Multi : Yaman
Bölüm Şarkısı : Inna - EndlessHayat çelişkilerden ibaretti. Yeşil elbiseyi mi giysem, mavi elbiseyi mi? Pizza mı söylesem, hamburger mi? Cevap A mı, B mi? Saçlarım düz mü olsun, dalgalı mı? Bu sorular hep karşımıza çıkardı. Ama birkaç dakika önce, benim karşıma çıkan soru daha önce duyduğum en zor çelişki sorusuydu. Aile ya da aşk. Benimle büyüyen, beni canından sakınan öz amcamı mı seçecektim? Yoksa hayatımın aşkı olarak gördüğüm, o olmazsa yaşayamam dediğim sevdiğimi mi?
Yaman bana böyle bi soru sorarak neye ulaşmayı bekliyordu? Onu seçersem Egemen bir daha yüzüme bakmazdı. Ama Egemen'i seçersem de Yaman'ı kaybedebilirdim. O da yetmezmiş gibi evimden olurdum. O benim amcamdı. Sevdiğim adama karşı ne kadar kötü olursa olsun, amcamdı. Anne ve babamın beni emanet ettiği kişiydi. Ama Egemen. Egemen de bundan sonra hayatımı emanet edeceğim kişiydi. Yaman beni neden böyle bi çıkmaza sokmuştu?! Daha Egemen'in bi kız kardeşi olduğu gerçeğini bile sindirememiştim?
Önce Yaman'a sonra Egemen'e baktım. İkisi de benden bi cevap bekliyordu. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Gitmek istemiyordum. Egemen'i bırakmak istemiyordum. Ama Yaman? Of!
Yaman'a dönüp "Yaman sen gitsen, ben sonra gelsem..." dediğinde başını olumsuz anlamda salladı.
"Hayır Gözde. Az önce senden amcan olarak bi seçim yapmanı istedim. Eğer buradan şimdi benimle çıkmazsan..." dediğinde Egemen'e baktım. Sinirle Yaman'a bakıyordu. Allahım! Ne olurdu Yaman buraya gelip olur olmaz şeyler demeseydi? Ne olurdu Egemen sinirini Yaman gidene kadar bastırsaydı?
"Egemen. Gideyim sonra gelirim" dediğimde bana baktı. Çenesi kasılmıştı. Ama ne bekliyordu ne yapabilirdim? Az önce amcamı işten kovmuştu? Onun beni buradan almadan gitmeyeceğini bilmeliydi. Onun ailem olduğunu anlamalıydı.
"Git" dediğinde derin nefes aldım. Gidecek, Yaman'la konuşup gelecektim. İkisinden de vazgeçemezdim.
"Ama geri gelme"
Dediğiyle tekrar içime bi yumruk otururken başımı sağa doğru eğdim. Gözlerim doluyordu ama ağlamak istemiyordum.
Egemen "Çıkın dışarı" dediğinde başımı olumsuz anlamda salladım. Tam ağzımı açıyordum ki iki elini masaya vurup "Çıkın dışarı" diye bağırdı. Korkudan yerimde titrerken gözlerimden akan yaşlarla koşar adım kapıya gittim ve odadan çıktım. Bıkmıştım artık. Neden biz hiç mutlu olamıyorduk? Onunla -gerçekten- gülmeyi o kadar çok özlemiştim ki. Neden sorunlarımız hiç bitmiyordu?!
"Gözde bekle" diye peşimden gelen Yaman'ın sesini umursamadan asansörün düğmesine bastım. Ama gelmiyordu lanet asansör! Koşar adımlarla merdivenlerlere ilerlerken ağlamam durmuyordu. Ben onu bu kadar severken neden kader birlikte olmamıza izin vermiyordu? Bu çok boktan bir şeydi. Hayatımda bir kez sevmiştim, bir kez! Bunun güzel olması gerekmez miydi?
Turnikelerin altından geçip holdingden çıktığımda soğuk hava bedenime işledi. Buraya ilk geldiğimde Egemen o turnikelerden beni kucağında geçirmişti. Bugün geldiğimizde kendi kartını basmıştı. Şimdiyle yalnız başıma altından geçiyordum. Gözlerimi sımsıkı kapattım. Bensiz yaşamasına izin vermeyecektim. Belki iyice takıntılaşmıştım ama hayır, beni terketmesine izin vermeyecektim.
"Gözde!" diye bağıran Yaman'a dönüp "Ne var? Ne?" diye bağırdım. Karşıma geçip "Sakin ol" dediğinde ellerimle saçlarımı geriye attım. Kafayı yiyecektim.
"Nasıl sakin olayım ya?! Beni nasıl bi çelişkiye soktuğunun farkında mısın?" diye bağırdım, bir şey demedi.
"Ben neden hep ağlıyorum?" diye sorduğunda eliyle holdingi gösterip "Onun yüzünden" diye bağırdı. Sokaktan geçen birkaç yüz bize dönmüştü ama umursamadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞIMLI
Teen FictionTAMAMLANDI 02.07.2021 #caradelevingne 1. 02.07.2021 #felixbujo 1. ❌Uyarı : Erkek karakter gerçekten öğretmen değildir. Yani öğretmen öğrenci hikayesi değildir. ⚫️⚫️⚫️ Kötü biriydim evet. Kimseyi sevemezdim, kimseye değer vermezdim; tabi önceden. On...