'' Her yaşadığımız bir ders çıkarır beynimizde kendi kendine... ''
Ferhat Ece ( #SözlerDuyguSerisi )
---> Satır arası yorum yazarsanız sevinirim. <---
AĞLAMAKLI OKUMALAR...(DRAM İÇERİR)
Tekneye Arda'nın yardımı ile binmiştim.Teknenin hafiften sallanması bile beni az da olsa ürkütüyordu.Aklım eski konulara gitse de kafamı dağıtmak için Arda kaptanın yanına gittiğinde bende üst kata çıktım.Manzara çok güzeldi.Karşımızda 15 Temmuz Şehitler Köprüsü vardı.( Boğaz Köprüsü'nün ismi 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değiştirilmişti.)
Köprüdeki arabaların farları yandığı için çok hoş bir görüntü oluşurken arkamı dönüp sahile baktığımda neler görmedim ki?Seyyar satıcılar,birbirinden sevimli hayvanlar,yoldaki arabalar.Anlayacağınız şehir ayaklarımın altında sayılırdı.Neyse ben bir konudan bahsetmemiştim.Sahildeki sarmaş dolaş sevgilileri atlamayalım.Olan var olmayan var ne gözümüze sokuyorsunuz?Allah'a şükürler olsun ki benim prens gibi bir sevgilim vardı.Arda yavaş yavaş merdivenlere çıkıyordu ve ben o sırada köprüye bakıyordum.Arkamı döndüğümde dizlerinin üstüne çökmüş ve bana bir buket çiçek uzatıyordu.Bende alıp kokladığımda ayağa kalktı ve masamın yanına gidip sandalyemi çekti.Bende gülümseyip oturduğumda masadaki yemekleri yemeğe başladık.
***
Yemeklerimiz bitmiş ve artık Arda kaptanın yanına gidip limana geri dönmesi gerektiğini söylemeye gitmişti.İçimdeki tedirginlik hala huzurumu kaçırırken tekne aniden garip bir ses çıkardı.Daha sonra teknenin aşağısından yukarıya doğru dumanlar gelince ben aceleyle etrafta koşuşturmaya başlamıştım bile.
Arda!
Arda!!!
Cevap gelmeyince hıçkıra hıçkıra ağlamam konuşmamı engelliyordu.Daha sonra gözüm limana gittiğinde kaptanı gördüm.Tekne yavaş yavaş denize batarken ben hala geminin üst katındaydım.Korkuyla geri geri giderken ayağım takıldı ve derin boğazın sularında buldum kendimi.Saçlarımın havaya uçtuğunu artık tuttuğum nefesi yavaş yavaş verirken oksijen tükeniyordu vücudumda.Belki hayat böyle kurtarıyordu zorlukların üstesinden?Belki ben böyle öleceksem hiç acı çekmezdim?Belki zamanım gelmişti ve bende her insanoğlu gibi ölecektim.Hayat karmakarışıktı.Az önce gülüp eğlenirken şuan yaşama çabasındaydım.Belki bu benim son dakikalarım olacaktı?Kalk Hayat hadi!Sen sevdiklerine sırtını dönemezsin!Kalk!Böyle düşünürken Arda'nın sesini duydum ve bundan sonra ciğerimin görevini yapamadığı için kendimi uzun belki de kısa bir yolculuğun içine bıraktım.
Hayat bırakma beni!!
Arda'dan
Ne olmuştu şimdi?Benim sevdiğim kadın şuan denizin altında yaşam mücadelesi verirken ben böylece oturacak mıydım?Tabii ki hayır!Dalgıçlar geç kalmıştı ve Hayat'ı ölüme terk edemezdim.Denize atlayıp Hayat'ı aramaya başladığımda yoktu.Lanet olası bu büyük denizde küçük vücudunu göremiyordum.Korkuyla daha derine indim.Daha derine.Daha da derine...
Ağlıyordum belki de denizdeki su böyle hissettiriyordu.Ama bırakamazdı beni.En azından küçük bir yaşam mücadelesi vermesini bekliyordum.Nefesim gitgide azalmasına rağmen aldırmıyor aramaya devam ediyordum.Neredeyse bu soğuk denizde bende ölecektim.Dalgıçlar atladığında su yüzüne çıkıp nefes alış-verişimi kontrol altına aldım ve tekrar daldım.Dalgıçları takip ederken arkamdan bir ses duyuyordum.Sanki denizde bir şey hareket ediyordu.Arkamı dönüp baktığımda başka bir dalgıcın daha suya atladığını gördüm.Artık yolun sonunda mıydım?Yine mi kaybedecektim sevdiklerimi.Annemden sonra ilk kez bana iyi gelen bir kızı mı kaybediyordum.Korkuyla denizden çıktım ve verdikleri battaniye sadece bedenimi ısıtıyordu.Ruhum hala soğuk ve kapkaranlık...Bu düşüncelerimden sonra üç dalgıçta çıktı ve içlerinden biri konuştu.
Akşam olduğu için hiçbir şey göremiyoruz.Deniz epeyce karanlık.Yarın aramalara devam edeceğiz.
Saçmalamayın!Küçük vücudu nasıl dayanacak bu soğuğa nasıl nefes alacak sevgilim!?
Yapacak bir şeyimiz yok üzgünüm...
Bende hemen ailesine haber verdim ve onlarda hemen geldiler buraya.Aslı bana çok saçma bir harekette bulundu.Sadece ağzımı açıp cevap verebildim bu da yetmişti zaten ona...
Ablama ne yaptın sen ha ne yaptın!?
Ablanı biraz olsa düşünseydin şuan ablan mutlu bir aile hayatı sürüyordu!İlk önce hatalarından kurtul!
Ben sabaha kadar orada bekleyeceğimi söyledim ve babası da karakolda olacağını karısının ve kızının eve gidip haber beklemeleri gerektiğini söyleyince gittiler.Şimdi ne olacaktı?Hayat orada boğulurken,nefes alamazken ben burada çaresizce bekleyecek miydim?Bu çok canımı yakıyordu.Her seferinde kendime lanet okuyor,onu neden buraya getirdiğimi salak kafama soruyordum...
BÖLÜM SONU...
Yine bir dram... 😁
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İHANET
FanfictionKİTABIN HERHANGİ BİR KESİMİNİN ÇALINMASI DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILIR. TELİF HAKKI SAKLIDIR ----------------------------------- Hayat,moda tasarımı okuyan birisidir.Çizimleriyle meşhur olmuştu okulunda.Fakat anne ve babası bir gün hastanelik olu...