden çığlık atmasıyla elimi hızla karnından çektim ve doğruldum.

"Önce bir günaydın deseydin bari." diye sızlandım, cevabı daha güçlü bir çığlık olmuştu.

Sanırım burada küfür etmesi gerekiyordu. Ama etmemişti.

Aman Tanrım! İş ciddiydi!

"Batı, geliyor!" diye bağırdı.

"Ne geliyor?"

"Uzaylılar geliyor! Dünyayı istila ed- Ya sen ciddi misin? Bebekler geliyor işte!"

"İkisi birden mi?" diye sordum telaşla. Ellerim heyecandan titremeye başlamıştı bile.

"Batı, hastaneye gitmemiz lazım." diye çığlık attı. Saç dipleri nemlenmişti. Bir tane ter damlası şakalarından süzüldü.

İyi de daha doğuma üç hafta vardı!

Ekim'in bacaklarının arasından akan sıvıyı görünce ağzım açık kaldı. "Ekim," diye soludam şaşkınca. "Altına işiyorsun."

-

"Hığ hıı, hığ hıığ."

"Arkada durumlar nasıl?" diye sordum arka koltuğa boylu boyunca yatırdığım Ekim'e. Boyu kısa olduğu için tam sığmıştı.

(YN: En azından 1.65 olmak için bir taraflarımı yırttığım gerçeği:/)

"Çok canım yanıyor." dedi, bedeni ter içinde kalmıştı. Gözünün kenarından akan her damlada hızımı biraz daha arttırıyordum fakat lanet hastaneye bir türlü ulaşamıyordum.

Biraz ileride gördüğüm manzara ile hızla fren yaptım, bununla beraber Ekim çığlık atmıştı.

"Hay sikeyim!" diye bağırdım ve direksiyona yumruk attım. Kaza vardı ve ilerlemem imkansızdı. U dönüşü yapacak alana da sahip değildim ki!

Hızla arabadan indim ve görevlilere seslendim.

"Ananızı bacınızı seveyim açın yolu!"

Bıyıklı olan polis tip tip bana bakarken hızla açıklama yaptım. "Karım doğum yapmak üzere ve burada tıkılı kaldık. Açın yolu."

İnsanlar bu dediğim ile birbirine mal gibi bakmaya başlarken kimse hareket etmiyordu.

Sesli bir küfür edip hızla arabaya doğru koştum ve arka kapıyı açtım. Ekim'i binbir zorlukla kucağıma aldıktan sonra kapıyı bile kapatamadan yürümeye başladım.

Hey Taksi!  #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin