BAĞIMLI

-24- 'Beni hep çok sev'

Multi : Gözde - Ecrin - Nisa - Selin - Savaş - Kağan
Böşüm şarkısı : Rihanna ft. Mikky Ekko - Stay

-Ertesi gün. Okulda. Öğle arası-

Başımı köşeden uzatarak çevirdiğimde dizlerimin üstüne çöktüm ve çay taşıyan çaycıyı izlemeye başladım. Başımı yukarı kaldırdığımda gördüğüm manzarayla kaşlarım çatılmıştı. Benim üstümden Nisa, onun üstünden Ecrin, onun üstünden Selin, onun üstünden Savaş ve onun da üstünden Kağan bakıyordu. Şuanda çok komik görünüyor olmalıydık. Altı kişi bir çaycıyı izliyorduk.

"Biz neden bu adamı izliyoruz?" diyen Ecrin'e cevap vermeden çaycıya bakmadan devam ettim. Her zaman bu adam öğretmenlere çay taşırdı. Yani dün Egemen'in çayını da o vermiş olmalıydı. Ama koskoca adam bi öğretmenin bardağına neden uyuşturucu katsındı ki?

Savaş Kağan'a "Yüklenmesene, ayı gibisin" dediğinde Kağan'dan önce Selin cevap verip "Bide bana sor" dedi. Tabi en aşağıda olan kendisiydi(!).

Kağan "Ben mi ayıyım lan? Alın size ayı" dediğinde ne yapacağını anlamamıştım. Bir saniye öncesine kadar.

Kızlar olarak büyük bi çığlık attığımızda tüm yüzler bize dönmüştü. Sanırım çaycı onu izlediğimizi farketmemişti. Kağan Savaş'ın üstüne yüklendiğinde Savaş'ta mecburen bizim üzerimize düşmüştü ve böylece hepimiz kendimizi yerde bulmuştuk.

Ayağıma basılmasıyla hala yerde olduğumu farkettim ve "Hayvan mısınız ya? Kalkın!" diye bağırdım.

Nisa "Omzum çıktı galiba" diye söylenerek doğrulmaya çalıştığında Ecrin'de ondan tutunarak kalkmaya çalışıyordu. İkiside desteği kuramayıp tekrar düştüğünde "Alta kalanın canı çıkıyor" diye bağırdım. Ayağa kalkmayı başaran Kağan ve Savaş bizim halimize gülerken aradan sıyrılıp kalkmayı becerdim ve üstümü sirkeledim.

Egemen okulda olsaydı bu bağırmalarım için bana kızardı, bende ona gülerdim. Sonra o beni öperdi ben onu severdim. Hep severdim...

Gözlerim çaycı adamı ararken kızlarda kalkabilmişti. Selin "Malsınız, yemin ediyorum. Ayakta durmayı beceremiyorsunuz" dediğinde Savaş kolunu omzuna atıp "Ayakta durmayı beceremiyorsak gidip yatalım mı?" diye sordu. Selin gülmemeye çalışsa da dayanamadı.

Kağan "Aman. Aşk kuşları" dediğinde Ecrin sırıtarak "Kıskanma" dedi. Gülerek başımı olumsuz anlamda salladım ve koridorda yürümeye başladık. Zaten biraz daha gürültü yaparsak nöbetçi öğretmen hepimizi müdürün odasına alacaktı. Bizi kurtarak bi Egemen de yoktu ki.

Nisa "O değilde biz neden çaycıyı izlemeye karar vermiştik?" diye sorduğunda Selin "Gözde çaycıya aşık olmuş" diye atladı. Egemen için araştırdığımı anlamıştı tabi.

Burnumu kırıştırarak "Evet. Çok karizmatik değil mi?" diye sorduğumda Selin gülerken diğerleri bana iğrenircesine baktı. Kahkaha atarak ilerlemeye devam ettim ama içimdeki kız 'nerde bu çaycı!' diye çığırıyordu.

"Lan biz en önemli şeyi unuttuk?" diyen Savaş'a döndüm ve diğerleri gibi soran gözlerle baktım.

Gözlerini devirdikten sonra "Biz az önce neden düştük?" diye sordu.

Herkesten önce Kağan "Çünkü ben üstüne bindim" diye kendini ifşa ettiğinde başımı olumsuz anlamda salladım. Bu çocuk gün geçtikçe mallaşıyordu.

Nisa "Evet bu yüzden seni dövmeliyiz" diyerek Kağan'a vurduğunda diğerleri de vurmuştu ve Savaş birazcık(!) abartmıştı. Ama benim daha önemli işlerim vardı.