EMEK VE GÜL

265 1 0
                                    

EMEK VE GÜL

Fil sürüsü her yıl olduğu gibi

Bu yıl da göç yoluna girmişti.

Ağaçların, çiçeklerin ve en önemlisi de

Suyun bulunduğu yere

Gidiyorlardı ağır adımlarla;

Uzun yolları aşıp ulaştılar sonunda.

Çeşit çeşit çiçeklerin, güllerin bulunduğu

Bu yerde bütün filler çok mutlu olmuştu.

Ancak bu mutluluk da bir süreydi;

Çünkü dönüş zamanı gelmişti.

Çorak topraklara dönülecekti yeniden,

Orada söz edilemezdi bir çiçek veya gülden.

Yoktu ki nasıl söz edilsin,

Nasıl koklanıp sevilsin?

Fillerden biri bir çare düşünüp buldu,

Kendince çözecekti bu sorunu.

En güzel güllerden bir fidanı

Hortumuyla söküp aldı.

Gittiği çorak yere dikmekti niyeti,

Bu güzel fidan ile orayı güzelleştirecekti.

Arkadaşları ona güldüler,

"Hiç tutar mı bu fidan orada?" dediler.

Ancak fil kararlıydı,

Hortumuyla taşıdı fidanı.

Ta ki çorak topraklara ulaşana kadar

Hiç durmadan yol aldılar.

Varınca çorak topraklara

Fil hemen başladı toprağı kazmaya.

İlk gül fidanını dikecekti oraya,

Sonra da çok iyi bakacaktı ona.

Niyeti buraları güzelleştirmekti;

Ancak güzel işler kolay olmuyor ki.

Fidan su istiyordu sıcağın alnında,

Solup giderdi su bulamazsa.

Fil kilometrelerce yol aldı,

Uzaklardaki bir göle vardı.

Hortumuyla tuttuğu suyu

Getirip gül fidanına sundu.

Aylarca fil çok iyi baktı fidana,

Uzak gölden sular taşıdı sabırla.

Arkadaşları bazen onunla alay ediyordu,

Bazen de onun bu çabasına şaşıyordu.

"Boşuna uğraşma, kendini yorma." diye

Sürüklüyorlardı umutsuzluk içine.

Fil hepsini duymazdan geldi,

Fidanını büyütmede çok istekliydi.

Sonunda fidan boşa çıkarmadı,

Onun bunca çabasını.

En güzel yapraklarını, çiçeklerini verdi,

Orayı rengarenk güzelleştirdi.

Bütün filler şaşkınlık içinde

Bakmaya doyamadı bu güzelliğe.


YEDİDEN YETMİŞ YEDİYE FABLLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin