İHANET

57. Bölüm '' Dağ Evi ''

'' Kalbimin içinden çıkan usta bir büyücüydü sanki... ''

Ferhat Ece

#SözlerDuyguSerisi

KEYİFLİ OKUMALAR... / --> HayAr <-- /

Hayat'tan

Ah!Boynum!

Kalkasana kızım geç kalacaksın!

Nereye?

Arda ile yemeğe gidecektin saat 18.38 oldu!

Aaa!Ee sen neden bu saate kadar çıkmadın?

Mesai...

Tamam bay!!

( Şimdi Arda da mı rüya gördü diyeceksiniz.Arda'yı da rüyasında o halde gördü... )

Hemen giyinmeye gittim ve odaya geri girip ayakkabımı da giyindim.Makyajımı camdan yapınca iş tamamdı.O sırada mesaj geldi.

Hazırsan aşağıdaki siyah arabaya binebilirsin...

Mesajı okuduktan sonra kafamı aşağı çevirdim ve şirketin önünde duran siyah aracı görmemle ışık hızıyla merdivenlerden inmeye başlamam bir oldu.O sırada mesaj geldi.

Sakin ol...

Tekrar o hızla inmeye devam ettiğimde merdivenin yarısında yine bir mesaj gelmişti.

Demek beni bu kadar çok özledin?

Beni izliyor hissine kapılıp başımı olumlu anlamda salladım ve merdivenlerin bittiğini gördüğümde dönen kapıdan geçip dışarı çıktım.Siyah aracın önündeki takım elbiseli adam konuştu.

Buyurun Hayat Hanım...

Arka kapıyı açınca bindim ve o da binince araba hareket etti.

***

Araba ormana doğru ilerleyince içimi bir korku saldı.Issız...Tenha...Karanlık...Korku...Hepsi bir aradaydı içimde.Kapımı açan adam indirip bir eve doğru yürüyordu yanımda.Yerdeki sonbahar yapraklarına basa basa ilerliyordum.Şuan bu bile bende bir romantizm yaratıyordu.Dağ evinin önünde takım elbiseli Arda'm ve beni bekleyen aşk dolu gözleri...

Eve vardığımızda içeri girdik ve yanan şömine anında ısıttı ortalığı.Masadaki mumlar,yapılan veya hazırdan alınmış yemekle- diye düşünüyorken Arda konuştu.

Hepsini ben yaptım...

Benim için mi?

Evet...

Dayanamayıp yanağını gösteren Arda'ya baktım ve yüzünü çevirip dudağında öptüm.Şaşıran Arda tepki vermedi ama daha sonra o da beni öpmüştü.Ayrıldığımızda güldüm ve dudağımı elledim.Daha sonra konuştum.

Ruj bırakmadın ya!..

O da güldü ve konuştum.

Lavabo ne tarafta?

İlerde sağda...

Çantamı alıp lavaboya girdim ve rujumu tekrar sürdüm.Lavabodan çıktığımda Arda sandalyemi çekiyor ve masaya oturup yemeğimizi yemeğe başlamıştık.

***

Yemeğimiz bitmiş ve masadan kalkmıştık.Birbirimizde ayakta bakıyorduk ki ilk hamleyi ben yaptım ve mumları söndürdüm.Karanlık odada birbirimize doğru yürüyüp ellerimizi tuttuk ve bir koltuğa geçip onun omzunun altına girip muhteşem parfüm kokusunu soluyordum içime...

Arda...

Efendim canım?

Bugün çok kötü bir kabus gördüm.

Neymiş o?

Beni böyle tekneye götürüyordun orada açılırken alabora oluyorduk.Sonra sen kaptana limana geri dönelim demeye gittin ve o sırada alabora olunca sizi direkt kıyıda gördüm.Ben teknede batarken ayağım takılıp suya düştüm.Dalgıçlar geldi fakat karanlık olduğu için arayamadılar.Ama nasıl bir kabus ise denize düşünce gerçek nefes alamadım gibi oluyordu...

Aşkım sana bir şey diyeceğim...

Söyle aşkım?

Ben seni aslında bugün limana götürüp teknede yiyecektik.Fakat hava şartları nedeniyle limandan ayrılmaz deyince vazgeçtim.

Ağzım açık Arda'ya bakarken o da bana bakıyordu.Görmüyordum ama hissediyordum.

Oha.

Aşkım şuanda kafam allak bullak oldu.Gel yatalım?

Tamam...

Arda beni kucaklayınca şaşkınca sordum.

Ne oluyor?

Odaya götürüyorum.

Bildiğim kadarıyla balayında değiliz?

Güldü ve sordum.

Aşkım ne zaman nikah tarihi alacağız?

Bilmem sen ne zaman istersen?

O zaman yarın alıyoruz!

Tamam...

Arda yürüyerek bir üst kata çıkınca solukları hızlandı ve ben sordum.

Ağır mıyım?

Eh...Yani...

Ne!!?

Hemen kucağından indim ve tekrar sordum.

Ağır mıyım?!

Yok ben öyle demek istemedim.Sen pamuk gibisin.

Yalancı!

Of!Yarın nikah tarihi alacağız ve ben gelinliğe sığmaz isem ne olacak?

Aşkım saçmalama...Sen gayet zayıfsın.

Yemin et.

Gerçekten.

Yemin et!

Yemin ederim...

Tamam.Ama yinede azıcık spora başlayayım.

Beni tekrar kucağına aldığında kat bitmiş ve sola dönüp bir odaya girdiğimizde güllerle dolu bir odaydı.

Aşkım ciddiyim,balayında değiliz değil mi?

Yok.Değiliz...

İyi...

Güldü ve yatağa bıraktı.Ceketini çıkarınca ona şaşkınca bakıp sordum.

Ne oluyor?

Aşkım ceketle mi uyuyacağım?

Ha!Öyle desene!

Güldükten sonra yattı ve bende yine onun kollarında buldum kendimi.Onunlayken kendimi çok mutlu hissettiğim gibi,güvende de hissediyordum.Yarın ki nikah alma gününü düşündükçe karnımda öküzler horon tepiyor ve bu horon sesi kulaklarıma kadar geliyordu.Çok özel bir gün olacaktı yarın...Ömür boyu mutluluğun ilk adımı olacaktı...Gözlerimi huzurla kapatıp erkeksi parfüm kokusuyla uykuya daldım...