Bölüm 10

1.8K 186 63
                                    

Telaşla ayağa kalktım. Kulaklarımın duymamasını ya da yanlış anlamayı umdum. Bana sanki tepkilerimi daha önceden biliyormuş gibi bakıyordu.

"Şey. Sanırım ben yatsam iyi olur artık."

Bana bakıp istediği cevabı almış gibi mutlu bir şekilde gülümsedi.

"İyi geceler Yoo Jung."

Aceleyle, telaşla mutfaktan çıkarken çarptığım sertlikle birkaç adım geriye sendelemiştim.

"Ba... Baekhyun?" dedim başımı kaldırıp çarptığım cisme bakarken.

"Mesajlarıma cevap vermedin."

"Susamıştım da. Su içmeye kalktım."

Kris'le aramızda geçen tuhaf konuşmayı duymamasını ümit ediyordum.

"Tamam. O zaman sen yat. İyi geceler."

Baekhyun'u başımla onayladım.

"İyi geceler Baekhyun."

***
Uyuyamıyordum bir türlü. Hala daha Kris'in o sözleri beynimde yankılanıyordu.

"Bu gece benimle seks yapmak ister misin?"

Neden böyle bir şey söylemişti ki bana? Gözlerimi kapatıp başımı yastığa gömdüm. Daha önce hiç öpüşmemiştim bile. Seks benim için çok fazlaydı. Onun yastığa sinmiş kokusunu aldığımda yatakta oturur pozisyona gelmiştim. Ben ne yapıyordum böyle? Kris'le kendimi o şekilde nasıl düşünebilirdim? Ayrıca Baekhyun ile sevgiliyken.

***
Sabah kahvaltısında bay Byun ve bayan wu yoktu. Erkenden ikside çıkmıştı ve yine gergin ortamda öylece kalmıştım.

"Dün gece nasıldı? Rahat uyuyabildin mi?"

Kris'in bana yönelttiği soruyla yutkundum ve bana bakan Baekhyun a baktım. Kris'in birden benimle ilgilenmesi onu sinir etmişti.

"Evet. " Dedim yalan söyleyerek.
"Rahattı."

"Sevindim. Çünkü sen gittikten sonra kendimi yalnız ve terk edilmiş hissettim."

Baekhyun bir bana birde Kris'e bakıyordu. Kris'in Baekhyun u sinir etmek için böyle konuştuğunun farkındaydım.

"Sadece su içtim Kris. Sende mutfaktaydın. Bu kadardı. Yalnız ve terk edilmiş hissetmene sebep olacak bir şey olmadı."

Baekhyun hemen tabağının yanındaki koca bardak suyu içtiğinde ne kadar sinirlendiği aşikardı.

"Ama ben neden başka şeyler hatırlıyorum? Sanki sana bir soru sormuş gibiydim. " Kris ellerini çenesine koyup benden cevap beklerken nedensizce korkmuştum. Baekhyun​ dişlerini dudaklarına geçirdiğinde ona gülümsedim.

"Hayır. Soru falan sormadın."

Kris sinsice bana gülümserken tüm tadım kaçmıştı. Ortamdaki gerginlik çok can sıkıcıydı.

"Sanki sende bana bir itirafta bulunmuştun." dedim Kris'e. Az önceki sinsi gülüşünden eser kalmamıştı. Gerilmişti ve bu nedense hoşuma gitmişti. Madem bu şekilde konuşmak istiyordu kabulümdü. Bana dün gece katil olduğunu ve so hyun'u öldürdüğünü söylemişti. İnanmıyordum gerçi ama bende bunu söyleyebilirdim.

Baekhyun iyice kasılmıştı oturduğu yerde. Sessizce ikimizin arasındaki iğrenç konuşmayı dinliyordu.

"Evet. Bir itirafta bulunmuştum. Sanırım so hyun'u öldürdüğümü sana anlatmıştım."

Kristen beklemediğim cevap karşısında üzülmüş ve yaptığım çirkin davranışın vicdan azabını çekmiştim.

Baekhyun kaşlarını çatarak ayağa kalktığında bende hemen kalkmış ve olası bir kavgayı engellemek istemiştim.

"Sen...Sen ne dedin?" dedi baekhyun, Kris'e.

Kris hala umursamaz tavırlarıyla kahvaltısını yapıyordu.

"Duydun işte Baekhyun. Tekrar etmek istemiyorum."

Baekhyun un gözleri dolarken yumruk yaptığı ellerini tuttum.

"Sakin ol Baekhyun. Sadece seni kızdırmak için dedi. O öldürmedi."

Kris sinirden köpüren gözlerini bana dikmişti.

"Nereden biliyorsun? " Bana kükrediginde birkaç saniye ne diyeceğimi bilememiştim.

"Sana güvenmemi söylemiştin. Güveniyorum işte."

Verdiğim cevap onu tatmin etmiş gibi değildi.

"Kris?" dedi Baekhyun.

"Artık katil olman ya da olmaman umrumda değil."

Kris kendisinden kısa olana baktı ve ayağa kalktı.

"Zaten umrunda değildi ki."

Bu konuşmanın büyük kalp kırıklığına sebep olacağının farkındaydım.

"Hayır. Umrumdaydı. Senin yalan söylemen hoşuma gitmiyordu sadece. Katil olmadığın halde öyleymiş gibi davrandın sen. En iyi arkadaşım, kardeşim dediğin bana bile doğruyu söylemedin. Sana olan nefretim bu yüzden arttı. Herkese söylediğin yalanlara inanmaya başladım zamanla. Senin olmadığını hissetsemde senin katil olduğuna inandırdım kendimi. Ama ne biliyor musun Kris? Artık bitti. Artık katili sen ol ya da olma sorun değil. Benim için tamamen bittin sen."

Baekhyun ağlamamak için kendisini zorluyordu. Yumruk yaptığı elleri buz gibi olmuştu.

Kris yutkundu. Kardeşini birkaç saniye önce tamamen kaybetmişti.

"Baekhyun. Sorun ne biliyor musun? Bir defa bile bana inandığını, güvenliğini söylemedin. Beni yalnız bıraktın."

Baekhyun'un alnı gerilirken Kris hayal kırıklığı ile ona bakıyordu. Sadece ikisi varmış gibiydi koskoca evde.

"Ve Baekhyun. Ne var biliyor musun? "

Baekhyun ile Kris bir dakika olsun göz temasını kesmiyorlardı.

"Artık yoo jung için tek başına mücadele etmeyeceksin. Bende ondan hoşlanıyorum."

Kalbim trenin önünden son dakika kurtulmuşluğun heyecanıyla atarken ne diyeceğimi yine bilmiyordum. Ben Baekhyun un sevgilisiydim ve Kris onun kardeşiydi. Ve Baekhyun u bırakamazdım.

"Kris. O benim sevgilim."

"Baekhyun. So Hyun da ilk başta seninle olmayı istemişti."

İlk defa duyduğum gerçekler ile başım ağrımaya başlamıştı. Ve beynim zonkluyordu.

Baekhyun tuttuğum ellerini benden ayırıp hızla dışarıya çıktığında orada öylece kalmıştım. Düşünemiyordum. Ne yapmalıydım? Sevgilimin peşinden mi gitmeliydim,yoksa söz verdiğim ve kalbimi deli gibi attıran Kris'in yanında mı kalmalıydım?

#####

Evet siz yoo jung un yerinde olsanız ne yapardınız? Kimi seçerdiniz? 👑

LiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin