Bölüm 33 - Pişmanlık

5 1 0
                                    

Medyayı hemen açın, anidaşlar!

Amy

Jamie'ye ne olduğunu bilmiyordum. Çünkü yanında değildim, herkes oradayken ben odadaki tek sandalyenin üstünde, dizlerimi kendime çekmiş oturuyordum. Ne mi yapıyorum?Oturmaktan fazlasını.

Düşünüyordum. Bu şeyin suçlusu kesinlikle bendim. Etrafta o ve ben dışında kimse yoktu ve ben nefretime yenik düşüp onu kurtarmamıştım. O bunu bilemezdi, üstelik ona da söylememiştim ne olacağını. Şimdi, ona ne olduğunu bilmiyor ve büyük bir pişmanlığı yaşıyordum.

Affetmeliyim! Jamie'yi affetmeyi denemeliyim. O beni çok seviyordu ama ben denemedim bile. O beni belki, benim onu sevdiğimden fazla seviyordu. Üstelik hiçbir suçu yoktu, sadece çok üzülen birini tüm gün boyunca teselli etmeye çalışıyordu. Ve ben,bunu sırf eski sevgilisine yaptığı için beni artık sevmediğine karar vermiştim. Oysa Jamie, ondan ayrıldığım zaman bile Emily'le birlikte olmamıştı. Jamie, gerçekten seven biriydi, zayıf noktaları olsa bile.

Birden ağlamaya başladım. Bunu hiç beklemediğimden, şaşırıyorum. Bu esnada eski anılar, teker teker belleğimde dirilmeye başlıyor. Resmi anlamda ilk tanışmamız, dışarıda kaldığımız gece, ormanda birbirimizi bulduğumuz sınav, ormanda eski anılarımızı canlandırmamız, grafiti boyaları ile yaptığımız eğlence, doğum günü randevusu. Anılarımı yarıda kesip çok ağladığımı düşünüyorum. Ardından lavaboya fırlıyorum. Elimi yüzümü yıkayıp geri dönüyorum. Anılarımı, film şeridi gibi beynimden geçirmeye devam ediyorum. Grup macerasında yaşadıklarımız, dönüşüm geçirmemiz, ikimizin de kaçırılıp üç gün boyunca bir adama tutsak olmamız, Jamie'yi kurtarmaya gelmem ve rüyanın gerçekleşmesi. Beynimi durduruyor ve dışarıya bakarken ağlıyorum. Takımyıldızlar, öyle olmasa bile aşkımızın resmini çiziyormuş gibi geliyor. Yerimden kalkıyorum. Yatağıma aynı şekilde oturuyor ve yüzümü dizlerime gömüyorum.

Sylvia içeri giriyor. "Amy, nerelerdeydin? Sevdiğin kişi revirde ve sen bununla ilgilenmiyorsun. Üstelik bunu bildiğin hâlde." diyor. Sonra başımı hafifçe kaldırıyorum. Sylvia yanıma oturuyor. "Ne oldu sana, ağlamışsın. Çok mu üzüldün?" diyor. "Hayır, ondan değil." diyorum. Bunu dedikten sonra ağzımı iki elimle kapatıyorum. Sylvia hareketimi görüyor ve: "Anlat anlat. Ne oldu çok merak ettim." diyor. "Ben aslında daha önce Jamie'den ayrıldım. Ama şimdi çok pişmanım. Beni affedecek mi acaba?" diyorum. Bir şey demeden Sylvia'ya sarılıyor ve ağlıyorum. Bunu yaparken rahatlıyorum. Sylvia da bana sarılıyor. "Tabii ki affedecek, buna hep hazırdı." diyor. "Şimdi yanına gidecek misin?" Kendimi bu andan sonra daha güçlü hissediyorum. Sylvia'ya bakarken: "Elbette." diyorum.

33.bölümün sonu, umarım beğenmişsinizdir. Vote ve yorum atmayı unutmayın!

Aziz mi Günahkar mıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin