Bölüm 34 - Tehlike Çanları

5K 303 14
                                    

Heppinizeeeeee iyi günler ve hayırlı ramazanlar canlar...

Ben yine beklettim beklettim sonunda yetti bu kadar dedim geldim. Isınmayan havalara ayrıca saygımı sunarken sizlere de 'Haydin bölüme geçelim.' derim.

Hepsinize iyi okumalar...

Çok sevdiğim bir İspanyol atasözü vardır: Tanrı istediğini al, ama bedelini öde der

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çok sevdiğim bir İspanyol atasözü vardır: Tanrı istediğini al, ama bedelini öde der...

-----------------------

'Amca elimden bir şey gelmesini çok isterdim ama yok. Eğer hamilelige son verilmesi önerilirse ve bu kabul edilmezse cenin-'

'Bebek' Vuslat'ın uyarır tonuyla Emir sakince başını sallamıştı.

'Bebek yengemi zehirleyip hayatı tehlikeye sokabilir. Tabi bu en son durak.'

'Bunu kesinleştirebilmenin yolu yok mu?' Buğlem'in sorusuyla Emir başını sağa sola sallamıştı anında.

'Biliyorsunuz, elimden gelen bir şey olsa yemin falan dinlemeden dalarım ama şuan beklemekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.'

'Biliyoruz oğlum elinden gelen her şeyi yapacağını.'

'Eğer beni dinlemek isterseniz eve gidin. Üç gün sonra zaten yengeyi getireceğiz, bol bol nazını çekeceksiniz.' Vuslat 'İnşallah' mırıltısıyla ayaklandığında Buğlem gülümseyerek bakmıştı Emir'in yüzündeki tedirginliğe. Vuslat'ın uzattığı eli sıkıca tutup odadan çıktığında derin bir nefes alarak adımlarını duraksatıp sevdiği adamın ona bakmasını sağlamıştı.

'Güçlü olmamız gerek.'

'Bu konuda güçlü olamıyorum can parem, bu konuda hiç mi hiç güçlü olamıyorum.'

'Ada çok güçlü bir kız, Taner desen o Vuslat Kasırga'nın oğlu. Bu ufaklıkta senin torunun. Çok güçlü emin ol ama bizden de almalı biraz destek.' Buğlem adamın gözlerine ilk kez bakar gibi derin teslimiyet ve güvenle yeniden baktığında Vuslat avucunun içindeki narin elin üzerine dudaklarını bastırmıştı.

'Çok şey atlattık, bunu da atlatacağız. Ailemiz sayesinde bu da geçecek.' Temenni edercesine konuşmasından sonra Buğlem usulca başını salladığında hep beraber kalabalığın yanına ulaşmışlardı ki Tibet'in Ada'nın odasından çıktığını görerek adama gözlerini diktiler.

'Oğlum, abi-'

'Abim yengemle, odaya girer girmez toparladı kendini, yengeme moral veriyor. Baba, ya yengeme bebek yüzünden bir şey olursa? Ya o seçimi abimin yapması gerekirse?'

Karanlığın Şafağı |Şafak Serisi|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin