52. Bölüm '' Aile ''

598 27 1
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR...

Herkes Gizem'e bakınca normal olarak onun baktığı yere baktık ve pek de mühim bir şey olmadığını gördük.Gördüğü tek şey futbol oynayan çocuklardı ve az önce olan olayı anlatmaya çalıştığını düşünmüştük.Cama gelen top camı kırmış ve şuan hepimiz sandalyeden kalkıp camdan uzaklaşmıştık.Tabii çığlıklar eksik kalır mı? Kafe doluydu ve müşteriler birer ikişer boşaltıyordu mekanı.Ben çocuklara baktığımda biraz korkmuş gibilerdi yerdeki topu elime aldım ve biraz ilerleyip bir masadaki çatalı alıp onları korkuttum.

Patlatayım mı? Ha!

Hepsi biraz uzaklaştıktan sonra kızgınca onlara baktım ve topu fırlattım.E bir şey söylemeden olmaz tabi.

Dağılın lan buradan!

Hepsi topu alıp arkasını dönüp koşuşturuyordu.Deli danalar gibi!Arda bana baktı ve sordu.

Aşkım senin içinden ne çıktı ya öyle?

Gülüp yerdeki camları toplamaya başladık biz dört kız.Erkekler ise masadaki yiyecekleri topluyordu.Daha sonra Berk ister istemez bir küfür savurup camcı bulmaya çıktı.Tabii ki bulmaya gidecek camcının telefonu çocuğun telefonunda neden olsun ki?Neyse aklımdakileri silip elimdeki camları çöp kovasına attım ve siparişleri verdiğimiz yere geçip müşteriler ile ilgilenmeye başladım.Arda ise karşımda beni izliyordu.Siparişi masaya koyması için Hilal'i çağırdım o da gelip aldı ve masaya doğru giderken Arda yanıma geldi ve kollarını belime doladı biraz kendine çektikten sonra konuştu.

Sen ne güzel ilgileniyorsun öyle.

Güldüm ve tekrar konuştu.

Benle de böyle ilgilensene?

Zaten tatlı olan her şeyle ilgilenirim.

Bak sen.

Gülümsüyorken Hilal yanımıza geldi ve aynen şöyle yaptı.

Öhöm! Öhöm!

İkimiz aynı anda Hilal'e sinirle bakarken siparişi bıraktım ve o da yine gitti.Biz yine birbirimize bakarken içeri camcı amca ile Berk girdi.Bu sefer küfürü Arda savurmuştu.

Hay ben...

( Şarkıyı Burada Açınız. )

Güldüm ve kollarından kurtulup aldığım meyve suyuyla masaya doğru ilerledim siparişi bıraktıktan sonra çantamdaki telefonum çaldı ve telefonu elime aldığımda numara olduğunu gördüm ve cevapladım.

Efendim?

Merhaba Hayat Özdemir mi?

Evet buyurun.Siz kimsiniz?

Ben babanızın doktoruyum.Babanız az önce odamdan çıktı.Kimsenin haberi olmasını istemedi fakat ben ailede birine haber vermek durumundaydım.Kayıtlarda sizi gördüm ve sizi aradım.

Ne olmuş babama?

Nasıl söylenir bilmiyorum ama,

Biraz bekledi ve devam etti.

Babanız...Kanser...

Ne?!!

Benim verdiğim tepkiyle diğerleri bana doğru bakarken ben ise sadece duvara tutunmakla yetiniyordum.Bu bu nasıl olurdu?Korkum bedenimi işgal etmiş gibi sadece tutunuyordum.Diğer arkadaşlarımın ve biricik sevgilimin endişe sesleri yalnızca kulağımda yankılanıyordu.Etraftaki müşterileri bakışları bile bana isabetlenmişti.Hemen çantamı aldım ve aralarından çıktım.

Hayat!

Gözümden akan yaşları silerken Hayat ve Arda arkamdan geliyordu.Daha sonra diğerleri de bize yetişmişlerdi.Arda başımı ellerinin arasına alıp sordu.

Noldu Hayat? Kötü bir şey mi var?

B-babam...Kansermiş...

Son kelimem kısık çıkıyordu ve o an yine hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.Arda ellerinin arasındaki başımı göğsüne yaslayıp sarlmıştı.Hilal hemen telaşla Ecem'e söyledi.

Hemen ilacı getir Ecem!

Gelen ilacı suyla içince beni bıraktılar Arda ve ben o lanet eve gidiyorduk.Yol boyu kafamı cama yaslayarak ağladım.Arda ise arada bana bakıyor fakat elinden bir şey gelmediğini veya gelmeyeceğini biliyordu.Sanki bunlar hayatın bir oyunuymuş ve asla bitmeyecekmiş gibi geliyordu korkuyla evin önüne gelmeyi bekledim.Korkularım işle yüzleşme vaktim gelmişti.Ve bunu bana ihanet eden babacığım (!) için yapıyordum.Saçma gelse de o benim babamdı.Belki bir oyundu?Ama sağlık konusunda oyun oynayacaklarını sanmıyordum.Ne de olsa sağlık bu şakaya gelmez değil mi?Aklıma takılmıştı.Ya oyunsa? Hemen Arda'ya döndüm ve bana bakınca konuştum.

Arda ya oyun yapıyorlarsa?

Benim de aklıma gelmedi değil ama bence sağlık ile ilgili bu kadar ciddi şeyi oyun olarak kullanmazlar?

Kafamı tekrar cama yaslayıp o evin önüne gelmeyi bekledim ve oradaki ihanet sahnesi gözümün önüne yavaş yavaş geliyor ve o söyledikleri sözler beynimde yankılanıyordu.

BÖLÜM SONU...

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin