İHANET

62. Bölüm '' Evlilikte İlk Gün ''

Menejerime ( Kullanıcı Adı : JYPEPİJY ) ithaf ediyorum. ♥

KEYİFLİ OKUMALAR...

Sabah uyandığımda gözlerimi tavana dikip biraz olanları mutlulukla düşünmeye başladım.Daha sonrasında yataktan doğruldum ve yerde duran beyaz gelinliğe ve onun üstündeki beyaz topuklu ayakkabılarıma baktım.Evlenmiştik nihayet.Çiçeğimi ise masanın üstüne koymuştum.Arda'ya baktığımda hala uyuyordu.Bende hemen ona yaklaşıp yanağından öpecek iken beklemediğim bir şey oldu.Bir anda kendimi Arda'nın altında bulmuştum.O bu sefer beni öpüyordu.

Uyuyorsun sanmıştım.

Uyuyordum.

Ama şuan uyanıksın?

O muhteşem kokun geldiğinde uyandım.

Güldüm ve konuştum.

Bugün ne yapalım?

Balayına nereye gideceğimize karar veririz?

Haklısın.Tatil iyi gelecek.

Nereye gitmemizi istersin?

Fark etmez...Senin olduğun her yere...

Şansını zorluyorsun.

Bunu söyledikten sonra Arda yanağıma uzun bir öpücük kondurmuştu.

Öyle mi?

Öyle...

Tam benim dudağıma yoğunlaşmışken kapı çaldı ve hemen kalkıp kapıya baktık.Sizce gelenler kim olabilir? ( Okumadan satır arası yorum yazın sonra okuyun bakalım doğru mu tahmin etmişsiniz... :D )Zile alacaklı gibi basan Hilal idi.Daha sonra ardından zorla gelen Egemen,Gizem,Oğuz ve Berk...Yine takımımız meclisimizde yani evimizde buluşmuş.Neyse herkes girdi ve bizde oturduk koltuğa.

Ee ne yapıyordunuz?

Uyuyorduk.

Güldüler ve konuştum.

Kahvaltı yapalım hadi?

Biz yaptık.

Bana ne!Yapmasaydınız.Benim sucuklu yumurtamı yiyeceksiniz!

Çok güzel yapıyor.

Arda böyle deyince hemen odaklanıp yanağından öpmüştüm.Herkes tekrar gülünce konuştum.

Hadi kızlar mutfağa.

İkisi de hemen peşimden gelmişlerdi.Sucuğu doğrarken Hilal konuştu.

Dün gece nasıl geçti?

Hilal sapık mısın?

Güldü ve sordu.

Anladım.

Neyi anladın Allah aşkına söyle.

Gizem konuyu değiştirmek istedi ve oldu.

Balayına nereye gideceksiniz?

Bilmiyorum ya.

Hilal hemen atıldı.

Maldivler!

Oha!

Söylediğim şeyle Egemen'in tırstığını hissediyordum.

Egemen!

Efendim yenge?

Kahkaha attım ve devam ettim.

Hilal Maldivleri istiyormuş balayında.

Ne?!Maldivler mi?Hilal abartma hayatım.

Hiçte abartmıyorum!

Hilal sakin birlikte Bodruma'a veya Çeşme'ye gideriz.Maldivler ne ya?

Aslında Bodrum da olur.

Egemen seni derdinden kurtardım.Yolculuk Bodrum!

Sağ ol Yenge.

Ben yine kahkaha atarken mutfak bir anda boşaldı.Arkama baktığımda tek Arda vardı ve konuştu.

Biz nereye gidelim?

Kulağına yaklaştım ve fısıldadım.

Senin olduğun her yere.

***

Oğuz yarı dolu ağzıyla konuştu.

Ov!Çok güzel olmuş Hayat!

Afiyet olsun.

Gizem hemen döndü ve konuştu Oğuz'un yüzünü ellerinin arasına alarak.

Ay benim panda'm sucuğu seviyor muymuş?Her gün yaparım ben sana.

Panda ne Gizem ya?Şişman değilim ki ben.

Doğru o zaman kaplan diyelim.

Bence direkt Oğuz diyelim.

Hilal'in dediği şeyle herkes kahkaha atarken ben konuştum.

Gençler ya!Hiç birlikte vakit geçirmedik dışarıda.Hem evliliğimizi kutlarız bugün dışarı çıkalım.

Olur.

Muhteşem bir fikir!

Yaşasın!

Olur bence de.

Mesela nereye?

Bunu soran Arda'ya göz kırptım ve konuştum.

Lunapark! ( Göz kırpmasının nedeni ilk karşılaşmalarında dönme dolap arıza yapmıştı ve yan yana oturuyorlardı.Yani ilk tanıştıkları yer. )

Hadi yemeğimizi bitirip çıkalım.

***

Lunaparkın önüne geldiğimizde içimizde bulunan çocukluk hissi alevlenerek dışarı fırlamıştı sanki.Dönme dolaplar,atlı karıncalar,çarpışan arabalar,gondol ve daha fazlası...Herkes ayrı ayrı bir yere giderken biz Arda ile dönme dolaba koşuyorduk el ele.En sonunda aldığımız biletle atlamıştık dönme dolaba.Yüksekten baktığımda Hilal,Egemen Gizem Oğuz'a karşı çarpışan arabadaydı.Berk yoktu.Etrafa bakındım daha sonra göremeyince arkamdan bir ses konuştu.

Ben buradayım.

Arkama baktım ve arka koltuğumuzda Berk oturuyordu.Güldüm ve önüme döndüm.En tepeye çıktığımızda Arda bana bende ona bakıyorduk.İlk gündeki gibi ellerimizi tutmuştuk.

Dönme dolaptan inip hep birlikte diğerlerinin yanına gittik.Çarpışan arabalarda ikili ikili oturmuştuk.Berk tek yalnız kaldı diye herkes ona yoğunlaşmıştı.

Tamam ama yalnızız diye bu kadar şey yapmayın yani.

Gülerken bu sefer ben Hilal'in arabasına çarpıp hemen direksiyonu Arda'ya bıraktım.Biz önce Hilal ve Egemen arkamızda bizi kovalıyordu.Fırsat eline geçen Berk'te bizi kıstırmaya çalışıyordu.Biz hemen sağ sol çevirip gitmeye çabalasak da önümüzde bizim yolumuzu kesen Gizem ve Oğuz vardı.

Ee oha!Tek tek gelin!

Berk bana baktı ve konuştu.

Nasıl oluyormuş Hayat?

Çok güzel.

Söylediğim şeye şaşıran bizimkiler direksiyonu ben devraldım ve Arda yanıma oturdu.Bende hemen deli gibi sürmeye başladım.Bu sefer üçü yan yana durmuştu.Yani kıstırmıştım.

Nasıl oluyormuş uleyn? ( ödghfjds kahkaha atmak istiyorum ama sessiz bir ortamdayım sjghfjds benim yerime kahkaha atınız. )

BÖLÜM SONU...