Bölüm 17 - Gidiş ve Dönüş

6.4K 380 70
                                    

 Ben geldim derken yine gidiyorum, Kastamonu, Mersin, İzmir serüvenine devam edip son nokta olarak Kayseri Kastamonu yapıp rahat bir soluk alacağım inşallah... 

Bu ay tam bir aksiyon, tam bir telaş, tam bir atraksiyon dolu geçti benim için. Hazır yola çıkarken bir de laptop taşımayayım diye erkenden sizlerle bölüm paylaşayım dedim. Okul başlayıp da Kastamonu'daki evime yerleşene kadar bana rahat yok anlaşılacağı üzere :D Neyse daha fazla uzatmayayım... 

Hepiniz çok seviliyorsunuz...

Kalpte dahil olmak üzere bir çok şey kırılır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kalpte dahil olmak üzere bir çok şey kırılır.

Yaşamdan alınan dersler fikir olarak değil,

                           Yara izi ve nasır olarak birikir.

                                                      -Wallace Stegner

                            -------------------------------------------------------

Az kalmıştı kesin kafayı yiyecekti Tibet... Durdurulması güç bir atraksiyonun içinde çıkmaz sokakda kalmış önündeki duvara salak salak bakışlar atıyordu resmen.

Bütün aile için şen şakrak olsa da Tibet'in içine kapandığı bir tatil daha sona ermişti. Adam bir bardakdan diğerine boşaltırken bile resmen derdi çoğalıyordu, hal böyleyken sürekli dolup taşıyordu da. Tıraş losyonunu yüzüne sürüp tekrar aynadaki yansımasına baktığında odasının kapısına vurulmuştu.

'Gel!' seslenmesiyle beraber Taner odaya girdiğinde bakışları bir yatağın üzerindeki yeni kapanmış valizde bir de Tibet'de dolaşmış daha sonra sıkkın nefesini savurup genç adamın yanına geçmişti.

'Ateş almaya geldin resmen bir göründün bir gidiyorsun. Biraz daha dursaydın.'

'Gitmem gerekiyor be abi, fazla uzatmam bu sefer.'

'Babam anlattı, kardeşim olmandan gurur duysam da kıskanmıyor değilim.' Taner'in sırıtmasıyla Tibet'de gülümsemesini gün yüzüne çıkarabilmişti sonunda. Adam derin bir nefes alıp etrafı kontrol ettiğinde bakışları tekrar abisine döndü.

'Herkes seni bekliyor.'

'Havaalanına gelmesinler. Hiç biriniz gelmeyin.'

'Olur mu lan öyle kimsen yok gibi, annemleri götürmeyiz zaten de biz geliyoruz.' Taner'in sahte sinirinden sonra Tibet boyun büküp baktı tekrar adamın yüzüne.

'Bakma öyle, geleceksin geri, biz Vuslat Kasırga'nın çocuklarıyız. Hangi arbededen mağlup çıktık. Sen de bu savaşdan galip çıkacaksın.'

Karanlığın Şafağı |Şafak Serisi|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin