Karanlık Melek B7

332 27 7
                                    

Usulca yanıma geldi ve bitkin bir halde beni süzdü.

"Bana öyle bakma..."dedim bana odaklanan mavi gözlerine kenetleyerek gözlerimi.

Cevap bile vermeden yanımdaki boş sedyeye doğru giderek oturdu.

"Burada mı kalacaksın?"dedim bu sefer de.Konuşmuyordu resmen sadece bir garip bakıyordu. Cevap vermedi...

"Ne oldu Aybars? Konuşsana!" Kafasını bana çevirdi ve konuşmaya başladı.

"Sence ne oldu?Ne olabilir? Herşey çok normal ya."dedi bağırarak.

"Benimle ilgilenmeni söylemedim.Sadece-"lafımı bitirmeden araya girdi;

"Sadece ne?!"diye bağırdı. Gitmek için ayağa kalktı ve kapıya yöneldi.Yine yapmıştım yapacağımı.O da gidecekti.Süperim, harikayım. "Sadece...Sana ihtiyacım var."derken gözümden bir damla yaş aktı.

Ne dediğimin farkına elini kapının kulpundan çekip bana döndüğünde fark ettim.Bana bakarken durumu toparlamaya çalıştım.

"Yani...Şey-"o sırada arkasındaki kapı açıldı ve içeri giren kişi beni şoka uğrattı.

"Eylül?"dedim şaşkın ama mutlu bir şekilde.

"Mevsööööm!"Aksime anırarak bana doğru koştu ve gülümseyerek sarıldı. Hemen yattığım sedyenin kenarına oturdu ve konuşmaya devam etti;

"Neler olduğundan Oğuzhan az buçuk bahsetti ama belli ki bunun altında başka şeyler var."Kafasını çevirdiğinde oradan durmuş bizi izleyen Aybars' ı yeni farketmiş gibiydi.

"Sen kimsin ve burada ne arıyorsun?"

Eylül ilk tanıştığı insanlara soğuk davranan ve hatta bakışlarıyla da ezen biriydi.Daha sonra tanıdığında ise o soğukkanlılığından eser kalmazdı.Bizde de ilk öyle olmuştu. En yakın arkadaşım yine tüm açıksözlülüğüyle cevap bekler bir şekilde Aybars' a bakıyordu.

Ona söz hakkı vermeden cevap verdim:

"Aybars, arkadaşım."dememle Eylül artık onu bakışlarıyla öldürmeyi kesti. "Oğuzhan ve ben bir karar aldık.Seni buradan kaçırıyoruz!"gözlerimi dediği şeyi algılamak istercesine pörtlettim.

"Ne?"

"Kaçırıyoruz seni işte.Oğuzhan anlattı.Annenler gelmeyecekmiş.Kimsenin haberi olmaz."

Gözlerim boşluğa takıldı.Demek annem gerçekten gelmeyecekti.Artık bunu kabullenmeliydim.Bu hayatta tutunabileceğim kişi annem değildi. "İstemiyorum Eylül."Çok içten söylemiştim çünkü hayatım boyunca soyutlaşmış ve silik biriydim.Şimdi ise Eylül ve Oğuzhan yıllardır soyut olan bu kızı somutlaştırmaya çalışıyorlardı.

"Sana fikrini sormadım."dedikten sonra Aybars' a döndü ve kısa bir süre onu inceledikten sonra konuştu; "Hem...İsterse o da gelsin.Yeni arkadaşını tanımış oluruz."Sözlerindeki iğneleme dikkat çekiciydi fakat asıl dikkat çekici olan Aybars'ın cevap vermemesiydi.

Eylül gelmeden önce dediklerimi düşündüm.Aslında olabilirdi.Hiç bara gitmesem bile kalabalık olmak daha eğlenceli olurdu.

"O gelirse ben de gelirim."Bu dediğim şeye ben bile şaşırırken Eylül özenle tek kaşını kaldırdı.

"Geliyor musun?"

"Taburcu işlemlerini hallettikten sonra çıkalım."dediğinde istemeden yüzümde bir tebessüm oluştu. Yaklaşık yarım saat sonra hepimiz hazırdık.Eylül pratik zekâsıyla yanında bana giysi bile getirmişti.Oğuzhan üzerini değiştirmek için gittiğini söyledi ve Aybars' ın gelmesine ilk başta şaşırsa da sesini çıkartmadı.Sessizce beş dakika kadar yürüdükten sonra beni şaşırtarak Aybars konuştu;

Karanlık MelekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin