BAĞIMLI

-34- Ailem Sensin

Multi : Egemen ile Gözde
Bölüm şarkısı : Taylor Swift & Zayn - I don't wanna live forever

Geçen bi taksiyi durdurduktan sonra binip "Sahile" dedim. Arkama yaslanıp telefonumu çıkardıktan sonra Egemen'e mesaj yazmaya başladım.

Kime : +905*********
"10 dakikaya kalmaz oradayım, beni bekletme"

Mesajı gönderir göndermez cevap geldiğinde gülümseyerek açıp okudum.

Kimden : +905*********
"Fazla acelecisin. Yarım saat demiştim"

"Çünkü seni özledim. Seninde acele etmeni öneriyorum" yazıp gönderdim. Gülümseyerek gözleriöi dışarı çevirdim. Onu görür görmez koşa koşa gidip kucağına atlamak istiyordum ama bugün bunu yapabileceğimi sanmıyordum.

Egemen cevap vermediğinde numarasını kaydedip telefonu cebime koydum. On dakikaya kalmaz sahile geldiğimizde taksiciye ücreti ödeyip araçtan indim. Boş bi bank bulup oturup denizin sesini dinlemeye başladım. Soğuk hava ellerimi üşütmesin diye ellerimi cebime soktuktan sonra arkama yaslandım. Umarım Egemen geç kalmazdı. Yoksa burada buz kütlesine dönüşebilirdim.

Sahil fazla sessizdi. Sadece sabah yürüyüşüne çıkanlar ya da balık tutanlar vardı. Ama bu daha iyiydi. Egemen'le, okuldan birine yakalanırsam kötü olabilirdi. Bu gizli buluşmalar ne zaman bitecekti bilmiyordum. Belki de ben üniversiteye geçtiğimde biterdi. Sonuçta artık öğretmenim olmuyordu. Ama Egemen zaten öğretmen değildi ki. Tabi bunu insanlara anlatamazdım.

Yanıma birisinin oturduğunu hissettiğimde korkuyla soluma döndüm. Egemen'i gördüğümde rahatlarken elimi kalbimin üstüne koyup "Beni korkuttun" dedim.

"Zaten korkman gerekiyor" dediğinde tüm vücudumu ona çevirip çenemi kaldırdım ve "O nedenmiş?" diye sordum. Tamam pek iyi ayrılmamıştık, ama şimdi de somurtup duramazdım.

"Azra'ya yaptıkların için" dediğinde o kadının adının Azra olduğunu anlamıştım.

"Dolunay bitmeden Cansel geldi. Sonra Azra! Bıktım bunlardan! Bi bitmediler!" diye bağırdığımda tepki vermedi. Sinirle kollarımı bağlayıp arkama yaslandığımda "Hadi elbisesini batırdın, yüzünü neden batırıyorsun?" demesiyle tekrar ona döndüm.

"Senin için çok mu önemli?" diye sorduğumda "Kadınla sözleşme imzalayacaktık, şirket için önemliydi" dedi.

"Sadece iş yapıyorsanız, neden bacağını senin bacağına sürtüyordu? Neden ona 'sevgilimden uzak dur' dediğimde üzüldü?" diye sordum. Bakışları değişirken önüne döndü.

Bir saniye bile geçmeden tekrar bana dönüp "Sevgilimden uzak dur mu dedin?" diye sordu. Neredeyse gülümseyecek gibiydi. Bende gülümseyecek gibiydim aslında. Ama kendimi neden tutuyordum ki? Ah tabi ona trip atıyordum.

"Evet. Aynen öyle dedim" dediğimde tek kaşını kaldırıp "Ama ben senin sevgilin değilim" dedi. Bu donuklaşmama neden olurken "Sevgilimsin" dedim.

Başını bana yaklaştırıp "Değilim" dedi.

"Öylesin" diye bastırdığımda "Eğer öyle olsaydım, Yaman'ı değil beni seçerdin" dedi. Ayağa kalkarken elimle saçımı geriye attım.

O da kalkıp karşımda dikilirken "Yaman'ı seçip gittikten sonra, benimle olan bi kadına böyle şeyler yapman doğru değildi" dediğinde dişlerimi birbirine bastırdım. Üzülmüyor, sinirleniyordum. Ben Yaman'ı seçmemiştim ki! Geri geleceğim demiştim ama gelme demişti.

"Benimle ilgili olan şeyler seni ilgilendirmiyor. İstediğim kadınla yemek yerim" dediğinde "Demek öyle" diye bağırdım. Amacım bağırmak değildi ama sesim ister istemez yükseliyordu.