Aziz mi Günahkar mı

Bölüm 9 - Çeyrek Final

Anlatıcıya dikkat!

Jamie

Dünkü karşılaşmayı da kazanmıştım. Artık beş kişiydik. Be olacaktı acaba? Tribüne bakıyor ve orada Amy'i görüyorum. Yanında henüz tanımadığım bir delikanlı var. Amy'e çok samimi davranıyor.

"Evet." diyor Bay Brown. Her zamanki gibi karate kıyafeti giymiş. "Artık beş kişisiniz. O yüzden biri benimle dövüşecek. Ve o kişi..." derken duraksıyor: "Jamie!" Adımı duyup Bay Brown'ın yanına gidiyorum. "Bu raundda sadece bir kişi elenecek. Geriye kalan dört kişi yarı finale çıkacak. İlk yığılan kaybeder!" diyor. Bay Brown bana kötü kötü bakıyor. Yüzümü aşağı eğiyorum. İçimdeki ses kaybedeceğimi ve Bay Brown'ın zırh giydiğim için beni çağırdığını söylüyor.

Dövüş başlıyor. Hepimiz kılıçla dövüşüyoruz. Öğretmenle kılıçlarımız şaklarken öğretmen bir hamle yapıyor ve kılıç burnuma vuruyor. Kılıcı hırsla öğretmene indiriyor ve kolunu kesiyorum. Kolundaki dik kesik, öğretmeni hırslandırıyor. Bana bir hamle yapıyor ama ben zamanında kafamı eğerek kurtuluyorum. Amy'e göz atıyorum. Bana sevinçle bakıyor. Yanındaki ise suratını asmıştı. Kılıcı öğretmenin omzuna indiriyorum. Öğretmen hafifçe sendeliyor. Kılıcını kararlılıkla tutuyor. Öğretmenin bütün kılıç darbelerini savunuyorum ama öğretmen çok hızlı olduğundan hamle yapamıyorum. Kolum bir süre sonra yoruluyor. Öğretmen kılıç darbelerini zırhıma yönlendiriyor. Zırhım içe göçüyor ve canım yanıyor. Kolum güç kazanınca kılıçlarımız tekrar karşı karşıya geliyor. Öğretmene çelme takıyorum. Öğretmen yere düşüyor ve kalabalıktan: "Hii!" sesleri yükseliyor. Kılıcımı öğretmene gelişigüzel saplıyorum. Bu bir zafer. Tam arkamı dönmüşken yere düşüyorum. Amy ve sevgilisinin yüz ifadesi değişiyor. Amy üzülüyor, sevgilisi seviniyor. Öğretmen, kılıcını bana daha fazla saplıyor. Zırhım vücuduma batıyor. Acıyla haykırıyorum. Kılıcımı elime alıp uzanabildiği yere kadar öğretmene vuruyorum. Bacaklarındaki sıyrıklar, onu oyalıyor. Ben de kalkıyorum. Kılıcı öğretmenin yüzüne saplarken bir acı hissediyorum. Çünkü öğretmen de kılıcını suratıma saplamıştı. Öğretmene tekme atıyorum, geriliyor. Ben de kılıcı suratımdan çıkarıp iki kılıçla saldırıyorum. Öğretmen kılıçlardan birini alıyor ve zırhıma vuruyor. Zırh daha çok batıyor. Acımı içimde tutmaya çalışıyorum. Diğerlerinden henüz kaybeden olmadı. Öğretmen kılıcımı alıyor. İki kılıçla bana saldırıyor, yere düşüyorum. Zırhıma hamle alırken Amy'nin ağladığını duyuyorum. Sevgilisi sırıtıyor. Zırhım daha çok batarken kendimden geçiyorum.

Uyanıyorum. Revirdeyim. Zırhımı çıkarmışlar. Giysilerimden tek kalan şey, beyaz pelerinim. Başım hafifçe ağrıyor. Noah, Emily, Alice ve Amy yanımda. Ama baktıkları açıdan pelerinim görünmüyor. "Sen iyi misin?" diyor Emily. "İyiyim." diyorum. "Geçmiş olsun." diyor Amy. "Ama benim artık gitmem gerek." "Görüşürüz." diyorum. Yatağımda doğruluyorum. Noah: "Elendin." diyor. Alice: "Bence müthiş bir dövüştü. Kim öğretmene karşı öyle dövüşebilir ki? Ben olsam korkudan ölürdüm." diyor. Alice'in sözü beni şımartıyor.

Bugüne kadar zırhımın hep bir avantaj olduğunu sanırdım. Ama bazen dezavantaj olabiliyormuş. İyileşince zırhımı alıyor ve tamir ettiriyorum. Amy ile konuşmak istiyorum. Zırhımı giyiyor ve onun yanına gidiyorum. Yatakhane binasının balkonundan bakıyor. Yanına geliyor ve onu dürtüyorum. Amy arkasını dönüyor: "Sen iyi misin?" derken bana sarılıyor. Sarılırken omzuma başını koymasına izin veriyorum. "Yanındaki kimdi?" diye soruyorum. "Alex. Hem oda arkadaşım, hem sevgilim." diyor. "Onun davranışı için özür dilemek istiyorum." "Sorun değil." diyorum. "Hop hop hop,burada kimler varmış?" Sesi duyunca arkamı dönüyorum. "Demek beni dövüştürmek niyetindesin." diyorum. Alex bu. Yumruklarımız çarpışıyor. Beni yere atmaya çalışıyor. Ama ben onu yere atıyorum. Ayağımla üzerine bastırıyorum. Alex acıyla kıvranıyor. Sonra da kaçıyor. "Harikasın." diyor Amy. Böbürlenmek istesem de yapmıyorum. Gülümsüyoruz ve balkondan bakıyoruz.

9.bölümün sonu, umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorum atmayı unutmayın!