Bölüm-4: Yalnız

27K 1.9K 224
                                    

Bugün okulun ilk günü. Lydia bütün akşamı bana tek kelime etmeden geçirecek kadar şımarık ve burnu havadabiri. Akşam Katriane ve birkaç arkadaşıyla-hem de benim odamda- şuh kahkahalar atıp durdu.

Ağabeyimi arayıp bu kızla arkadaş olamayacağımı söylemeliyim. Eminim abisi Lydia kadar basit bir insan değildir. Bu kızın gülüşü o kadar yapmacık ki... Diğer insanlar bunu nasıl fark edemiyor ve nasıl onunla arkadaş olmak için yalakalık yapıyorlar anlamadım.

Ama şu an aynada  kendine bakan bu kız, okulun havalı lacivert üniforması içinde kesinlikle benden daha güzel görünüyordu. Bu konuda diğerleri kesinlikle haklıydılar.

Aynada saçlarını düzeltirken aniden bana döndü ve " İstersen bugün benimle takılabilirsin. Oda arkadaşımın yalnız kalmasını istemem." dedi küçümseyici bir tavırla.

Cevabımı önceden bildiğim halde dünkü gözlemlerimi gözden geçirdim.

Lydia'nın grubu her zaman neşeli ve güzel. Ayrıca oldukça sosyaller. İlk günden okulda nasıl bir etki bıraktıklarını görmeliydiniz. Eğer okul sonrası için  iyi bir hayatım olmasını istiyorsam benim de onlarla birlikte olmam gerekti. Ama hayır. Bunca yıl onlara yalakalık yapmak için aç kalmadım.

Ben henüz 9-10 yaşlarındayken Ellie'de tüm yıl çok kurak geçmişti.  Aylarca yağmur yağmadığını hatırlıyorum. Artık içecek bir damla su bulamaz hale gelmiştik.  Aslında okuldayken Ellie'nin her şehrinin bir su deposu olduğunu söylemişlerdi. Ama biz bu sudan hiç kullanamadık. Sanırım o suyu Ellie'nin başkenti olan Corova'nın gereksiz ihtiyaçlarını karşılamak için kullanmışlardı.

Şehrin zenginleri fazlaca miktar para ödeyerek su almışlardı. Bir damla su bulabilmek için zengin kapıları önünde dilenenleri hatırlıyorum. Ama biz hiç dilenecek kadar düşmedik. Ağabeyim ve ben şehrin ücra bir köşesinde bir su kuyusu keşfetmiştik. Ve su ihtiyacımızı buradan karşılıyorduk.
Şimdi bizi ömür boyu çalışmaya mahkum edip suyumuzu bile kesenlerin kızlarının yanında mı olmalıydım? Yanında olmayı bırakın yalakalık mı yapmalıydım?

" Hayır." dedim. " Şansımı denemek istiyorum."

O sırada içeri girmiş olan Katriane Laurent dediklerimi duymuştu. Ve " Umarım sonucu hüsran olmaz." dedi.

Ama dedikleri malum Fransız aksanından dolayı " Umağim sonuci hüsğan ölmez." gibi abuk subuk bir şekilde çıktığı için gülmekten kendimi alamadım.

Tabi süperzeka Katriane neden güldüğümü anlamamıştı. Bir 10 olduğunu bu kadar belli etmemeliydin tatlım.

Ama Lydia aptal değildi. Katriane'nin koluna girdikten sonra bana dönüp " Arkanı  kolla Nicola Keltz." dedi soyadımın üstüne vurgu yaparak.

Kapıyı çekip çıktıklarında odada yalnız kalmıştım.

Ama hiçbir insan sonsuza kadar yalnız kalmaz. Yani kalamaz değil mi?

10Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin