Amy
Yemekhanede ben, Sylvia, Chris ve Alex aynı masada otururken Chris birden ayağa kalkıyor. Nereye gidecek diye üçümüz de ardından bakıyoruz. Chris, sarışın bir kızla geri dönüyor. "Alice." diye tanıtıyor sarışın kızı. Alice, önümüzde eğiliyor, sonra Sylvia'nın yanına gidiyor. "Ben Sylvia." diyor Sylvia. "Giyimine bayıldım." diyor Alice. Sylvia: "Teşekkürler, bu benim için hep onurdur." diyor. Sonra benim yanıma geliyor. "Çok tatlısın." diyor. Sonra kara pelerinimi fark ediyor. Kendimi tanıtmama gerek kalmıyor. "Amy Maria Carter!" diyor, ellerini çırpıyor. "Tanıştığıma çok sevindim." diyor Alice. Derken kulağıma fısıldıyor: "Jamie seninle tanışmak için sabırsızlanıyor." Kim Jamie? Ben onu tanımıyorum. Beni nereden gördü? Nereden tanıyor? Soramıyorum, çünkü Alice,yanımdan uzaklaşıp Alex'in yanına gidiyor. Sonra beynimde bir şeyler canlanıyor, kıpırdanıyor. Alice'i uyarmam gerekecek. Onunla tanışırken bir şeyler fark etmiştim. Bu kız çok açıksözlü ve saftı. Bir gün başına bela açabilir. Alex kendisini tanıtıyor. Alice de: "Çok havalısın." diyor. "Dostluk çakışması ister misin?" diyor Alex. Alice kabul ediyor. Yumruklarını çakıştırıyorlar. Alice gülüyor. Alex:"Bak, sen güzel bir kızsın Alice. Aziz kızların hepsi senin gibi güzel mi?" diye soruyor. Alice: "Bilmem, sana kalmış bir şey." diyor. "Bak sen şu Alex'e! Hem topluluğuna hakaret ediyor, hem de Alice'e yakınlaşmaya çalışıyor." diye düşünüyorum. Alex: "Peki Chris, Alice'i neden sevdin?" diyor. Chris: "Çünkü Günahkarlık kızları gibi vahşi değil. Ne yaptığı belli. Ve bu yüzden rahatlatıcı." Sonra Alice ile birbirlerine yaklaşıp sarılıyorlar. Ne romantik bir sahne. Umarım ben de beyaz atlı prensimi bulurum.
Alice, masasına dönüyor. Ve ben de Alex'e: "Alice'e yakınlaşmaya çalışıyorsun." diyorum. Alex: "Hayır, yakınlaşmaya çalışmıyorum." diyor. Ben de: "Hayır, gördüm. Basbayağı yakınlaşma." diyorum. Alex de: "Böyle bir şey yok." diyor. Kabul etmiyorum. Chris'e dönüyorum. Annesine şikayet eden çocuk edasında: "Chris, Alex sevgiline yakınlaşmaya çalışıyor." diyorum. Chris, Alex'i azarlayacak ya da dövecek diye bekliyorum. Chris,buna rağmen sessiz kalıyor ve Alex'e bir şey yapmıyor. "Sevgilisi yok diye öyle yapmıştır, sana öyle gelmiştir." diyor. "Belki sevgilinin en yakın arkadaşı da sevgilisi yoksa sana öyle davranır. Kimi nereye koyduğunu bilemiyor çünkü." Ben de kabul ediyorum, tabii içimden. Dışım hâlâ vahşi, durumu kabullenmek istemiyor. Sylvia,erkekler uzaklaşırken bana dönüyor: "Alice kulağına ne fısıldadı?" diye soruyor. Ben de: "Hiç, yok bir şey." diyorum. Sylvia üstelemiyor. Jamie meselesini Sylvia'ya söylemesem iyi olacak. Daha bu Jamie denen kişinin kim olduğunu, benden ne istediğini bilmiyorum. Sylvia'nın bu işe karışması işi kötüleştirir belki.
4.bölümün sonu, umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorum atmayı unutmayın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aziz mi Günahkar mı
Fantasy"Bu anı belki de bir daha asla yaşayamayacağım. Evet, bu gece bir takım duygular, alışkanlıklarıma ve bildiklerime diz çöktürdü. Onlara teslim oldum açıkçası." Amy Maria Carter, Günahkarların lideridir. Eğitim için iki seneliğine bir okula gidince o...