Bölüm 15 - Gerçek Rüya

6 1 0
                                    

Amy

Son zamanlarda Jamie hakkında iyi şeyler düşünüyorum. Ama bunu Alex'e söylemem gerek. Uzun süre sır saklayamam. Alex'i görüyorum. "Seni son zamanlarda görmüyorum Amy." diyor. İçimi çekiyorum. Erkeklerin de kalbinin kırılabileceği gerçeğini unutmamalıyım. "Alex." diyorum. "Ben artık Jamie'yi seviyorum ve artık birlikte olmamalıyız." Alex: "Biliyordum, biliyordum! O Aziz bozuntusunun kalbini çalacağını biliyordum. Seni benden ayıracağını biliyordum. Onu..." diyor. Ama ben sözünü kesiyorum. "Ona bir şey yaparsan karşında beni bulursun." diyorum. "Niye?" diyor. "Beyefendi kendini savunamıyor mu?" "Hayır, çünkü buna izin vermeyeceğim." diyorum. Alex, yatakhaneye dönüyor. Onun peşinden girdiğimde odada düşünürken volta atıyordu. Onun adına endişeleniyorum. Kafasını mı bozdu ne? Belki de beni çok seviyordu.

Moralim bozuluyor. Jamie'nin yanına gidiyorum. "Ne oldu?" diyor. "Alex'in bu durumdan hoşlanmadığını söyleyebilirim." diyorum. "Hımm... bu biraz sorun." diyor. "Emily konusunda bir şey yaptın mı?" diyorum. "Hayır." diyor. "Sonuçta o bana fazla sıkıntı olmuyor." Jamie'ye de bozuluyorum. Yeni biriyle sevgili olacakken eskisini şutlamıyor. Böylece, müthiş derecede aldatıyormuş gibi görünecek. Ben de üzüleceğim. Gerçi onu da düşünmeli ve şans vermeliyim. Hâlâ kendine güvensiz.

Geceleyin ilginç bir rüya görüyorum. Alex beni yatağımdan çekerek sürüklüyor. "Bu bir kabus!" diye bağırıyorum. Ama gözlerim kapalı. Bu sırada ellerinden düşüyorum ve yere kafamı çarpıyorum. Alex beni kaldırırken yüzüme bakıyor. Ardından bir çukur kazıyor ve beni sadece burnum ve ağzım görünecek şekilde gömüyor. Sonra pişmanlık bile duymadan geri dönüyor.

Uyanınca çok korkuyor ve bağırıyorum. Hiçbir şey göremiyorum. Elimi de kaldıramıyorum. Kaldırınca azıcık temizleyip gözlerimi örten şeyi elimin tersiyle siliyorum. Elime gelen şeyin ıslak toprak olduğunu görünce çığlığı basıyorum. O bahsedilen, ünlü seher vakti rüyalarından mı gördüm acaba? "Kim bana bunu yaptı?" diye düşünüp dururken elimdeki tek kanıtın rüyam olduğunu fark ediyorum. Alex'i bulmam gerek. Onu dışarıda buluyorum. Bir kenara çekiyorum. "Geçen gece, beni sen mi gömdün?" diyorum. "Hayır." diyor. Tekrar soruyorum ve aynı yanıtı alıyorum. Eğer Alex yapmadıysa kim yaptı? Sylvia, Chris, Jamie, Emily, Noah, Alice... onlar yapmamıştır. Belki de şu gıcık üç kız yapmıştır. İyi de sataşmaları için bir neden yok ki... Kafam karışıyor. Alex başka birini suçlasaydı, ona inanmazdım. Ama isim de vermedi. Sonra aklıma bir fikir geliyor. Sylvia ve Chris'e sormalıyım. Eğer rüyam gerçekse bağırdığım esnada uyanmış olmalılar. Önce Sylvia'nın yanına gidiyorum. Ona rüyamı anlatıyorum ve gece uyanıp uyanmadığını soruyorum. "Evet." diyor. "Chris de ben de gece uyandık, seni sürükleyen kişi Alex'ti. Sana yalan söylemiş."

Bunu duyunca çılgına dönüyorum ve soluğu Jamie'nin yanında alıyorum. Rüyamı anlatınca "Ünlü seher vakti rüyalarındandır." diyor. Sonra durumu Alex'in yaptığını söylüyorum. "Olabilir." diyor. "Seni çok seviyordu ama sen beni seviyordun. Benden de nefret ediyordu. Bana bir şey yapamazdı, ama sana yapabilirdi. "Sonra bana: "İstersen onu haklayabilirim." diyor. "Hayır." diyorum. "Ben onunla tek başıma konuşacağım."

Alex'in yanına gidiyorum ve ona yatakhanede iki çift laf edeceğimi söylüyorum. Kabulleniyor ve beraber yatakhaneye giriyoruz. "Sana bir sorum var." diyorum. "Geçen gece neden bunu yaptın?" Alex duraksıyor. Sonra: "Sana olan aşkımdan." diyor. "Nasıl yani?"diyorum. "Jamie'ye âşık olduğunu öğrenince çok sinirlendim. Bu üçgende birinden kurtulmam gerekiyordu. Ama Jamie'den kurtulamazdım, çünkü bana göre daha iyi dövüşüyordu. Bu durumda ya sen ya da kendim kalıyorduk. Ama intihar etmekten korktuğum için senden kurtulmak istedim. Bu sayede Jamie ile seni göremeyecektim." diyor. "Alex!" diyorum. "Bunun mantıksal bir açıklaması yok. Sırf sevgilini yeni sevdiğiyle görmemek için aşkını bahane edip onu öldürmeye çalışıyorsun. Sen... korkunçsun. Alex... Seni bir daha görmek istemiyorum. Böyle sevgilim olacaksa düşmanım olsun daha iyi." diyorum. Alex'in, ben bunları söylerken ağladığını görüyorum. Bana sarılıyor. Onu ittiriyorum. "Sarılma bana!" diyorum. Onu mutsuzluğu ile baş başa bırakıp gidiyorum. Islak yüzümü elimin tersiyle sildiğimde, benim de ağlamış olduğumu fark ediyorum.
15.bölümün sonu, umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorum atmayı unutmayın!

Aziz mi Günahkar mıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin