32. Bölüm '' Fren ''

581 25 0
                                    

Ne kadar süre geçmişti.Bilmiyorum ama artık eve dönme vaktiydi.Aslı artık umrumda değildi.İsterse o çocukla buluşmaya devam etsin isterse lafımı dinlesin. Umrumda bile değildi.Artık canımı kimsenin yakmasına izin vermemeliydim.Cebimden çıkardığım telefonumdan saate baktım ve 6 buçuk olduğunu görünce ayaklandım.Hilal'le birlikte eve yürümeye başladık.Sessiz ve karanlık sokaklardan geçmek bile ürkütmüyordu beni.Hilal korkmuş olmalı ki kolunu koluma doladı.Yürümeye devam ettik.

***

Eve gelmiştim.Odama çıktığımda Aslı hala odamda idi sinirliydim ama asla onunla konuşmayacaktım.Yatağıma uzandım.Arkamı ona döndüm ve o konuşmaya başladı.

Abla özür dilerim.

Aradan belli bir vakit geçince tekrar konuştu.

Biraz ileriye gittim...

Artık rahatsız etmeye başlamıştı bende yatağımdan kalkıp kapının oraya gittim.Aslı bana şaşkın şaşkın bakarken bende ona yorgun gözlerle kapıyı açıp bekledim.O da belli bir dakikadan sonra bana bakmayı kesip kapıdan dışarı çıktı.Bende kapıyı kapatıp kilitledim.Ağladığım için uykum gelmişti.Ağladıktan sonra nasıl insan huzurla uyuyorsa bende öyle yapmaya çalıştım.Ama huzurlu değildim.Sanki ağlamak huzur vermemişti.Hayatın ne kadar zor olduğunu sanki en iyi ben biliyordum.Bu düşüncelerle uyumam gerektiğini anlayıp yorgunluğumla uykuya bıraktım kendimi...

***

Sabah kapımın ardarda hızla tıklatılması ve Aslı'nın endişeli şekilde abla değişiyle uyandım.Kalkıp yüzümü yıkadım ve tekrar yatağımın yanına gelip oturdum.Aslı hala abla diye söyleniyordu.Onun için kendimi öldüreceğimi sanmış!

Ne var ne!!?

Açsana kapıyı.

Ne istiyorsun!

Susmuştu.Bende kapının kilidini açıp aşağı indim.Annem ve babam evde yoklardı bende kahvaltı masası duruyordu.Masaya oturmadan önce çay koyup yemeğe başladım.Aslı gözükmüyordu.Merdivenden inmişti.Hiçbir şey sormayacaktım.Hızla kapıyı açtı ve sertçe kapattı.Bende kahvaltıma devam ettim.Ne kadar huzurlu bir kahvaltı olursa?Annemi arayıp nerede olduğunu sordum.Annem de pazara sonra da markete gideceğini bir şey olup olmadığını sordu.Bende bir şey olmadığını söyleyip telefonu kapattım.İştahım yoktu zaten bende ayağa kalkıp sofrayı toplamaya başladım.

***

Sofrayı toplamıştım.Bulaşık makinesine bulaşıkları dizdikten sonra odama çıktım ve aynanın karşısına geçtim.Ağlamaktan gözlerim morarmış ve saçım başım dağınıktı.Aynada kendime baktığımda dün aklıma geldi ve gözüm dolmuştu.Aldırmadan makyajıma başladım.

***

Makyajım bitmiş ve üstümü giyinmiştim.Kapının kapanma sesini duyduğumda çantamı ve ince hırkamı alıp odadan çıktım.Merdivenlerin başına geldiğimde merdivenin sonunda duran Aslı ve el ele tutuştuğu Sarp vardı.Gözüm yine dolmuştu.Aldırış etmeden merdivenlerden iniyordum.Bir basamakta düşecek gibi oldum.merdivene tutundum daha sonra elimi başıma götürdüm.Saçımdan da elimi geçirdikten sonra merdivenden tekrar inmeye başladım.Yanlarından geçerken Aslı'nın omzuna kolum çarptı elimdeki çanta yere düştü.Aslı ile aynı anda eğildik.Aslı aldı bende doğrulup elinden çantamı hızla aldım. Aslı'nın gözlerine baka baka...Kapıyı sertçe kapattım ve bahçe kapısından dışarı çıktım.

***

Daha vaktim vardı yaklaşık 1 buçuk saat kadar.Sahile gitmeye karar verdim ve yürümeye başladım.Yine sırdaşım sahildeki martılar olacaktı.Derin nefes alıp veriyordum.Sakinleşmeye çalışıyordum.Dinlenmek için gözümü kapatmıştım ellerimle.Açtığımda yanıma bir kız çocuğu oturmuştu.Sokaklarda yaşıyor gibiydi.Kıyafetleri kirliydi.Saçını okşadım.Bana gülümsemeye başladı.Bende ona.Daha sonra gözümden yaş akmaya başladı.Bankta oturduğum için eliyle bana sattığı peçetelerden bir paket uzattı.Bende alıp bir peçete aldım içinden.Gözümü sildim.Cebimden çıkardığım 50 lirayı kıza uzattım alınca banktan kalktım.

***

Sahilden ayrıldığımda taksi durdurup bindim.Yarım saatim vardı.Trafik yoktu bugün bende adresi söyleyip telefondan kendime baktım.İyi görünüyordum.Ama kalbim paramparçaydı...

Dünü düşünürken Hilal aradı cevapladım.

Alo Hayat?

Efendim?

Neredesin?

Yoldayım.

Tamam ben geldim gel anlatacaklarım var.

Tamam.

Telefonu kapattıktan sonra yolumuz daha bir on dakikalık vardı.İnmek ve inmemek arasında kaldım.Daha sonra uzun düşünceler sonucunda inmeye karar verdim.Taksiciye durdurmasını söyledim.

Ablacım daha vardı?

Yok burada ineceğim.

Peki.

Ücreti ödeyip taksiden indim.Kaldırımda yürüyordum.Caddeye gelince yeşil ışığın yanmasını bekledim.Yanana kadar çantamdan çıkardığım defteri inceliyordum.Bugün ne yapacaklarım vardı.Yeşil ışık yanmıştı.Karşıya geçtiğimde elimdeki defter yere düşmüştü.Bende almak için eğildim.Alıp ayağa kalktığımda fren sesi duydum...


BÖLÜM SONU...

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin