Bölüm 27 - Kaybetmek ve Kazanmak

5.3K 309 33
                                    


Ben geldim... Kimse Sağ Çıkmaz Final hazırlığıydı, Kalbi Kor başlangıç telaşı (o tarafa da yönlenin biraz) ve ekstra bir hikaye bölümü falan derken uzaklaşmışım buralardan. Lafı fazla uzatmayı planlamıyorum... 

Ama...

İlk önce Kalben isminde bir hikayeden az biraz bahsedeceğim. Uzun zamandır bana önerilen hikaye tanıtımını da yapmıyorum, hazır yeri gelmiş, ben de az biraz müsait olduğuma göre tam anı... ZeynepBasarr  bana bir hikayesini iletti. Bende de merak tabi durmadım okudum. Es geçmeden söyleyeyim hikayenin ismi KALBEN, yetmemiş bir Nisan'ımız var, Arda'yı unutmamak lazım, tam bir minnoş, tam bir tatlış bana kalırsa, tabi bir de her satır arasında rastlanabilecek dengesiz mi dengesiz cins adamlardan Kerem (bana göre cins tabi, seveni olabilir ama ilk ismine rastlayınca bir gıcık oldum.)... Adamın yaptığı yüzünden duramadım kendi kendime sinirlendim.  Onun haricinde aklı sonradan başına gelen Selim'imiz de mevcut. Bir de arkadaş gibi arkadaş Tuğçe var... Tam teşekkürlü gibi, ben şuan geldiğim bölüme kadar bunları gördüm. Sevdim mi? Sevdim. Merak uyandırıyor mu? Uyandırıyor. Belirsizlik var mı biraz? Var, ki bu da zaten insanı dürtüyor. O yüzden bakın derim ;) 

Yine çok konuştum. Hadi iyi okumalar... Seviliyorsunuz.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


                                                                      Hayatta en zor şey de;

İnsanın kendi kendini teselli etmek zorunda kalmasıdır.

                                                                        -William Shakespeare

                           --------------------------------------------------

'İki yarımı toplayınca bir etmiyormuş.' Güneş bakışlarını kaçırarak başını usulca sallayarak konuştuğunda Tibet gırtlağından uçuruma atlayan her söz için kendine ceza yazmıştı. Tesellisi olmayan her hissin ağır olduğunu bilse de yaşamamışlık vardı üzerinde. Eksikliğini gösteren bir kız vardı, Doğa'sı, kedi gözü, onunla da şimdi tamdı. Annesi babası sağ salimdi, bir dost kaybetmişti onda daciğeri pare pare oluvermişti zaten. Elini ensesine attığında ağır gelen bir kutu düşünce bile zonklatıyordu damalarını. Böyle durumlarda yaşayanın en yakını olmak ölmekten de ağır olabiliyordu işte... İnsanın, solunda, tam da acımaz dediği ama acıyan yanında oluveriyordu eksiklik böyle anlarda. Sanki o boşluk o acı ruhunu eskitiyordu tüm yangını olanların. Ki bu yüzdendi ki insan en çok çaresizken dolardı gözleri ve sarılacak milyon tane insan verken çaresiz bırakanı bulamazdı bir türlü.

Karanlığın Şafağı |Şafak Serisi|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin